12 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Belleten
  • ERDOĞAN MERÇİL
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Birinci Romen-Türk Sempozyumu (6-8 Kasım 2000)

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 375-386
Tam Metin
"Tarih Alanında Birinci Romen-Türk Sempozyumu" 6-8 Kasım 2000 tarihinde Moldova Cumhuriyeti'nin başkenti Kişinev'de yapıldı. Bu sempozyuma Türkiye'den Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu'nun riyasetinde on kişilik bir heyet katıldı. Heyette İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden Prof. Dr. Erdoğan Merçil, Prof. Dr. Abdülkadir Donuk, Prof. Dr. Feridun Emecen, Prof. Dr. İdris Bostan ve misafir Romen Prof. Dr. Mihay Maksim, Ankara Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmed Yaşar Ocak, İzmir Ege Üniversitesi'nden Prof. Dr. Bozkurt Ersoy, Kayseri Erciyes Üniversitesi'nden Doç. Dr. Mustafa Argunşah ile Türk Tarih Kurumu Sekreteri Nurettin Özdur bulunmaktaydı.

MICHAEL COOPERSON, Classical Arabic Biography, The Heirs of the Prophets in the Age of al-Ma'mun (Klâsik Arapça Biyografi, el-Me'mûn devrinde Peygamberin vârisleri) Cambridge 2000, XXII - 217 s. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 745-752
Tam Metin
Eserde bölümlere geçmeden önce; Contents (İçindekiler, s.IX), Preface (Önsöz, s.XI- XIII), Acknowledgements (Teşekkür, s.XIV-XV), Abbreviations (Kısaltmalar s.XVI), Note on transliteration (Transkripsiyon hakkında not, s.XVIII), Note on dating systems (Tarihleme sistemleri hakkında not. s.XVIII), Glossary (Kitaba ait lügatçe, s.XIX-XXII) hakkında bilgiler yer almaktadır.

Türkiye Selçukluları Devrinde Türkçe'nin Resmî Dil Olmasını Kim Kabul Etti?

Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 239 · Sayfa: 51-58
Tam Metin
Son yıllarda devletin de kabul ettiği "Dil Bayramı" kutlamalarında (13 Mayıs) yanlış bir değerlendirme görülmekte ve Türkiye Selçukluları döneminde Türkçe'nin resmi dil olarak Karamanoğlu Mehmed Bey (1261-1278) tarafından gerçekleştirildiği ifade edilmektedir. Nitekim "Dil Bayramı" kutlamalarında gerek medyada ve yazılı metinlerde, gerek ders kitaplarında bu şekilde açıklamalar yapılmaktadır. Peki bu durum nasıl ortaya çıkmıştır veya bu konudaki değerlendirmeyi kim başlatmıştır?

FİRDAWS AL-IQBĀL, History of Khorezm, By Shir Muhammad Mirab Munis And Muhammad Rıza Mirab Agahi, Translated from Chaghatay and Annotated by Yuri Bregel (Şîr Muhammed Mîrâb Munis ve Muhammed Rıza Mîrâb Agahî, Firdevs el-İkbâl, Harezm Tarihi, Çağatayca'dan tercüme eden ve notlayan Yuri Bregel), Leiden-Boston-Köln 1999 (LXXVII+718 s.- iki soy kütüğü - üç harita), Brill yayını. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 241 · Sayfa: 977-982
Tam Metin
Yuri Bregel girişte önce Harezm hakkında çeşitli bilgiler veriyor. Ona göre, "Harezm, Orta Asya'da deltası dahil olmak üzere Amu Derya (Ceyhun)'nın aşağı vadisinde uzanan nispeten küçük bir bölgedir. Bununla beraber çeşitli zamanlarda kültürel ve siyasî sahanın etkisiyle veya idarecilerinin doğrudan otoritesiyle, batıda Hazar Denizi ve Aral Gölü arasındaki Üstyurt platosu, Kara-Kum Çölü'nün kuzey kısmı, hattâ bazı zamanlar güneye Horasan'a âit dağların kuzeyi boyunca uzanan vahalar ve kuzey-doğuda Sır-Derya (Seyhun) nehri deltasına doğru Kızıl-Kum çölü de bu bölge içindedir". Ayrıca gerek İslâm öncesi gerekse İslâmî dönemde Harezm resmî olmasa bile, fiilî olarak genelde siyasî bağımsızlığını devam ettirmiştir. Harezm tarihinde sadece bir kere büyük bir imparatorluğun (12. yüzyıl-13. yüzyılın başı Harezmşahlar'ın) merkezi olmuştur. Bu bölge, Moğol devrinden sonra 20. yüzyıla kadar, Orta Asya'daki Türk edebî dil ve edebiyatının gelişmesinde önemli bir rol oynadı. Bregel'e göre, Harezm zaman zaman çeşitli devlet ve toplulukların akın ve yağmalarını görmüştü, söz gelişi Moğollar, Timur, Şeybanî Han'a bağlı Özbekler, Türkmenler ve Karakalpaklar gibi. Bregel'in tarihî olaylar hakkında verdiği bilgiler kısaca böyledir.

