7 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Belleten
  • Memlûk
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Orta Çağ’da Papalık Yasakları ve Müslüman Doğu: Latin Noter Kayıtları Işığında Doğu-Batı Ticareti (1162-1350)

Belleten · 2019, Cilt 83, Sayı 297 · Sayfa: 485-518 · DOI: 10.37879/belleten.2019.485
Tam Metin
Orta Çağ'da Müslüman Doğu ve Hıristiyan Batı arasındaki siyasi dinamikler akademik merakın yaygın bir konusu olmuş olsa da Latinler ve Müslümanlar arasındaki ticari ilişkiler bugüne kadar pek az tarihçi tarafından incelenmiştir. Batılı tarihçiler arasında, XII. yüzyıldan itibaren Avrupa devletlerinin Yakın Doğu ticaretini kontrol ettiğine dair yanlış bir kanı vardır. Bunun başlıca sebebi, tarihçilerin DoğuBatı ticaretini 'Avrupa merkezci' bir yaklaşım ile incelemeleridir. Bu dönemde, Latinler ve Müslümanlar arasındaki ticari ilişkiler konusunun ihmal edilen bir alt başlığı ise Papalığın Müslüman Doğu'ya uygulamak istediği ekonomik yasaklardır. Batılı tarihçiler arasında Papalığın Müslüman Doğu'ya uygulamak istediği ticari ambargoların başarılı olduğu konusunda yaygın bir görüş hâkimdir. Bu alanda yapılmış sınırlı sayıdaki çalışmalar ilişkilerin genellikle diplomatik ve ideolojik yönünü incelerken, söz konusu dönemdeki ticaret hacmi ve Müslüman tüccarların ticari faaliyetleri hakkında bilgi vermemektedir. Bu çalışma, bu tarz 'Avrupa merkezci' bir yaklaşımı reddetmekle birlikte, Papalık tarafından ilan edilen ticari yasakların ne derece etkili olduğunu ve Doğu-Batı arasındaki ticaret hacmini Latin noter kayıtları üzerinden incelemektedir. Bununla birlikte, çalışma Latin tüccarların Müslüman topraklarındaki ticari faaliyetleri ve Müslüman tüccarlarla olan sosyo-ekonomik etkileşimlerini de detaylı bir şekilde incelemektedir.

Bir Memlûk Kaynağında Yer Alan Oğuz/Türkmen Boyları ve Damgalarına Dâir Bir Değerlendirme

Belleten · 2008, Cilt 72, Sayı 264 · Sayfa: 483-490
Tam Metin
Memlûk müelliflerinin en önde gelen simalarından birisi, tarihçiliğinin yanı sıra İslâmî ilimlerde de yed-i tûlâ sahibi, Türk asıllı müverrih el-c Aynî 1361/ 1451 'dir. el-c Aynî, Ferec, el-Müeyyed Şeyh, Tatar, Barsbay ve Çakmak devirlerinde, muhtelif resmî görevlerde bulunmuş ve çok sayıda eser telif etmiştir. el-c Aynî Türk asıllı olması ve Türkçeyi fevkalâde iyi bilmesi sebebiyle sultânlar ve ümerâ katında yüksek bir mevki ihraz etmişti. Kendisinden önce hiçbir kimsenin nail olamadığı bu istisnai konumu dolayısıyla el-c Aynî çağdaşı yazarların ulaşamayacağı belge ve bilgiye ulaşıyor; olayları birinci elden yaşayanlardan sorup öğrenebiliyordu. Geceleri sarayda uyuyor, kendi yazdığı tarihini sultanlara okuyarak Türkçeye tercüme ediyor; resmen elçilik görevini deruhte ediyor; dolayısıyla olayları çok yakından takip ediyor ve biliyordu. Yazdığı eserlerden birisi de Sultan el-Müeyyed Şeyh'in hayatını ve devrini anlattığı es-Seyf el-Mühenned fî Siret el-Melik elMü'eyyed "Şeyh el-Mahmûdî"'dir. Memlûk tarihi bakımından taşıdığı önem yanında bu eser, Oğuzlar'ın yirmi dört boyundan yirmi ikisinin isim ve damgalarından bahsetmesi ve damgaları eserinde göstermiş olması bakımından da Memlûk tarihleri arasında müstesna bir yer işgal eder1 . el- c Aynî'nin eserinde bu bilginin var olduğu başta bunu ilk olarak zikreden Prof. Dr. Faruk Sümer olmak üzere bazı mütehassıslar tarafından bilinmekle birlikte, henüz ilim âleminde tam olarak değerlendirilmemiştir.

