270 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Belleten
  • Osmanlı
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Osmanlı Denizciliğinin İlk Devirleri

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 637-654
Tam Metin
Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun 700. yıldönümü törenlerinin yapıldığı son zamanlarda, tarihçiler arasında Beylik dönemine ait çalışmalar artmıştır. Bu çalışmalarda Türkiye Selçukluları Devleti ile de irtibat kurulmaktadır. Bu yüzden ilk devirler üzerinde çalışan tarihçilerin mesailerini iki tarafa da yönlendirmesi zarureti vardır. Osmanlı Beyliği'nin daha Anadolu Selçuklu Devleti bünyesinde bulunduğu devirlerden itibaren önemli bir varlık gösterdiği, dikkatlerden kaçmamaktadır. Ancak Bizans gibi güçlü bir devlete komşu olarak gelişmekte olan bu beyliğin, bir kara beyliği olduğu da kabul edilmelidir. Yani kuruluş yıllarında beyliğin hiç bir deniz geleneği yoktu. Türkiye Selçuklu Devleti'nin yıkılmasından sonra, Beyliğin Bizans ile giriştiği mücadelelerde denizciliğe ilk adımlar atılmıştır.

İlk Türk Matbaasının Kurucusu Hakkında Yeni Bilgiler

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 607-622
Tam Metin
İlk Türk matbaasının kurucusu, yayımcı, devlet adamı ve bir Osmanlı aydını olan İbrahim Müteferrika hakkındaki bilgilerimiz, onun ehemmiyetine rağmen oldukça eksiktir. İbrahim Müteferrika hakkında yapılan araştırmaların büyük bir bölümü seyahatnâmeler, sefâret raporları ve kroniklerde verilen bilgilere dayanmakta ve genellikle de birbirini tekrar etmektedir. Hayatı hakkında geniş bir arşiv çalışması yapılmadığı için yeni bilgilere ulaşılamamış, aynı bilgiler hemen hemen bütün araştırmalarda bazı kelime değişiklikleriyle tekrar edilmiştir.

Kurtuluş Savaşı Döneminde İstanbul Kabineleri ve İngiliz İstihbarat Servisi

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 661-708
Tam Metin
Bu yazımda, daha önce yayımlanmış olan yapıtlarımda değinilmemiş ve özellikle İstanbul kabineleriyle ilgili olan, en önemli gördüğüm İngiliz İstihbarat Servisi raporlarını incelemeye çalışacağım. Ancak, 1918-19 yıllarını kapsayan raporlar daha önce yayımlanmış olduğu için, bu yazımda, 1920-22 yıllarını kapsayan raporlar üzerinde duracağım.

Osmanlı Dünyasında Yahudi Kira Kadınlar

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 623-636
Tam Metin
Hıristiyan Dünyası'nı terk etmek zorunda kalan ve kendilerine güvenli bir vatan olarak Osmanlı topraklarını gören Yahudilerin büyük bir kısmı İspanya'dan göçmüştür. Bu Yahudiler içerisinde, dönemin gözde mesleklerinden boyacılık ve dokumacılığın yanı sıra, değerli madenlerle uğraşan ve bu konuda önemli ölçüde birikim sahibi olanlar da yer almıştır. Onlar, yeni vatanlarında sanatlarını icra ederlerken, Osmanlı toplumunda önemli bir ekonomik düzey ve bunun beraberinde getirdiği refaha ulaşmışlardır.

Güzide-i Esnâd-i Siyasî-i İran ve Osmanî : Devre-i Kacariye cild-i evvel (İran ve Osmanlı Siyasî Belgelerinden Seçmeler: Kacarlar Devri), I. Cild (1211-1270/1796-1854) [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 713-724
Tam Metin
Dışişleri Bakanı Ali Ekber-i Velâyeti'nin imzasını taşıyan Önsöz'ün ardından Giriş kısmında "Kitabın konusu gereği, bu devrin önemli ve hassas konularına temas etmek gereklidir" denilerek, bu devirde İran'ın zamanın üç büyük gücü, Osmanlı devleti, Çarlık Rusyası ve İngiltere ile gerek hudud, gerekse siyasî konularda karşı karşıya gelerek, mücadele etmek zorunda kaldığı ifade edilir.

Güzide-i Esnâd-i Siyasî-i İran ve Osmanî: Devre-i Kacariye, Cild-i Dovvom (İran ve Osmanlı Siyasî Belgelerinden Seçmeler: Kacarlar Devri), II. cild (1271-1313/1854-1895). [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 725-738
Tam Metin
Eserin bu cildi 1271-1313/1854-1895 yılları arasındaki, genellikle Nâsıreddin Şah devrine ait 210 belgeyi içermektedir. 4 bölüm ve eklerden meydana gelmekte olup, şöyledir: I. Bölüm: İran ve Osmanlı devletleri hududunun belirlenmesi ile ilgili 1296 yılında Nizâmü'l-Mülk tarafından yazılmış, fakat eksik olan belge. II. Bölüm: Hududlar ile ilgili belgelerden meydana gelmekte olup, burada üç kısımda Azerbaycan, Kürdistan ve Luristan ile Huzistan bölgelerine ait 79 belge. III. Bölüm: Aracı devletler ve hudud komisyonları ile Mirza Musa Han'ın başkanlığında Azerbaycan hudud komisyonu görüşmeleri başlıklarını taşıyan iki kısımdan oluşmakta ve 64 belge yayınlanmaktadır. IV. Bölüm: Hudud bölgelerindeki aşiretler, onların karşı tarafa saldırıları, iki ülke ilerigelenlerinin bu konularla ilgili yazışmalarından oluşan 66 belgenin yayınından ibarettir. Ekler kısmında 6 harita ile hudud bölgelerindeki il ve aşiretlerin adları ve durumları hakkında bilgi verilmektedir.

