5 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Araştırma Merkezi
  • İbrahim Agâh Çubukçu
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Din Açısından Kadınlar Ve Bağımsızlık Savaşı

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 34 · Sayfa: 239-244
İslâm'dan önce Araplar kız çocuklarım küçümserlerdi. Hatta dilerlerse öldürürlerdi. Erkek ve kadın çok evlilik yapabilirdi. Eş değiştirme âdeti, geçici nikâh (mut'a) ve elinin altında çok sayıda cariye bulundurma yaygındı. İslâmiyet'i müjdeleyen Hz. Muhammed, herkes için can güvenliğini savundu. Kız çocuklarını korumak ve cahiliye çağı âdetlerini kaldırmak için bir çok hadis söyledi.

Halifelik, Din ve Laiklik

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1990, Cilt VI, Sayı 17 · Sayfa: 301-306
Atatürk I. Cihan Savaşı' ndan sonra galip devletlerin milletimizi ve ülkemizi parçalamaya kararlı olduğunu görerek mücadeleye atıldı. Milletle bütünleşerek vatanımıza göz dikenlere karşı savaşlar verdi. İslâmiyet açısından incelendiğinde cumhuriyet yönetiminin fazileti, yani erdemi esas aldığı görülmektedir. Çünkü cumhuriyette daima halkın oyuna başvurma söz konusudur. Halifelik sorunu ise çok karışıklıklara neden olmuştur. Dinin kötüye kullanılmasına ve siyasete karıştırılmasına karşı çıkmıştır. Atatürk'ün İslâmiyet hakkındaki bazı sözleri şöyledir: "Bizim dinimiz en makul ve en tabiî bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din ol¬muştur. Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uyması lâzımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. Müslümanların toplumsal hayatında hiç kimsenin özel bir sınıf halinde mevcudiyetini muhafazaya hakkı yoktur."

Atatürkçülükte Barış ve Sevgi

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1987, Cilt III, Sayı 9 · Sayfa: 657-662
Atatürk'ün barışçılığı ve insan sevgisi dünyada birçok kimsenin dikkatini çekmiştir. Tanınmış Alman düşünürlerden Herbert Melzig onun için şöyle demiştir: "Kemal Atatürk kendi ulusu ve insanlık için beslediği sevgi ile, bir dâhinin neler yapabileceği hususunda bütün dünyaya görülmedik ve işitilmedik bir sahne seyrettirmektedir." O, yurduna göz dikenleri yendikten sonra karşı tarafa dostluk elini uzatmıştır.

Törelerimizde Kadının Yeri

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1986, Cilt II, Sayı 5 · Sayfa: 441-448
Türkler İslâmlaştıktan sonra Selçuklular, kadına karşı saygılı olma geleneğini sürdürmüşlerdir. Onların sosyal faaliyetlerine izin vermişlerdir. Daha sonraları, kenderde Arap, İran ve Bizans âdetleri yerleşmeye başlamış, ancak kırsal yerlerde Türk töresi canlılığım daha iyi korumuştur.

Atatürk, Din ve Lâiklik

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1985, Cilt I, Sayı 2 · Sayfa: 573-576
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ise, 3 Mart 1924'te halifeliğin kaldırılması ile yönetim, teokrasi ilkelerinin dışında tutulmuştur. Ancak 1924 Anayasası'nda "Devletin dini İslâmdır" cümlesi bırakılmıştır. 1928'de Anayasadaki bu ifade de kaldırıldı. 1937'de Türkiye Cumhuriyeti'nin lâik bir devlet olduğu Anayasada belirtildi. Türkiye Cumhuriyeti, hilâfeti kaldırmakla yepyeni bir döneme geçmiştir. Büyük Atatürk, îslâm tarihini çok iyi bilen bir önderdi.