İlhanlı-Memlûk Rekabetinden Osmanlı-Memlûk Rekabetine: Hicaz Su Yollarının Tamiri Meselesinin Tarihî Arka Planı

Belleten · 2006, Cilt 70, Sayı 259 · Sayfa: 845-866 · DOI: 10.37879/belleten.2006.845
Tam Metin
Cengiz İmparatorluğu'nun batı şubesi olan İlhanlılar ile Mısır Memlûklarının kurulması hemen hemen aynı zamana tekabül etmektedir. İran'da kurulmuş olan İlhanlı Devleti'nin batı sınırları, Moğol İmparatorluğunun Anadolu ve Suriye serhadlerine kadar uzanan, ele geçirilmiş ve ele geçirilecek olan bölgeleri ihtiva ediyordu. Mısır Memlûkları ise, Mısır'dan Ahlat'a kadar uzanan geniş coğrafyadaki Eyyubî meliklerinin mirası üzerine kurulmuştur. Her iki devlet de yenidir ve kuruldukları coğrafya açısından hiç olmazsa başlangıçta meşrûiyetleri tamamen askerî güce dayanmaktadır. Yine her iki devlet de Yakındoğu'nun iki önemli güç merkezi olan İran ve Mısır'ı temsil ediyorlardı. Aslında Yakındoğu tarihinde İran ve Mısır'ın yanında Anadolu da üçüncü bir güç merkezi konumunda olmasına rağmen bu dönemde Türkiye Selçukluları böyle bir rolü oynayacak durumda değillerdi. Bundan dolayı İlhanlıların yıkılmasına kadar Yakındoğu'daki her türlü mücadele ve bloklaşma bu iki merkez etrafında gerçekleşmiştir.

Memlûk-Moğol Mücadelesi ve Orta Doğu Tarihine Etkileri

Belleten · 2003, Cilt 67, Sayı 250 · Sayfa: 781-800
Tam Metin
XIII. asır, Orta Doğu'nun siyasi haritasında yeni şekillenmelerin ve güç dengelerinin ortaya çıktığı, Türk-İslam âleminin karışık bir asrıdır. Bu yüzyıla girerken Eyyûbi Devleti'nin en güçlü sultanı Selahaddin-i Eyyûbi'nin (1174-1193) ölümüyle halefleri arasında taht mücadeleleri başlamış, bu mücadelelerden galip çıkan bazı Eyyûbi emir ve beyleri otoritelerini tesis ettikten sonra zaman zaman Kuzey Suriye'de Türkiye Selçuklu Devleti ile hakimiyet mücadelesine girişmişlerdir. Bu durum 1250 yılında Eyyûbi hükümdarı Melik Salih Necmeddin'in (1240-1250) ölümüne kadar devam etmiş, onun ölümünden sonra başlayan karışıklıklar son Eyyûbi hükümdarı El-Melikü'l-Muazzam Turanşah'ın Memlûkler tarafından öldürülmesi ve Memlûk Devleti'nin kurulmasıyla son bulmuştur (1250)(1).

SHAİ HAR-EL, Ortadoğu’da Hakimiyet Mücadelesi Osmanlı-Memlûk Savaşı; 1485-1491 (xv+238 sayfa) e.j. Brill, Leiden-New York-Köln, 1995 [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 239 · Sayfa: 235-236
Tam Metin
"Ortadoğu'da Hakimiyet Mücadelesi Osmanlı-Memlûk Savaşı, 1485-1491" adını taşıyan bu eser Shai Har-El'in doktora çalışmasının bir ürünüdür. Kitabının önsözünde de belirttiği gibi yazar, doktora çalışmasını Prof. Dr. Halil İnalcık'ın nezaretinde yapmıştır. Bu özelliği dolayısıyla, yazar çalışmasıyla övünmekte ve bunun konuyu aydınlatmaktaki önemini vurgulamaktadır.

Memlûk-Haçlı Münasebetleri

Belleten · 1999, Cilt 63, Sayı 237 · Sayfa: 411-452
Tam Metin
Haçlı seferleri, papalığın teşvikiyle, Avrupalıların İslâm âlemine karşı birlikte düzenledikleri seferlerin genel adıdır. Dinî sebep başta olmak üzere siyasî ve iktisadî çeşitli sebeplerle yapılan bu seferlerin ilki 1097 yılında gerçekleştirilmiştir. Türklerin Anadolu'ya yerleşme ve kendilerine yeni bir vatan kurma mücadelesi devam ederken, Bizans İmparatoru Türklere karşı Avrupa'dan yardım istedi. Bu çağrı, papalığın teşvik ve propagandası sayesinde çok büyük ilgi gördü. Öyle ki, normal bir askerî yardımın boyutlarını aşan ve sayıları yüz binlerle ifade edilen, her milletten Hıristiyan'ın bulunduğu çok büyük bir ordu Anadolu'ya yöneldi.

SHAİ HAR-EL; Struggle for Domination in the Middle East The Ottoman-Mamluk War, 1485-1491" E.J. Brill, Köln, Leiden New York, 1995. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 1999, Cilt 63, Sayı 238 · Sayfa: 947-948
Tam Metin
Yazar tarafından anne ve babasına ithaf edilen eser "Ortadoğu'da Hakimiyet Mücadelesi, Osmanlı-Memlûk Savaşı 1485-1491" adını taşımaktadır. Önsözünden anlaşıldığına göre Shai Har-El doktora öğrenimini ve çalışmasını, dünyaca ünlü tarihçimiz. Prof. Dr. Halil İnalcık'ın nezaretinde gerçekleştirmiştir. Basımı Hollanda'da yapılan bu eser normal ebatta ve 20+239 sayfadan ibarettir. Eser, önsöz, giriş ve iki ana bölümden ve her bölüm dörder kısımdan meydana gelmektedir. Girişten önce bir transliterasyon alfabesi, resim ve tablolar listesi ile kısaltmalar yer almaktadır.