1121 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Kültür Merkezi
  • Erdem
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Marcel Brion ve Peyami Safa’nın Attila Hakkındaki Romanları

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 75-82
Tam Metin
Peyami Safa'nın 1932 yılında basılan Attila romanının, Marcel Brion'un 1928'de Fransa'da yayımlanan ve 1931'de Türkçeye de çevrilen Attila adlı eserinin etkisinde kaleme alındığı anlaşılmaktadır. Bu yazıda Peyami Safa'nın bu romanda nasıl bir Attila kişiliği kurguladığı, bu kurgunun Attila'nın bilinen tarihî kişiliği ile ne kadar örtüştüğü ve Marcel Brion'un eseri ile bu romanın hangi bakımlardan benzeşip hangi bakımlardan ayrıldığı konuları üzerinde durulmuştur. Yazıda ayrıca Peyami Safa'nın bu romanının 1930'lu yıllardaki Türk tarih tezi ile ilişkisinin bulunup bulunmadığı sorusu da cevaplanmaya çalışılmıştır.

Peyami Safa’nın Eserlerinde Güzel Sanatlar

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 99-110
Tam Metin
Peyami Safa, Türk düşünce, kültür ve sanat hayatının en önemli şahsiyetlerinden biridir. Türk edebiyatına damga vuran önemli romanlarının dışında bilgi ve kültür birikimiyle Türk fikir hayatında önemli bir yere sahiptir. Yazar, romanlarının dışında yazılarında, sohbet ve röportajlarında roman, edebiyat, kültür, güzel sanatlar gibi pek çok konudaki düşüncelerini ortaya koymuştur. Biz de bildirimizde romanlarından, yazılarından, röportajlarından hareketle "Peyami Safa'nın Eserlerinde Güzel Sanatlar"ı göstermeye çalıştık.

Geriye Dönenlerin Toplumla Yüzleşmesi: Peyami Safa’dan “Mahşer” Telaşı

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 179-190
Tam Metin

Peyami Safa, romanlarında Türk toplumunun radikal dönüşümler yaşadığı zamanlara yer vermekle Türk insanının sosyo-kültürel yapısına ayna tutmuş olur.

Savaş, toplum yaşamında radikal dönüşümler yaratan olgulardan birisidir ve insanları üç sınıfa ayırır: Savaş bittiğinde her şeyin güzel olacağına inananlar ki onlar geri dönmezler; geride kalıp kendini kurtaranlar ki onlar işbirlikçilerdir; geriye dönüp hayal kırıklığı yaşayanlar ki onlar döndüğüne pişman olanlardır. Bir Çanakkale gazisinin İstanbul'a dönüşüyle beraber yaşadığı olayları içeren Mahşer romanı, savaştan dönenlerin toplumla yüzleşmesini anlatır. Askeri güçler tarafından şüpheli görüldüğü için ilk bozgunu yaşayan başkişi Nihat, Galata-Nişantaşı-Beyoğlu etrafında konuşlanmış yolsuzluk, suistimal ve ahlâki çözülüşe tanık oldukça cephede canını verenlerin kimin için öldüğünü sorgulamaya başlar. Olaylarla birlikte hayal kırıklığı da artan başkişinin yaşadığı intihar girişimi bu yüzleşmenin acı sonuçlarını göstermesi bakımından önemlidir. Başkişinin içinde bulunduğu bunalım ve kaos hali tek kelimeyle anlatılabilir: Mahşer!

Peyami Safa, başkişi Nihat aracılığıyla Kurtuluş Savaşı'nı da verecek olan bir neslin içsel karmaşasını/hayal kırıklıklarını gözler önüne serer. Romanın bu bağlamda çözümlenmesi savaşın yarattığı toplumsal çözülüşün ve yozlaşmanın boyutlarını yansıtmaya yardım edecektir.

Peyami Safa’nın Türk Romancılığındaki Yeri

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 289-298
Tam Metin
Türk edebiyatında roman türü çok yeni bir türdür. Dolayısıyla ilk örnekler geleneği olan şiire nispetle dil bakımından çok daha acemicedir. Bu biraz da nesir dilinin hayatı anlatma bakımından yetersiz olmasındandır. Ayrıca Türk dilinin sosyal meseleleri anlatma imkânlarının dar olduğunu da belirtmeliyiz. Bir bakıma nesir dili ile roman dili beraber gelişti. Belki birinin gelişmesi diğerini etkiledi. Bunda Peyami Safa'nın payı büyük olmuştur. Öte yandan sadece dil noktasından değil, ele alınan konular bakımından da roman türünde önemli gelişmeler olmuştur. Başlangıçta son derece dar veya sınırlı konular işlenirken giderek hem ülkenin çeşitli meseleleri kucaklanmış, hem de insan derinlemesine ele alınmış, psikolojik tahliller yapılmış, beşerî alanda ülkeler arası problemler irdelenmiştir. Belki de bu konuda en büyük gelişme Peyami Safa'nın romanlarında görüldüğü gibi çeşitli bilim dallarının romanlarda ele alınmasıdır. Elbette bu konuda Türk romanında en büyük gelişme roman tekniği noktasından olmuştur. fiemsettin Sami'nin romanı ile Peyami Safa'nın romanları arasındaki teknik fark bu konuyu bize anlatır. Şu hâlde Peyami Safa, Türk romanının dil, muhteva, teknik bakımdan gelişmesinde önemli bir paya sahiptir. Hatta bu konuda birkaç isimden biridir.

