11 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Kültür Merkezi
  • Erdem
  • Bahtiyar Vahapzade
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Bahtiyar Vahapzade’nin Yaratıcılığında “Molla Nasreddin” Edebî Ekolun Gelenekleri

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 21-26
Tam Metin

Bahtiyar Vahapzade'nin edebî irsi ile mollanasrettinci sanat arasında ciddi edebi ilişkilerden söz açmak mümkündür. Bahtiyar Vahapzade kalben "Molla Nasrettin" edebisel ekoluna bağlı olmuş, ayrı ayrı dönemlerde bu bağlılığı ciddi biçimde onaylamıştır. Şair "Sabir, yine Sabir" makalesinde kaydediyor. "Ben bir çok yorumlarımda "En buyuk oğretmenin kimdir?" sorusuna "Sabir" yanıtını veriyorum. Bu gerçekten de böyledir. Ben bununla söylemek istiyorum ki, bugunkü edebiyatımızın ve sosyal düşüncemizin en büyük ve en doğru yolu Sabir yoludur.

Bahtiyar Vahapzade'nin edebiyatta "Sabir yolu" adlandırdığı yol - esas yönleri büyük Mirze Celil Memmetkuluzade tarafından belirlenen "Molla Nasrettin" yolu idi ve bu yol Azerbaycan halkının, öylece de bütün Türk-Müslüman halklarının özgürlüğüne, bağımsızlığına, gelişimine yönlendirilmiştir.

Azerbaycan edebiyatında "Molla Nasrettin" edebî ekolu tarafından Vatan derdinin vatandaş derdine dönüşmesini yüksek değerlendiren Bahtiyar Vahapzade kendi sanat platformunu ve hayat amacını da ünlü Mirze Celil'in "Kalemin kutsal görevi halkın mutluluğunu hizmet etmektir" düşüncesinә uygunlaştırmıştır.

Bir Anti-Homosovyetikus: Bahtiyar Vahapzade

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 9-19
Tam Metin
Homosovyetikus, Bolşevik İhtilali'nden sonra Sovyetler Birliği'nde yaratılmaya çalışılan ve tarihinden, kültüründen, inanç ve geleneklerinden koparılmış; milliyetsiz, ateist/dinsiz insanlardan oluşan Sovyet vatandaşı tipinin ortak adıdır. Bu çalışmada ataya, anaya, tarih ve geleneğe saygı ve bağlılığı dile getirdiği şiirleriyle bütünüyle bir antihomosovyetikus olan Bahtiyar Vahapzade'nin fikirleri ve mücadelesi anlatılmaktadır.

Edebiyatta Meslek ve Sanat Birliği: Bahtiyar Vahapzade ve Halil Rıza

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 123-133
Tam Metin

Meslek ve amel (ilke) birliği bulunmadan işbirliği yapılamaz. Meslek ve ilke her bir kesin kendi iç dünyasından, soykökünden yaranır. Bu doğada da böyledir, toplumda da.

Edebiyatın en önemli amacı insanlarda kültür, maneviyat, ahlak terbiye etmektir. O edebiyat ahlak ve maneviyat terbiye ediyor ki, onun meslek ve ameli milli-ulusal meslek ve ameldir.

İkinci Dünya Savaşı döneminde yaratıcılığa başlayan Bahtiyar Vahapzade edebiyata büyük meslek, ilkeler şairi gibi geldi. İlk şiirlerinden Vatan, Dil ve milli düşünce konularını kendi için daimi ilke bilen şair "ben kimim, soyköküm kimdir" ilkesi ile edebiyat ve ebediyat yolunu çizdi, yaşam sonuna kadar bu ilke ve mesleğine ihanet etmedi, sadık kaldı. "Ana dili" şiirinde şair bu ilkeye sadık kaldığını bir kez daha onayladı.

Ey kendi öz dilinde konuşmağı ar bilen,

Bunu iftihar bilen

modalı edebazlar.

Kalbinizi okşamır koşmalar,

telli sazlar.

Bırak onlar benim olsun,

Ancak Vatan ekmeyi,

bir de anne yüregi

sizlere qanim olsun.

