3775 sonuç bulundu
Dergiler
- Belleten 3775
Yayınlayan Kurumlar
- Türk Tarih Kurumu 3775
Yazarlar
- Salâhi R. Sonyel 45
- TAHSİN ÖZGÜÇ 43
- ARİF MÜFİD MANSEL 42
- SEMAVİ EYİCE 40
- Mahmut H. Şakiroğlu 38
- İ. HAKKI UZUNÇARŞILI 37
- U. BAHADIR ALKIM 36
- İlber Ortaylı 32
- AYDIN SAYILI 31
- Mücteba İlgürel 31
Anahtar Kelimeler
- Tarih 337
- Osmanlı 270
- Osmanlı İmparatorluğu 172
- Türkiye 148
- Türkler 137
- Osmanlı Devleti 135
- Anadolu 131
- Ottoman Empire 111
- Mustafa Kemal Atatürk 103
- Ottoman 97
PROF. DR. ANDREAS ALFÖLDİ, Die Struktur des voretrüskischen Römerstaates. (Etrüskler Öncesi Roma Devletinin Yapısı). 1974 Heidelberg. 219 sayfa metin ve 16 levha. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1978, Cilt 42, Sayı 166 · Sayfa: 301-304
Özet
Tam Metin
Giriş kısmında özellikle Theriomorph dünya görüşü açısından insan-hayvan ilişkileri incelenmekte ve Ortaasya Türk kavimlerinin menşe efsaneleri ile karşılaştırmalar yapılmaktadır. Bu bölümde Eskiçağ'da matriarkal toplum düzeni ve üç kısma ayrılma hususu ele alınarak, Roma'nın kuruluş efsanesi, Indogerman'ların güçleri ile Türk kabilelerinin güçleri, Atlı Çobanların patriarkal nizamı hâkim kılmaları analoji olarak gösterilmekte ve Kuzey Asya Türk kavimlerinin ve Şamanların mitolojisindeki üç ayı motifi ile, üç bölümlü toplum düzeni arasındaki ilişkiye temas edilmektedir. Ayrıca İskit devlet teşkilâtında üç bölümlülük olduğu gibi, Uralaltay kavimlerinde de benzer şekilde veraset hukukunun varlığı ileri sürülmekte ve Çin kaynaklarına göre, Moğollar'da üçlü teşkilat ve nihayet tarihi zamanda Türkler'de "Üç Oğuz" teşkilatının da üç kısmı ifade ettiği belirtilmektedir. Bu hususta arkeolojik bir belge olarak, Altay dağlarında bir atlı kavme ait mezar anıtındaki kaya resimleri ile M. S. 7. yüzyıla ait bir madeni eser üzerindeki üç savaşçının tasviri gösterilmektedir
The Kilims with Naturalistic Patterns in Divriği Ulu Mosque
Belleten · 1978, Cilt 42, Sayı 165 · Sayfa: 64-66 · DOI: 10.37879/belleten.1978.64
Özet
Tam Metin
In the great variety and richness of the Turkish weaving art, Kilims appear as another artistic branch with their special technique and designs. Kilims which are woven by the nomads and villagers for their daily use and needs are known as the most typical and effective pieces of the Turkish Folk Art. Though these Kilims are named after various zones, their common property is the geometrical designs in which the character of the textile appears strongly. Anatolian Kilims derives their richness and variety from these geometrical designs which have been created through the subjective stylization of the Turkish Folk Art. The Kilims which we are going to introduce in this article are completely outside of the folk art circle with their naturalistic plant motives. They reflect the Ottoman Court style in Turkish Kilim Art.
