3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Belleten
  • Ali Efdal Özkul
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Diseases, Doctors and Patient-Doctor Relationships in Ottoman Cyprus as Revealed in Sharia Court Records

Belleten · 2020, Cilt 84, Sayı 299 · Sayfa: 261-296 · DOI: 10.37879/belleten.2020.261
Tam Metin
Throughout history, Cyprus has hosted many civilizations and states due to its strategic location in the Mediterranean. One of them is the Ottoman Empire. The Ottomans conquered the island in 1571 and maintained their rule until 1878. The scholarly attempt to grasp the Ottoman Empire with its all institutional, political, social, economic and cultural aspects has been one of the fields of interest for world historiography. It is obvious that local history studies in the countries experienced the Ottoman rule, would help and contribute to draw a general picture of the Ottoman Empire. In this context, the current work, mainly relying on the religious court records, aims to identify the diseases except the contagious ones such as cholera, plague and malaria. The other aim is to investigate and analyse the doctor-patient relations within social, economic and juridical contexts in Ottoman Cyprus. The results reveal that the overwhelming majority of the doctors operating in Cyprus were in private practice until the second half of the 19th century when the Ottomans started the centralization and modernization of its institutions including the health services, and thus to view the healthcare services as a public service. Although the state did not take responsibility for public healthcare services for public, it had a certain control mechanism on the doctors and their operations.

Osmanlı İdaresinde Kıbrıs’ta Ekmekçi Esnâfı (Habbâz) ve Faaliyetleri

Belleten · 2018, Cilt 82, Sayı 295 · Sayfa: 863-898 · DOI: 10.37879/belleten.2018.863
Tam Metin
Osmanlı Devleti Kıbrıs'ı fethettikten sonra adanın ihtiyaçları doğrultusunda adaya Anadolu'nun birçok bölgesinden çeşitli mesleklere sahip olan insanlar da göndermiştir. Lefkoşa Sicillerinden öğrenildiği kadarıyla, Osmanlı idaresi boyunca adada yaklaşık 100 civarında esnaf grubu faaliyet göstermiştir. Bu zanaat dalları incelendiğinde, hemen hemen hepsinde adadaki Müslüman ve gayrimüslim halkın karışık olarak birlikte çalıştıkları görülür. Adada faaliyet gösteren zanaat dallarından birisi de Ekmekçi esnafıdır. Ekmeğin hammaddesi olan buğday üretiminde meydana gelen iniş ve çıkışlar direkt olarak ekmek fiyatlarını etkilemekteydi. Günümüzde olduğu gibi ekmek halkın temel tüketim maddelerinden birisi olduğu için bu işi yapan ekmekçiler, sıkı bir denetim altında tutulurlardı. Sicildeki narh kayıtlarında ekmekçilerin ürettikleri ekmeklerin çeşidine, fırınların adlarına, fırında çalışanların isimleri ile ücretlerine, sattıkları ekmeğin ve ekmekçilerin ürettikleri diğer ürünlerin fiyatlarına rastlanmaktadır. Söz konusu çalışmada Lefkoşa Şer'i Sicillerinden yola çıkılarak elde edilen veriler yerli ve yabancı kaynaklarla desteklenmiştir. Sonuç olarak Kıbrıs toplumun bir parçası olan Ekmekçi esnafının adanın sosyo-ekonomik tarihine yaptığı izler irdelenmiştir.

18. Yüzyılda Osmanlı İdaresinde Kıbrıs'ta Meydana Gelen Boşanma Olayları

Belleten · 2015, Cilt 79, Sayı 284 · Sayfa: 125-162 · DOI: 10.37879/belleten.2015.125
Osmanlı Devleti idaresinde Kıbrıs adasında aile hayatı ile ilgili kaynaklarda birçok bilgi bulunmaktadır. Kıbrıs gibi iki toplumlu (Müslüman-gayrimüslim) bölgelerde aile hayatı çeşitlilik göstermektedir. Kıbrıs'ta İslam hukukunun izin verdiği şekliyle, iki toplumlu evlilikler az da olsa bulunmaktadır. Osmanlı döneminde Kıbrıs adasında evlenme kayıtları sicillerde pek fazla olmamasına karşın boşanma ile ilgili hükümler sicillerde yer almaktadır. 18. yüzyılda adada 3 şekil boşanma (talak, muhâla'a ve tefrik) görülmesine karşın bunlar arasında muhâla'a (anlaşmalı boşanma) şeklindeki boşanma türü söz konusu yüzyılın ilk yarısında diğer boşanma çeşitlerine göre çok daha fazla tercih edilmektedir. Bazı muhâla'a türü boşanmalarda kadınların erkekleri boşanmaya razı edebilmek için onlara bedel-i hul' adı altında çeşitli bedeller verdikleri belgelerden öğrenilmektedir. Şer'i Mahkeme'ye yansıyan boşanma davalarında boşanma için gösterilen sebep genellikle şiddetli geçimsizliktir. Boşanma davalarının bir kısmının mahkemeye yansımasının nedeni olarak da çiftler arasındaki mehr-i müeccel anlaşmazlığı olduğu görülmektedir. Boşanmalardan sonra çocukların genellikle anneye bırakıldığı ve babanın çocuklarına miktarı mahkeme tarafından belirlenen nafaka ve kisve baha verdiği hükümlerden anlaşılmaktadır. Sonuç olarak Lefkoşa sicillerinden anlaşıldığı üzere Kıbrıs adasında 18. yüzyılda görülen boşanma ile ilgili bilgiler diğer dönemlere nazaran oldukça fazladır. Bu belgelerin bir kısmının da adalı gayrimüslim çiftlere ait olduğu görülmektedir. Söz konusu döneme ait kayıtlar Kıbrıs aile hayatı ile ilgili çok önemli bilgiler vermektedirler.