Azerbaycan edebiyatında Bahtiyar Vahapzade ile Halil Rıza meslek ve ilke birliği her zaman birbirini takip etmiş ve onaylanmıştır. 1960'lı yıllarda yaratıcılığının geniş bir aşamasına başlayan Halil Rıza "Apardı seller Saranı" şiirini yazdı. Bu şiir Bahtiyar Vahapzade'nin ünlu "Gülüstan" poyeminin mantıkî ve ilke bakımından devamı idi...

Çağdaş Azerbaycan şiiri meslek ve sanat birliği bakımından bu iki şaire daha çok minnettardır.

Bahtiyar Vahapzade’ye Göre Türk Birliğinin Kültürel Zemini

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 35-50
Tam Metin
Türklük dünyasının büyük şairi Bahtiyar Vahapzade, şiir ve yazılarında bütün dünya Türklerinin birleşmesi gereği üzerinde durur. Bunun için öncelikle dil, kültür, sanat, edebiyat, din, milliyet ve ülkü birliğinin olması gereğine inanır. Bunun için şiiri önemli bir mücadele vasıtası olarak değerlendirmiştir. Şiirlerinde bu bağlamda millî, toplumsal sorunlara bol bol yer vermiştir. Ayrıca millî heyecanı diri tutan bir söylem üretmiştir. Türk birliğinin sağlanmasında Türkiye-Azerbaycan kardeşliği üzerinde yoğun olarak duran şair, bunun yanında diğer bütün Türk boylarının da birlik içinde yer almasının önemine vurgu yapmıştır. Büyük Türk birliğinin gerçekleşme alanı olarak da Türkiye merkezli bir Türk birliğini önermiştir. Ona göre büyük Türk birliği önce kültürel zeminle başlayacak, sonra bilimsel, siyasi ve ekonomik birliktelikler halinde devam edecektir.

Bahtiyar Vahapzade Poeziyasında İnsan Konsepsiyası

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 75-85
Tam Metin
Çağdaş insan, Türk dünyasının büyük şairi B. Vahabzade'nin şiirinde insan konsepti, zaman, dünya, milli ve beşeri değerler ideolojiler ve özgürlük bağlamında ele alınmıştır. Şairin "Ölüm", "Hayat", "İtiraf", "Şeb-i Hicran", "Makam" poemlerinde ve yüzlerce şiirinde hayat ve ölüm, özgürlük uğruna, vatan namına şehitlik insanın manevi-psikoloji dünyasında yaşanan duygu ve düşünce zenginliği tezatlarla dolu çağdaş dünya insanının beşeri borçları, sorumlulukları dile getirilmiştir. Eski Sovyet ideolojisini insanın dünyasını hudutlayan ezen zincirleri şairin tenkit adeti olmuştur. Şair, insan hakkının herşeyden yüce olduğunu beyan etmiştir. B. Vahabzade'nin şiirleri, yalnız Türk İslam Dünyası için değil tüm insanlık için yüksek değer taşıyan ehemmiyetli sanat örnekleridir.

Şiirde Duygu-Düşünce Diyalektiği ve Bahtiyar Vahapzade’nin Şiiri

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 87-100
Tam Metin
Tek başına duygu şiirin varlık kazanmasına yetmez. Bunun gibi tek başına düşünce de şiir sanatı için yeterli değildir. Yalnızca duyguya dayanan şiir sığ kalmaya mahkûmdur. Duygunun gereğince yer tutmadığı, düşünceye bağlı metinler ise poetik fonksiyondan uzaktır. Gerçekte şiir, birbirine zıt duygu ile düşüncenin karşılaşmasından ortaya çıkar. Bu bakımdan şiir sanatına duygu-düşünce diyalektiğindeki denge yön verir. Birçok şairin kalem ürününde olduğu gibi Bahtiyar Vahapzade'nin şiir sanatında da duygu düşünce diyalektiğinin kurulmaya çalışıldığı görülür. Bazı şiirlerinde bunu başaran şair, bir kısım metinlerde duygu-düşünce diyalektiğini ve buna bağlı olarak sentezini gereğince sağlayamamış, düşünce planında kalmış görünür. Bu tür metinler şiir sanatı bakımından zayıf kalır.