ETİENNE COPEAUX, Tarih Ders Kitaplarında (1931-1993) Türk Tarih Tezinden Türk-İslam Sentezine (Çeviri Ali Berktay), İstanbul 1998, 341 s. (metin; s. 1-313+kaynaklar s. 315-331+dizin s. 333-341), Tarih Vakfı Yurt Yayınları. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 1999, Cilt 63, Sayı 236 · Sayfa: 279-292
Tam Metin
Eser, Stefan Yerasimos tarafından yönetilen ve 1994'te Paris VIII. Üniversitesi'nde savunulan "De l' Adriatique à la mer de Chine" / Adriyatik'ten: Çin Denizi'ne başlıklı tarihî-coğrafya dalındaki bir doktora tezinin yeniden gözden geçirilmiş bir şeklidir. Adı geçen kitap Giriş (s. 1-11)'ten sonra üç bolümden oluşmaktadır.

Na'l-Baha ve Kullanılışına Dair Örnekler

Belleten · 1996, Cilt 60, Sayı 227 · Sayfa: 21-32
Tam Metin
Selçuklular ve Ortaçağ'daki öteki Türk-İslam devletlerinde görülen müesseselerden biri de na'l-bahadır. Na'l-baha iki kelimeden oluşan bir terkipdir. Birincisi Arapça olup, ayakkabı, pabuç ve na'l anlamındadır. İkinci baha ise, kıymet, bedel ve değer manasında Farsça bir kelimedir.

NIKETAS KHONIATES, Historia (Ioannes ve Manuel Komnenos Devirleri), Çeviren: Prof. Dr. Fikret Işıltan, Ankara 1995, T.T.K.Y., XI+162 S. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 1995, Cilt 59, Sayı 226 · Sayfa: 865-866
Tam Metin
Tarihçilerin zaman zaman yakındıkları konulardan biri de filologların yeterince tercüme faaliyetlerinde bulunmadıklarıdır. Nitekim onların bu yakınmalarında bir gerçek payı vardır. Bazı filologların çalışmaları dışında tarih alanında ülkemizde pek fazla tercüme yapılmamaktadır. Ancak tarihçiler içinde değerli bir hocamız olan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fikret IŞILTAN yaptığı çeviriler ile bu boşluğu doldurmaya çalışmaktadır. Prof. Dr. Işıltan İslâm, Haçlı Seferleri ve Bizans tarihi konularında Almancadan çeşitli çeviriler yapmıştır.

Selçuklularda Emîr-i Dâd Müessesesi

Belleten · 1995, Cilt 59, Sayı 225 · Sayfa: 327-340 · DOI: 10.37879/belleten.1995.327
Tam Metin
Büyük Selçuklular'da: Emîr-i dâd, Arapça "Emîr" ve Farsça "Dâd" yani adalet kelimelerinden oluşmuş bir terkiptir. Ayrıca "Dâdbeg" şeklinde Farsça-Türkçe bir terkip olarak da görülmektedir. Belki de terkip olması nedeniyle lügatlerde pek açıklanmasına rastlanmıyor. Steingass bu terkibi Emir maddesinde, Emir-i Dâd-chief justice: baş hâkim olarak açıklamaktadır. İslam Ansiklopedisi'nde de bu konu gereği kadar incelenmemiş, Avrupa'daki ikinci baskısıyla, Türkçe neşrinde "Selçuklular devrinde, hususiyle Anadolu Selçuklularında, adliye nazırı" şeklinde bir açıklama ile geçiştirilmiştir.

OMAR KHALIDI, Dakan Under the Sultans, 1296-1724 A Biblography of Monographic and Periodical Literature, Wichita, Kansas USA 1987, XXIV+121 s. (Sultanların idaresinde Dekken, 1296-1724 Monografik ve Peryodik Eserlerin bir Bibliyografyası). [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 1995, Cilt 59, Sayı 225 · Sayfa: 495-496
Tam Metin
Yazar, Acknowledgement-Teşekkür (s. I) kısmında kitabının tamamlanmasında, eser basılmadan önce ölen, babası Dr. Ebunasr Muhammed Halidi'nin tenkidlerinden yararlandığını belirtiyor. Onun bu projeyi sonuçlandırmasında ikinci teşvik Sultan Galib'in Dekkeni tarihine derin alâkası olmuştur. Ömer Halidi bu sayfada kendisine yardımcı olan başka şahıslara da teşekkür ediyor. Yazara göre, her nekadar yaklaşık 250 periyodik ve makale koleksiyonlarından bu konuda 1300'den fazla eser tespit edilmişse de, bu derlemenin mükemmel olduğunu iddia etmek pek doğru sayılmaz. Daha sonra II-XVII. sayfalarda eserin oluşumunda faydalanılan eserlerin kısaltma listesi yer almaktadır.

Sultan Salâhaddin Eyyûbî'nin Anadolu'daki Türk Devletleriyle Münasebetleri

Belleten · 1990, Cilt 54, Sayı 209 · Sayfa: 417-426
Tam Metin
Bir Türk devleti olan Zengîler'in hükümdarı Atabey Nureddin Mahmûd öldükten sonra (1174), kumandanlarında Salâhaddîn Eyyûbî Eyyûbîler Devleti'ni kurdu. Daha sonra Abbasî halifesi el-Mustazî (1170-1180), Salâhaddîn'in Suriye ve Elcezire hâkimiyetini tanıdı. Salâhaddîn bununla ilgili haberi 12 Şevval 570/6 Mayıs 1175'de aldı ve böylece bağımsızlığını ilan etti.