2 sonuç bulundu
Dergiler
- Belleten 2
Yayınlayan Kurumlar
Anahtar Kelimeler
- fitne 1
- Hukuk 1
- Islamic Law 1
- İslâm hukuku 1
- isyan 1
Fratricide in Ottoman Law
Belleten · 2018, Cilt 82, Sayı 295 · Sayfa: 1013-1046 · DOI: 10.37879/belleten.2018.1013
Özet
Tam Metin
This paper considers fratricide in the Ottoman Empire from the Islamic/ Ottoman Law viewpoint. The established Turkish political tradition, which is based on the fact that the ruling power is a common patrimony of the members of the dynasty, gave rise to disastrous results in the early period of the Ottoman Empire. Since a strict succession system was not imposed during that early period of the Ottoman State, it would be the destiny of a shāhzādah (prince) which would determine his fate in becoming the next sultan. This resulted in infighting amongst the shāhzādahs. Revolting against the sultan or even planning to revolt are crimes according to Islamic/Ottoman law. The execution of those members of the dynasty who had not taken part in a revolt was legislated by the "Code of Sultan Mehmed the Conqueror," which was based on the sovereign right of the sultan accorded by Islamic Law (Orfi Hukuk). Relying on the principle of maslaha (common benefit) in Islamic law, some of the Ottoman scholars permitted fratricide as well. According to this principle, when facing two potential outcomes, the lesser of two evils is preferred. Some of the modern researchers consider this justification invalid. According to them, the execution of shāhzādahs who have not taken part in a revolt is politically correct, but contrary to Islamic law. The main contribution of this paper is to deal with the fratricide from the point of view of Islamic law by utilizing traditional legal texts and to addess to underlying Islamic legal principles behind fratricide application and what legal evidence the 'ulemā (Ottoman scholars) based their judgment on.
Osmanlı Hukukunda Mahkeme Kararlarının Kontrolü (Klasik Devir)
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 244 · Sayfa: 959-1006
Özet
Tam Metin
Bu makalede Osmanlı Devleti'nin kuruluşundan Tanzimat Fermanı'nın ilan edildiği 1839 yılına kadar devam eden ve hukuk tarihi bakımından klasik devir olarak bilinen zaman zarfında mahkeme kararlarının kontrol usul ve teşkilatı incelenmeye çalışılmıştır. Öncelikle belirtilmelidir ki Osmanlı hukuku, İslâm hukuku tatbikatından başka bir şey değildir ve bu hukukun usul ve prensipleri Osmanlı Devleti'nde de aynen ve hatta geliştirilerek uygulanmıştır. Ülkemizde İslâm hukukunda olduğu gibi, Osmanlı uygulamasında da mahkeme kararlarının kontrolü ile ilgili müstakil hiç bir çalışma yapılmadığı, ancak genel tarih ve kurumlar tarihi ile ilgili araştırmalarda konuya kısaca değinildiği görülmektedir. Arşiv vesikaları da bu konuyu yeterince aydınlatıcı durumda değildir. Öyle ki, arşivlerdeki hükümlerde yalnızca dâvânın safahatı özetlenip tarihçesinden bahsedilmediği için, hükmün birinci derecede mi, yoksa istinafen mi verildiğini anlamak imkânı ne yazık ki çoğu zaman bulunmamaktadır. Bununla beraber yeri geldikçe gerek İstanbul Şer'iyye Sicilleri ve gerekse bilhassa Başbakanlık Osmanlı Arşivi'ndeki vesikalardan olabildiğince istifade edilmiştir. Ayrıca teşkilât tarihleri, siyasetnâmeler, adaletnâmeler, hâtıratlardan faydalanılmış, yakın devirlerde konuyla ilgili kaleme alınan eserlere başvurulmuştur. Makalenin birinci bölümünde klasik devir Osmanlı adliyesi hakkında genel bilgiler verilmiş; ikinci bölümde ise Osmanlı hukukunda mahkeme kararlarının kontrolü mâhiyet bakımından incelenerek bu iş için getirilmiş usullerin özellikleri üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde mahkeme kararlarının kontrol mercileri, son bölümde ise mahkeme kararlarına itirazın etkisi anlatılmıştır.