İBN KEMAL (KEMAL PAŞAZÂDE), Tevârih-i âl-i Osman, IV. Defter (Metin ve Transkripsiyon), Hazırlayan KOJI IMAZAWA, Türk Tarih Kurumu yayınları XVIII. Dizi-Sayı 17, Ankara 2000. XXVII+461 (metin ve transkripsiyon)+fihristler+notlar+bibliyografya+dizin. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 753-754
Tam Metin
Osmanlı-Türk tarihinin abide eserlerinden biri daha yayımlanmış bulunuyor. Kemalpaşazâde (İbn Kemal)'nin tamamı 10 cilt (defter) tutan tarih koleksiyonunun IV. Defteri de bilim âleminin istifadesine sunulmuştur. Bilindiği gibi Kemalpaşazâde II. Bayezid, Yavuz Selim ve Kanunî Süleyman devirlerinde çeşitli ilmiye görevlerinde bulunduktan sonra meşihat makamına kadar yükselen bir âlim idi. O bu sahada meşhur olduğu kadar kaleme aldığı elimizdeki eseri ile de tanınmıştır. Daha önce 5 defteri (I, II, VII, VIII, X) yayımlanan Tevarih-i âl-i Osman'ın IV. Defteri Prof. İmazawa tarafından mükemmel bir çalışma sonucu ortaya konmuştur. Bu koleksiyonun Osmanlı tarihi için -muahhar olmasına rağmen- güvenirlilik bakımından büyük bir değeri haiz olduğu bilinmektedir.

KEMAL H. KARPAT (yayımlayan), Ottoman Past and Today's Turkey, Brill Leiden, Boston, Köln 2000, XXII-306 sahife. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 739-742
Tam Metin
Eser Reinhard SCHULZE'nin yayımcılığını yaptığı Social, Economic and Political Studies of the Middle East and Asia (Orta-Doğu ve Asya için içtimaî, iktisâdî ve siyasî araştırmalar) dizisinin 76. kitabını oluşturmaktadır, "Osmanlı Geçmiş ve Bugünkü Türkiye" ile ilgilidir. Kemal H. KARPAT'ın kaleminden Giriş'i takiben yine onun ve Carter Vaughan FINDLEYin, Mehmet O. ALKAN'ın, Haim GERBER'in, Erik Jan ZÜRCHER'in, Mehmet GENÇ'in, Şevket PAMUK'un, İnci ENGİNÜN'ün, Fikret ADANIR'ın, Wajih KAWTHARANI ve Karl K. BARBIR'in birer makalesinden oluşmaktadır.

Bulgaristan'da Prenslik Döneminde Türklerin Sosyal ve Siyasal Kurumlaşma Çalışmaları

Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 239 · Sayfa: 89-100
Tam Metin
1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı'nın sonunda imzalanan Berlin Antlaşması ile Osmanlı Sultanına bağlı, Bulgaristan Prensliği ve Doğu Rumeli Vilayeti kuruldu. Prenslik yaklaşık olarak bugünkü Bulgaristan coğrafyasının Tuna nehri ile Balkan Dağları arasındaki kısmını, Vilayet ise Balkan Dağları'nın güneyinde kalan yerleri kapsıyordu. Bulgaristan Türkleri için yeni bir dönem başlamıştı. Yüzyıllardır sahibi ve hâkimi olarak üzerinde yaşadıkları topraklarda artık bir azınlık olarak varlıklarını sürdürmek durumundaydılar. Bu yeni statülerine hiç mi hiç hazırlıklı değillerdi. 1877-78 Harbi'nde öldürülenler ve canlarını kurtarmak için Anadolu'ya göçmek zorunda kalanlardan dolayı nüfusları yarı yarıya azalmıştı. İdareciler, askerler, varlıklı kesim, aydınlar ve seçkin din adamları bu topraklardan kaçmak zorunda bırakılırken geriye fakir, cahil, hakkını aramasını bilmeyen, kendi tabirleri ile "başsız bir gövde" kalmıştı.

Bartınlı İbrahim Hamdi ve Atlas'ı

Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 239 · Sayfa: 69-88
Tam Metin
XVIII. yüzyıla gelindiğinde, Osmanlı coğrafya yazıcılığı alanında, İslâm coğrafyasının temel eserleri incelenerek bunların tercüme ve şerhleri yapılmış, Menâzırü'l-avâlim ve Cihânnümâ gibi standart eserler yazılmış, Ebubekir Efendi ve İbrahim Müteferrika'nın mesaisiyle coğrafya ilminde hayli mesafe alınmıştı. Bu arada batı menşeli eserler de gözden geçirilerek bu alandaki yeni gelişmelerden de haberdar olunmuştu. İşte bu zemin üzerinde yeni eserler kaleme alındı. Ancak bu yüzyıldaki coğrafya çalışmaları orijinal eserler olmaktan çok Batı'da kaleme alınan eserlerin Türkçe'ye tercüme edilmesine hasr edilmişti. Fakat bunlar arasında İbrahim Hamdi Efendi'nin Atlas'ı, kitabî kaynaklar yanında yazarın müşahede ve duyduklarına da dayanması sebebiyle önem taşımaktadır.