L. LOCKHART, R. MOROZZO DELLA ROCCA, M. F. TIEPOLO, I Viaggi in Persia degli Ambasciatori Veneti Barbaro e Contarini (=Venedik elçileri Barbaro ve Contarini'nin İran'a Seyahatleri). Roma, MCMLXXIII, XIII+415 Sayfa. 1 harita. Ayrıca belge fotokopileri. Yayınlayan: Istituto Italiano per il Medio ed Estremo Oriente. Il Nuovo Ramusio" serisinin VII. cildi: Raccolta di viaggi, testi e documenti relativi ai rapporti fra l'Europa e l'Oriente a cura dell'IsMEO. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1978, Cilt 42, Sayı 165 · Sayfa: 151-168
Özet
Tam Metin
Fâtih Sultan II. Mehmed zamanında İran'ı, gerçekte Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ı ziyaret etmiş ve önemli birer Seyahatnâme yazmış olan iki Venedik elçisinin yapıtları nefis bir cild halinde bilim dünyasına sunulmuş bulunuyor. Seneler önce "yakında çıkacak kitaplar" arasında belli başlı kitapçıların kataloglarına girmiş olan bu eserin 1973 senesi Eylül ayında basımı tamamlanmış ve 1974 senesi başlarında da satışa verilmiştir. 1000 aded basılan bu kitabın, yayınlayan enstitünün geleneğine göre 900 satış için, 100 tane de özel basımı yapılmış bulunuyor. Eserin hazırlanması ve basıma verilmesinden sonra da ele geçen bilgiler peyderpey kitaba eklenmiş. Bununla beraber bütünlüğüne bir halel gelmemiştir. Bir bilimsel işbirliğinin ürünü olan bu kitabın tertip sırasını izleyelim: S. XI-XIII'de Francesca Maria Tiepolo, nota editoriale başlığı ile yayının gayesini açıklamakta. Gli avvenimenti (olaylar) başlığı ile adı geçen elçilerin seyahatleri arifesindeki dünya siyasetinin özetini XV. asır başından başlatarak daha Timur'un Ön-Asya topraklarında görünmesinden itibaren ele almakla incelemeğe başlayan müsteşrik L. Lockhart, ayrıca Giosafat Barbaro ve Ambrogio Contarini'nin hayatları hakkında bilgiler vermektedir (S. 3-27). Venedik Devlet Arşivi (Archivio di Stato di Venezia) eski müdürlerinden R. Morozzo deha Rocca da "Seyahatnâmelerin yayınına genel giriş" bölümünde basma ve yazma nüshalar hakkında bilgiler vermektedir.
Silifke Dolaylarında Yapılan Araştırmalar
Belleten · 1978, Cilt 42, Sayı 165 · Sayfa: 169-170
Özet
Silifke ve çevresinde 1972 yılından beri yapılmakta olan arkeolojik araştırma ve incelemeler 1977 yılında da sürdürülerek 25 Ağustos - 19 Eylül tarihleri arasında adı geçen bölgede beşinci dönem çalışmaları yapılmıştır. Başkanlığım altındaki ekipte asistanım Mehmet I. Tunay, kürsüm okutmanı Münevver Keşoğlu, rölöve çıkarmak ve planları çizmek üzere asistanım mimar Birol İ. Alpay ve fotoğrafçı olarak da eski öğrencilerimizden, şimdi Müzeler Genel Müdürlüğünde görevli Nedret Bayraktar bulunmuştur. Geçen yıllarda olduğu gibi merkez olarak Silifke seçilmiş ve incelenecek yerlere buradan tutulan vasıtalarla gidilmiştir. Çalışmalar üç ayrı grup halinde özetlenebilir: 1- Bu bölgede evvelce başkaları tarafından yapılan araştırmaların yerinde kontrolü, eksikliklerin tamamlanması ve yanlışların düzeltilmesi. 2- Tarafımızdan önceki dönemlerde incelenen fakat bazı eksik taraflar olduğu anlaşılan anıtların tekrar görülerek, bu eksikliklerin giderilmesi. 3- Şimdiye kadar hiçbir araştırıcının görmediği, bilhassa kuzeydeki dağlık bölgede, Toros'lardaki bazı ören yerlerinin ve buradaki anıtların araştırılıp incelenmesi, bunların fotoğraflarının (siyah-beyaz ve renkli) çekilmesi ölçülerinin alınarak rölövelerinin çizilmesi, notları n yazılması. Bu çalışmalar Silifke'nin doğu ve batısındaki kıyı şeridinde, bölgenin kıyısındaki ıssız adacıklarda ve geride kuzeyde dağlarda yapılmış ve bunun için özel vasıtalar kiralandıktan başka birçok yere ancak dağ ve orman içinde uzun yürüyüşlerle yaya olarak ulaşmak mümkün olmuştur.
