4 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Kültür Merkezi
  • Erdem
  • Divan şiiri
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Klasik Türk Şiirinde Levendâne Tarz

Erdem · 2016, Sayı 70 · Sayfa: 5-24 · DOI: 10.32704/erdem.536801
Tam Metin
Levent, Osmanlı dönemi deniz askerleri için kullanılan bir isimdir. Leventler sosyal statüleri, giyim kuşamları, hâl ve hareketleriyle toplumu bazen olumlu bazen de olumsuz yönden etkilemişlerdir. Türk halkı askerlik mesleğine çok değer verdiği için leventler, kültürümüzde genellikle olumlu yönleri ile yer almışlardır. Adalar başta olmak üzere, özellikle sahilde yaşayanların giyinme, konuşma, saç şekli, yürüyüş gibi hâl ve hareketlerinde leventlerin etkisi söz konusudur. Bu etki yaygınlaşarak halk arasında bir tarzın oluşmasını sağlamıştır. Bu tarz zamanla edebiyatta da kendini göstermiştir. Klasik Türk edebiyatı yaygın olarak bilinenin aksine, sosyal hayattan beslenmiş ve onun aynası olmuştur. Halkın içinde giyimden saç stiline, yürüyüşten konuşma tarzına kadar değişik alanlarda varlığından söz ettiren bu tarz, şiir alanında da kendini göstermiştir. Divan şairleri, deniz askerlerinin rol modeli olduğu toplumda, sevgili ve âşık gibi şiir kahramanlarıyla leventler arasında ilgi kurmuşlar ve bu tarzda yazdıkları şiirlere "levendâne şiir", "levendâne kaside", "levendâne gazel" gibi isimler vermişlerdir. Bu makalede, deniz kenarında yaşayan insanların sıkça gördükleri deniz askerlerinden etkilenerek oluşturdukları bir tarz incelenmiştir. Levendâne diye adlandırılan bu tarzın nasıl oluştuğu, hayatın hangi alanlarında nasıl görüldüğü ve şiire yansıması değişik şairlerden alıntılanan beyitlerle değerlendirilmiştir.

Turup El Bağlayalar Karşuña Yârân “Saf Saf”

Erdem · 2010, Sayı 56 · Sayfa: 69-102
Tam Metin
Divan şiirinin; klâsik şerh metodunun yanında yapısalcı bir yaklaşımla çözümlemeyi amaçladığımız bu çalışmanın ilk bölümünde Bakî'nin "saf saf" redifli gazeli incelenmiş; ikinci bölümde de Bakî'nin gazeline yazılan nazirelerin metni verilmiştir. Yapısal yöntemle çözümleme denemesi yaptığımız "saf saf" redifli gazelin ses ve anlam uyumu ile şeklî mükemmelliği yanında bu gazele yazılan nazirelerin çokluğu da dikkat çekmektedir. Bakî'nin gazeli, nazirelerine göre sanatsal yönden ve üslup yönünden daha etkileyicidir. Kullanılan redif, anlam ve biçim bütünlüğünü sağlarken gazelin tamamında aktarılmak istenen düşünceyi de her beyitte farklı açılardan ortaya koymaktadır.

Divan Şiirinde Ortak Mahlas Sorunu ve Kabûlî Örneği

Erdem · 2009, Sayı 53 · Sayfa: 55-82
Tam Metin
Bu makalede önce, divan şiirindeki ortak mahlas sorunu ele alınmış, ortak mahlas kullanımının divan şiirinde nasıl karşılandığı, sebepleri, sonuçları, bu edebiyatın yaşadığı dönemde ve sonrasında ne gibi sıkıntılara sebep olduğu üzerinde durulmuştur. Başka şairlerle ortak mahlas kullanmaya divan şiiri geleneğinde iyi bakılmamış, hatta kimi zaman şairler bu yüzden mahlaslarını bile değiştirmişlerdir. Müşterek mahlas kullanımı sonucu geçmişte ve günümüzde şairler ve şiirler karıştırılmış, hatta kimi zaman bu yüzden kavgalar bile yaşanmıştır. Bu bakımdan araştırmacıların çok dikkatli olması, ayrıntıları atlamaması, araştırma sırasında varsa şairlerin eserlerine, tezkirelere, önemli şiir mecmualarına ve ilgili yayınlara mutlaka müracaat etmesi gerekmektedir. Yazıda daha sonra, Kabûlî örneğinden hareketle konu daha net hale getirilmiş ve Kabûlî mahlasını kullanan şairlerin de yer yer karıştırıldığı; Gedizli Kabûlî'nin şiirlerinin Sirozlu Kabûlî'ye ve Şeyh Mustafa Kabûlî'ye ait olarak gösterildiği ifade edilmiştir.

Sâfî’nin Hasbıhâl’inde Rüşvet

Erdem · 2007, Sayı 45-46-47 · Sayfa: 183-194
Bu makalede Sâfî tarafından 16 yüzyılda yazılan Hasbıhâl-i Sâfî adlı eserden yola çıkarak Sâfî'nin hangi meslekleri rüşvet bağlamında eleştirdiği değerlendirilmiş ve bu konu, Atayî'nin Hamse'si ve Nabî'nin Hay­riyye'sinden de yararlanılarak karşılaştırmalı bir şeklide tartışılmıştır. Bu üç eserde de rüşvetin bürokrasi ve adlî makamlarda çalışan meslek grupları ile makam elde etme noktasında öne çıktığı ve neredeyse kurumsallaştığı görülmektedir. Şair rüşveti dinin ve sosyal normların yaptırım gücünü kullanarak eleştirmiştir.