2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Belleten
  • Türk-Yunan İlişkileri
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Yavuz Zırhlısı ve Tamirinin Türk-Yunan İlişkilerine Etkisi

Belleten · 2019, Cilt 83, Sayı 297 · Sayfa: 689-728 · DOI: 10.37879/belleten.2019.689
Tam Metin
I. Dünya Savaşı'nın hemen öncesinde Osmanlı Devleti donanmasına dâhil olan Yavuz, Türk tarihinde mümtaz bir yere sahip olan unutulmaz bir zırhlıdır. Çok kritik bir zamanda varlığıyla Osmanlı Devleti'ne güç veren bu zırhlı, savaş sırasındaki faaliyetleri ile olduğu kadar sonrasında da devlete güç ve prestij kazandırmıştır. Bu çalışmada şu konular hakkında bilgi verilmiştir; Yavuz'un Osmanlı Devleti'ne geçiş süreci, I. Dünya Savaşı sırasındaki faaliyetleri, bu faaliyetler sırasında aldığı hasarlar, tamiri için yapılanlar, tamirinin Türk-Yunan ilişkilerine etkisi ve son olarak da tamir sonrası durumu. Tamiri sürecinde Yunanlıların bir savaş tehdidi olarak gördükleri Yavuz, korkulanın aksine tamirinden sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin barış siyaseti ve politikasının en önde gelen temsilcilerinden olmuştur.

Osmanlı (Türk) - Yunan Deniz Silahlanma Yarışı

Belleten · 1975, Cilt 39, Sayı 156 · Sayfa: 725-774 · DOI: 10.37879/belleten.1975.156-725
Beni bu konuda etraflı bir inceleme yapmaya götüren neden 1951, 1953 yıllarında Roma Büyükelçiliği nezdinde Deniz ateşesi bulunduğum sırada, rastgele olarak, İstiklal savaşımızdan hemen sonra Yunan Büyükelçiliği yapmış olan Ekselans Papa ile yaptığım bir konuşma oldu. Ekselans Papa, nezaket konuşmalarından sonra sözü Türk - Yunan ilişkilerine getirdi ve şu fikri ortaya attı : "Osmanlı devletinden ayrılmakla en büyük günahı biz işledik. Çünkü ayrılmadan önce Osmanlı devleti içinde çok mutlu bir hayatımız vardı. Osmanlı Imparatorluğunun dağılması ise en acı sonucunu kocaman bir ekonominin paralanmasında verdi. Artık ufak ufak Arap ve Balkan devletlerinin, Türkiye Cumhuriyetinin ve Yunanistan'ın yalnız başlarına eski mutluluğa kavuşmaları hiç mümkün değildir". Gerçekten de Türk ve Yunan milletlerinin yaşadıkları coğrafya Avrupa uygarlığının doğu tarafını koruyacak bir noktada idi. Ünlü Alman mareşal' "Almanya bin yıl Avrupa uygarlığını Slav tehlikesine karşı korudu". dedikten sonra elbette Osmanlı Devleti de, Çarlık Rusyasına karşı onsekiz savaş yapmakla, ikiyüz yıl aynı hizmeti görmüştü. Üstelik bu hizmeti görürken İngiltere'nin dostluğu değil düşmanlığı ile karşılaşmıştı : 1771 yılında Çarlık filosu Çeşme'de Osmanlı filosunu yakarken Ruslara o rehberlik etmiş ve hatta Rus amiralına Boğaza saldırmayı bile teklif etmişti; 1827 yılında içinde Navarin limanında yatan Osmanlı donanmasını o yakmıştı; Kırım savaşından önceki Osmanlı-Rus savaşında Rusların Sinop'ta Osmanlı filosunu yakmasına da İngiliz amiralı neden olmuştu.