Evliya Çelebi ve Pire'deki Mermer Aslan
Belleten · 1978, Cilt 42, Sayı 168 · Sayfa: 775-780 · DOI: 10.37879/belleten.1978.775
Özet
Tam Metin
1611 yılından tahminen 1684 yılına kadar yaşamış olan Türk seyyahı Evliya Çelebi, Asya, Afrika ve Avrupa'ya yaptığı seyahatların ayrıntılı tasvirlerini ihtiva eden 10 ciltlik "Seyahatname" adlı bir eserin yazarıdır. Gerçek adı bilinmemektedir. Evliya Çelebi takma adıdır. Sultanın sarayında kuyumcu olan Derviş Mehmet Zilli adlı birinin oğludur. Yüksek düzeydeki iyi ilişkileri dolayisiyle - ki bu Sultan Murat IV devrine rastlamaktadır - ve babasının mali desteği sayesinde zamanına göre çok uzun seyahatlarını yapabildi. 1670 yılı civarında Yunanistan'ı ziyareti sırasında tetkik etmek olanağım elde ettiği Pire'deki meşhur aslana ait tasvire kitabında yer vermesi İsveç için de önem taşır. Evliya Çelebi'nin seyahat tasvirlerinden birçok kısımlar çeşitli Avrupa dillerine çevrildiği halde, bugüne kadar Pire'deki aslan ile ilgili bölümün yalnız 1959 yılına ait bir yeni yunanca tercümesi mevcut olsa gerek (Mpiri, s. 52-54). Bu vesile ile bu tercümeye dikkatimi çeken Sn. Müdür Jannis Ambatsis'e candan teşekkür ederim.
Prof. Dr. Cemal İzzet Tukin (1907 - 1977)
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 745-748
Özet
Tam Metin
Türk tarihçileri arasından bir kişi daha 6 Ağustos 1977 günü aramızdan ayrıldı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi emekli profesörlerinden olan Tukin, uzun süren bir rahatsızlıktan sonra, hak ettiği emekliliğin tadına varamadan rahmete kavuştu. Daha gençlik yıllarında tutulduğu hastalıktan bir türlü şifa bulamayan, Sonçağ Tarihi Kürsüsü'nün eski başkanı Tukin, tarihçilik sahasında Boğazlar Meselesi'ne aşırı düşkünlüğü ile tanınmıştı. Bir belge derlemesi yanında, Türkiye'de sayısı pek sınırlı, terkip yapıt hüviyetine de sahip bulunan bu kitabında, ilk göreve başladığı Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'ndeki çalışma yıllarının izleri bulunmaktadır. Bu fakültede sayısı çok olan Alman profesörlerinin takrirlerini Türkçeye çeviren Tukin, ayrıca Reform devrine de ilgi duyardı. 1941 senesinde İstanbul'a, Prof. Enver Ziya Karal ile becayiş yaparak gelince, o devrin öğrencileri imtihanlarına şöhretini duydukları yeni hocalarının konularına göre hazırlamışlardı. İstanbul'daki çalışmalarına daha önceleri başlayan merhum, Hariciye Vekaleti Arşivi'nde Girit sorununa ait belgelere ayrı bir ilgi duymuş, bu adanın eski devirlerinden günümüze kadar hangi güçlerin etkisi altında bulunduğunu incelemiş, Türk egemenliği devrine ait çok sayıda belgeyi deneme olanağını bulmuştu. Bu mesainin sonuçları Belleten'de bir makale ve İslam Ansiklopedisi'ndeki madde ile sınırlı kalmakla beraber, seminerlerinde yayınlama olanağını bulamadığı notların' öğrencilerine ders olarak vermişdi.
I. ve II. Dünya Savaşlarında Türkiye'nin Dış Politikası
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 733-742 · DOI: 10.37879/belleten.1977.733
Özet
Tam Metin
1453 de Bizans düşünce, Rusya Moskova'yı 3. bir Roma yapma hayaline kapılmıştı. 18. yüzyılda Rus dış politikasının en önemli hedefi "Hıristiyanların dinsizlerin elinden kurtarılması" ve "Ayasofya'ya haçın yeniden dikilmesi" idi. Yaptığı 2 savaştan sonra Rus ordusu nihayet 1878 yılında İstanbul kapılarına gelebildi. (San Stefano-Yeşilköy). İngiliz hükümeti Rusların Transkafkasya'da ilerlemelerine değil, fakat Boğazları ele geçirmelerine karşı idi. (1856 Paris ve 1878 Berlin Kongreleri). 1876 anayasasının 23 Temmuz 1908 de tekrar yürürlüğe girmesi "Hürriyetperver Kuvvetler"de büyük hayranlık uyandırmıştı. Fakat 1912 Balkan Savaşında Fransız ve İngiliz basını Türk mağlubiyetinden sevinçle bahsedince akılları başlarına geldi. 21 Şubat 1914 de St. Petersburg'da bir özel Konferans'ta Boğazların ele geçirilmesi hazırlıkları ayrıntılarıyle gözden geçirildi. Çar II. Nikolaus 5 Nisan'da protokolü onayladı.