Zihniyetlerin Yansıma Alanı Olarak Peyami Safa’nın Romanları ve Şahıslar Dünyası

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 261-276
Tam Metin
Zihniyet bir sosyal grubun üyeleri tarafından ortaklaşa algılanan inançlar, düşünceler, alışkanlıklardır. Peyami Safa'nın kahramanlarında, zihniyeti oluşturan duygu, düşünce ve ahlâkî belirlemelerde, Türke has olanla, Batı'dan gelenler çatışır. Yazar kadın kahramanların zihniyetini, pratik davranışlar, maddî kültür unsurlarına sinen malzemelerle canlandırır. Aydın erkek kahramanları, zihniyetler etrafında bilinçli tasavvurlara yöneltir. Kadınların zihniyette Batılı tercihleri, toplumlarına yabancılaşmalarına yol açar. Doğu-Batı değerlerini birleştirmiş erkek kahramanlar onların hareketleriyle ilgili sosyolojik sonuçlar çıkarır. Zihniyet çarpışmalarını önce sosyal ve psikolojik işleyen yazar, Matmazel Noraliya'nın Koltuğu ve Yalnızız'da bu çarpışmalara spritüalist boyut katar. Bu da eserlerini daha zengin hâle getirir.

Peyami Safa’nın Türk İnkılâbına Bakışlar’ı

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 251-260
Tam Metin
Cumhuriyet döneminin önde gelen romancılarından biri olan Peyami Safa, aynı zamanda Kültür Haftası ve Türk Düşüncesi dergilerini çıkarmış, Türk İnkılâbına Bakışlar adlı eseri kaleme almış bir fikir adamıdır. Onun bu eserinde bir yandan II. Meşrutiyet sonrasının belli başlı fikir akımları ele alınırken esas olarak Cumhuriyet'ten sonraki yeni Türkiye'yi belirleyen Cumhuriyet inkılâpları ayrıntılarıyla tahlil edilmiştir. Bu yazıda Peyami Safa'nın görüşleri ele alınmakta, zaman içinde bunların bir kısmının geçerliliğini kaybedip kaybetmediği üzerinde durulmaktadır.

Peyami Safa’nın Romancılığında Cumbadan Rumbaya’nın Yeri

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 207-222
Tam Metin
Cumbadan Rumbaya, Peyami Safa'nın Server Bedi imzasıyla neşrettiği romanlardan biridir ve yıllar boyunca araştırmacılar tarafından "popüler" olarak nitelenerek Peyami Safa'nın romancılığı içerisindeki yeri göz ardı edilmiştir. Oysa ki Peyami Safa'nın Server Bedi imzasıyla neşrettiği eserlerde de onun usta romancılığının izlerini görmek mümkündür. Cumbadan Rumbaya, ele aldığı meseleler ve bu meseleleri işleyiş tarzı bakımından Peyami Safa'nın romancılığı içerisinde ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Bu çalışmada, Cumbadan Rumbaya'nın, her ne kadar Server Bedi imzasıyla yayımlanmış da olsa Peyami Safa'nın romancılığındaki göz ardı edilemez önemine dikkat çekilirken eserin nitelikli yönleri vurgulanarak söz konusu edilecektir.

Matmazel Noraliya’nın Koltuğu'nda Gerçekleşen Psikolojik Aktiviteler

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 277-288
Tam Metin
Batı tesirinde gelişen Türk edebiyatındaki yenileşme serüveninin merkezinde romanların olduğu açıkça görülebilir. Bu anlatı türü ve yenileşme ile beraber yeni temalar edebiyatımızın ileri ufuklarını oluşturur. Yenileşme ve değişme adına birçok romancımız bu sahnede yerini alır. Peyami Safa'da bunlardan biridir. Peyami Safa'nın roman ikliminde insan, ona ait dışsal ve içsel aktiviteler merkez vaka konumundadır. İnsanların iç huzursuzluğunun ve Türk edebiyatında insana ait ruhsal aktivitelerin en başarılı örneklerinden biri romancının Matmazel Noraliya'nın Koltuğu isimli eseridir. Bildirideki hedefimiz bu psikolojik aktiviteleri tespit ve tarif etmektir

Peyami Safa ve Türk Düşüncesi Dergisi

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 237-250
Tam Metin
Türk Düşüncesi, Peyami Safa'nın 1953-1960 yılları arasında yayımladığı bir fikir ve sanat dergisidir. Aylık olup, aralıklarla 63 sayı yayımlanmıştır. Düşünce yönü ağır basan dergide yazanlar, Peyami Safa dışında, Hilmi Ziya Ülken, Mustafa Şekip Tunç, İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu, Reşat Ekrem Koçu gibi isimlerdir. Türk düşüncesini Batı düşüncesinin temel unsurlarıyla temasa geçirmeyi, bir sentez fikrini ilke edinen dergideki yazıların çoğu bu düşünceye hizmet etmektedir. Sanat cephesinden ise, şiir ve hikâyeler yanında diğer sanat dallarıyla ilgili haberler ve eleştiri yazılarına yer verilmiştir.

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Romanında ‘Ben Anlatım’ Yöntemi ve Sorunları

Erdem · 2012, Sayı 62 (Peyami Safa Özel Sayısı) · Sayfa: 191-206
Tam Metin
Bu incelemede, Peyami Safa'nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu romanı otobiyografik yöntem açısından incelenmiş; bu bağlamda yöntemin roman açısından olumlu ve olumsuz yönleri tartışılmıştır.