2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Son 5 yıl
  • Yaşar Şimşek
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Karluklara Ait “Çoglan” Unvanı Hakkında

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2021, Sayı 52 · Sayfa: 71-84
Karluklar; Köktürk, Uygur ve Karahanlı devletlerinin kuruluş ve yıkılışında önemli roller oynamış bir Türk boyudur. Arkeolojik ve nümizmatik belgeler, yazıtlar, Çin yıllıkları, Arap ve Fars tarih kaynakları Karluklar hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlamaktadır. Karluklar hakkındaki tarihî belgeler üzerine dünya literatüründe önemli bir külliyat bulunmaktadır. Bu makalenin amacı, ne bu külliyatı değerlendirmek ne de Karluk tarihi hakkında yeni bir vesika ortaya koymaktır. Orta Çağ Türk tarihinde belki de Oğuzlardan sonra en kalabalık ve en mühim boy olan Karluklar hakkında Kâşgarlı Mahmut oldukça ketum davranmış; hatta Kâşgarlı, Karluklara sınıflandırmasında ve haritasında yer vermemiştir. Çoglan, Kâşgarlı Mahmut'un Dîvân'da Karluklarla ilişkilendirdiği on bir kelime (ebe, çahşak, ker-, kerit-, oluç, sagur-, serker, sogut, susgak, ügürgen, yuŋ) ve üç unvandan (çoglan, köl irkin, sagun) biridir. Kâşgarlı, "Karluk büyüklerinin adlarındandır" şeklinde yaptığı açıklamanın dışında bu kelime hakkında başka bir bilgi vermemiştir. Kelimenin İslamlık öncesinde kaydedilmemiş olması ve Kâşgarlı'nın verdiği bir satırlık malumat dışında hakkında bilgi bulunmamasına rağmen Dîvân'da yer alması ilgi çekicidir. Bu makalenin amacı, ilgili kelimeyi etimolojik olarak açıklığa kavuşturmaktır. Meselemiz, bir cümlelik bilginin mümkün olduğunca genişletilmesi olduğu için makalede önce Karluklar hakkında kısa bir bilgi verilmiş; konunun daha iyi anlaşılması için de tarihî arka plan çerçevesinde eski Türk devletlerinin teşkilat yapısında Karlukların hiyerarşik açıdan konumuna kısaca değinilmiştir.

Arapça-Türkçe deyim kopyaları üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2020, Sayı 69 · Sayfa: 101-114
Deyimler, kelimelerin kendi anlamının dışında kullanılması ve kalıplaşması ile anlatıma zenginlik katan, az sözle çok şeyin ifade edilebildiği söz öbekleridir. Dilde hazır bulundukları, söz sırasında üretilmedikleri ve yıllar içinde kalıplaştıkları için deyimler üzerine yapılan çalışmalarla dilin zenginliği, anlatım biçimi, kelimelerin tarihî süreç içinde geçirdiği anlam değişmeleri gözler önüne serilebilmektedir. Tarihî Türk dili alanında görülen bazı deyimlerin Türkçenin ilişkide bulunduğu akraba olmayan dillerden kopyalandığı bilinmektedir. Bu hususta özellikle İslamiyet öncesi Türk dili alanı için Çince-Soğdca-Türkçe; İslamiyet sonrası tarihî Türk dili alanı için Farsça-Türkçe ilişkileri üzerine çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Bu makalede daha önce üzerinde durulmayan bir konu olarak Türkçe ilk Kur'an tercümelerinde Arapçadan Türkçeye yapılan deyim kopyaları incelenecektir.