Hekimbaşı Ailesi ve Seyahatnâme
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 653-656 · DOI: 10.37879/belleten.1977.653
Özet
Tam Metin
Evliya Çelebi Seyahatnâmesinin elyazmasının aslı 1742 yılında İstanbul'a Mısır'dan getirilmiş, üç müstensihe mükemmel kopyası, her biri beşer cild halinde, yazdırılmıştır. Müstensihlerden ikisi hakkında bilgimiz azdır; biri, Baltacı İbrahim ibni Hacı Mehmed ibni Halil, siyasat, maarif ve edebiyat mesleğinde nüfuzlu bir ailenin atasıdır. İstinsah ettiği beş ciltten biri İstanbul Üniversitesi Kütüphanesinde (Türkçe yazma, No. 5939), diğer dördü Topkapısarayı Kütüphanesindedir (Bağdat Köşkü, No. 300-303). Sahifeleri altın ile çerçevelenmiş, güzel kağıt üzerine yazılmış cildler göz alıcıdır, ancak metni acil ve dikkatsiz kopya edildiği için faydalı değildir. Ama birkaç yıl sonra müstensihinin kendi için intihab ettiği diğer bir kitapta bu istinsahı nasıl yaptığını anlatması önemlidir.
Hitit Kenti Hanhana'nın Yeri
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 649-652 · DOI: 10.37879/belleten.1977.649
Özet
Tam Metin
Hanhana'nın önemli bir Kült şehri olduğu aynı adı taşıyan ve ve Telipinu çevresine ait olan Tanrıça Hannahanna'dan başka H. Otten tarafindan Reallexikon der Assyriologie IV s. 104'de bir araya getirilen bilgilerden anlaşılmaktadır: Muahedelere göre Hanhana kentinin Telipinu'su devletin en önemli tanrıları arasında idi. Hanhana aynı zamanda bir Fırtına Tanrısının kült şehri idi. Çivi yazılı belgelerde Hanhana'nın tanrıları ve rahipleri anılmaktadır. Hanhana, Hitit Kralının kült gezilerinde onun tarafından ziyaret edilen kentler arasında idi. Hanhana'nın beyi tarafından tanrıların kültü için verilen kurban maddeleri hakkında da bilgi sahibi bulunmaktayız. Bu kentte bazı arazi bağış belgeleri düzenlenmiş olduğundan K. Riemschneider'e göre Orta Hitit Devleti Çağında Hanhana' da kralın bir ikametgahı ya da en azından bir büro'su bulunmakta idi.
Maşat-Höyük'te Keşfedilen Hitit Tabletlerinin Işığı Altında Yukarı Yeşilırmak Bölgesinin Coğrafyası Hakkında
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 637-648 · DOI: 10.37879/belleten.1977.637
Özet
Türk Tarih Kurumu adına Prof. Tahsin Özgüç'ün başkanlığında 1973-1977 yıllarında Maşat - Höyük'te yürütülen kazılarda keşfedilen tabletler Hitit Çağının şahıs ve yer adları malzemesini sevinilecek bir biçimde arttırmaktadır. Bu metinlerde geçen bir sıra yer adı yukarı Yeşilırmak bölgesinin coğrafyası hakkında önemli ip uçları vermektedir. DU-bêlî adındaki bir görevli tarafından Hitit Büyük Kralına gönderilen bir mektup Maşat - Höyük'e yakın bölgenin Hitit Çağındaki coğrafyası hakkında önemli bilgiler kazanmamıza yardım etmektedir. Bu mektubun transkripsiyon ve tercümesini burada sunuyorum :