Bahtiyar Vahapzade’nin Şiirlerinde Varoluş Kaygısı

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 27-34
Tam Metin
Azerbaycan sahası Türk edebiyatının önemli ismi Bahtiyar Vahapzade'nin şiirlerinde varoluş kaygısı ana tema durumunda değildir. Ancak çeşitli dönemlerinde varoluş kaygısını işleyen bazı şiirler kaleme almıştır. Onun şiirlerinde, varoluş kaygısı zaman zaman beliren bir tema durumundadır. İlk şiirlerinde varoluş kaygısını bütün boyutlarıyla hisseden Vahapzade'nin, 1980 sonrası yazdıklarında bilge bir insan kimliğine bürünerek teslimiyete yaklaştığını görürüz. Son şiirlerinde de varlık ve kâinatın gizemleri karşısında pes ederek teslim olmuş şairle karşılaşırız. Yazımızda varoluş kaygısını bir problem olarak ele alıp Bahtiyar Vahapzade'nin şiirlerinde bu problemin yansımalarını irdelemeye çalıştık.

Bahtiyar Vahapzade’de Dil ve Kimlik Bilinci

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 115-121
Tam Metin

Dil ve kimlik insanın bireysel anlamda benliğini tamamlayan en önemli unsurlardır. Varlığını bağımsız anlamda devam ettirmek isteyen insan bu unsurlara sahip çıkmak zorundadır. Azerbaycanlı şair Bahtiyar Vahapzade bu durumun bilincindedir. Bu nedenle de şiirlerinde sıklıkla bireyin dil ve kimliğine göndermelerde bulunmuştur.

Bu çalışmada Vahapzade'nin şiirlerindeki dil ve kimlik bilinci ile ilgili dizeleri kendilik değerleri dizgesi göz önünde bulundurularak ele alınmıştır.

Bahtiyar Vahapzade’nin Şiirlerinde Öteki Algısı

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 51-61
Tam Metin
"Azatlığın Sesi Bahtiyar Vahapzade"nin şiirsel bir sese dönüşmesini sağlayan temel etmenlerden birisi sosyal ve siyasi yaşanmışlıklardır. Vahapzade'nin şiirsel gücü, olumsuzlanan yaşanmışlıklar sebebiyle daima beslenir olmuştur. Bu olumsuz yaşanmışlıklardan birisi de şairin "öteki" olarak konumlandırılmış olmasıdır. Makalemizde Bahtiyar Vahapzade'nin şiirlerinde "öteki" olgusunun nasıl geliştiğine ve şairin öteki sözcüğüne nasıl bir anlam yüklediğine işaret edilecek, şairin yetiştiği kültürel daire ile "öteki" ilişkisinin nasıl kurulduğuna değinilecektir.

Bahtiyar Vahapzade Yaratıcılığında Tarih

Erdem · 2010, Sayı 57 (Bahtiyar Vahapzade Özel Sayısı) · Sayfa: 157-164
Tam Metin

20. yüzyıl Azerbaycan poeziyasının en seçkin temsilcilerinden sayılan Bahtiyar Vahapzade'nin çok yönlü yaratıcılığında tarih konusu da önemli yer bulmaktadır. İlk önce Azerbaycan halkının soykökü, menşeyi ile bağlı ayrıntılı düşünceleri ile ilgi çeken şair kendi yaratıcılığında halkın formalaşması ve teşekkül tarihi ile ilgili ilginç bilgiler ileri sürmüştür.

Azerbaycan halkının kahramanlık tarihi, özgürlük, bağımsızlık uğruna mücadelesi, Ermenilerin Azerbaycan ve Türk dünyasına karşı yaptıkları vahşetlerle bağlı bir çok eserler yazan Bahtiyar Vahapzade Sovyet döneminde bile, geçmiş Sovyet kuruluşunun iç yüzünü açığa çıkarıp ifşa olunması, bu kuruluşun sahtekârlıklarını, düzmeciliklerini yansıtılması ile bağlı eserler yazmıştır.

Bu makalede Bahtiyar Vahapzade'nin Azerbaycan tarihinin tüm aşamalarını kapsayan eserleri araştırılıyor