1129 sonuç bulundu
Dergiler
- Erdem 1129
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
- Aydın Sayılı 16
- Erdem Dergi̇si̇ 14
- Müjgan Cunbur 12
- Ömer ÇAKIR 12
- Mübahat Türker Küyel 10
Anahtar Kelimeler
- Mustafa Necati Sepetçioğlu 24
- Peyami Safa 20
- Osmanlı 16
- roman 16
- novel 15
- Bahtiyar Vahapzade 11
- Ottoman 11
- şiir 10
- Türk edebiyatı 10
- historical novel 9
Sâlih Zeki Bey’in Matematikle İlgili Küçük Bir Yapıtı: Hârika-i Hilkât
Erdem · 2009, Sayı 55 · Sayfa: 57-78
Özet
Çağdaş bilimlerin özellikle de matematiğin Türkiye'de tanınmasına ve yayılmasına önemli katkılarda bulunan Sâlih Zeki Bey, Hârika-i Hilkât adıyla yayımladığı risalede zihinden çok büyük sayılarla aritmetik işlemleri yapabilen Jacques Inaudi'yi tanıtmıştır. İtalyan asıllı bir çoban olan Inaudi, Paris'e yerleştikten sonra söz konusu yeteneğiyle dönemin Fransız bilginlerinin ilgisini çekmiş ve Bilimler Akademisi'nce oluşturulan bir komisyonun yürüttüğü araştırmalara ve incelemelere konu olmuştur. Tarafımızdan günümüz Türkçesine çevrilen işte bu çalışmada, Inaudi'nin yaşamından bir kesit ile komisyonca hazırlanan raporlara yer verilmektedir.
Tahrir Defterlerine Göre Boyovası / Boyabat Kazasının 16. Yüzyıl Başlarında İktisadî ve Sosyal Durumu
Erdem · 2009, Sayı 55 · Sayfa: 117-144
Özet
Tam Metin
16. yüzyıl başlarında Boyabat kazası, Kastamonu sancağının en önemli idarî birimlerinden birisi durumundadır. Özellikle, bu döneme ait tahrir kayıtlarında kazanın bu özelliğini tespit etmek mümkündür. Osmanlı Devleti'nin en önemli tarihî kayıtları içinde yer alan tahrirler, ait olduğu bölgenin bir nevi hazinesi gibidir. Bu kayıtlarda o bölgenin yerleşim birimleri, bölgede hizmet veren kurumlar, nüfus durumu, tarım ve havancılık, bölgedeki aşiret-oymak ve cemaatlere ait bilgileri bulmak mümkündür. Yapılan çalışmada, öncelikle tapu tahrir ve vakıf tahrir defterindeki bilgilere müracaat edilmiştir. Aynı zamanda bölge hakkında yapılan çalışmalar da kaynak olarak kullanılmıştır
Ayaz İshakî’nin Eserlerinde Ruslaştırma ve Hristiyanlaştırma
Erdem · 2009, Sayı 55 · Sayfa: 79-92
Özet
Tam Metin
Toplumu eğitme ve bilinçlendirme amacıyla eserler veren Ayaz İshakî'nin eserlerinde Tatar toplumunu "Ruslaştırma" ve "Hristiyanlaştırma" işlenen başlıca siyasî konular arasında yer almıştır. Çalışmamızda Ayaz İshakî'nin özellikle "Züleyha" piyesinin temasını teşkil eden Ruslaştırma ve Hristiyanlaştırma konusunu tam olarak değerlendirebilmemiz için Tatar toplumuna uygulanan Ruslaştırma ve Hristiyanlaştırma siyasetinin tarihçesine de yer verilmiştir. Çarlık Rusya'sının yüzyıllar boyu Tatar toplumu üzerinde bu konularda uyguladığı baskılar İshakî'nin eserlerinde bazen üstü örtülü, bazen açık bir şekilde hicvedilmiştir.
Bir Sosyalleşme ve Kişilik Oluşturma Aracı Olarak Sosyal Sınıflar
Erdem · 2009, Sayı 54 · Sayfa: 1-52
Özet
Tam Metin
Bir sosyo-ekonomik seviye göstergesi olarak sosyal sınıf gruplaşmaları, kastlara ve renk kastlarına nazaran, kendi içerisinde, bir dereceye kadar sosyal hareketliliğe imkân veren sosyal yapı kuruluşlarıdır. En belirgin şekilleriyle şehirlerde oluşmuş olan bu gruplar, aynı zamanda birer cemaat (yerel toplum) özelliğine sahiptirler. İş, meslek, gelir, eğitim seviyesi ve benimsenen hayat tarzı bakımından farklaşmış, değişik özellikte mahalle veya semtlerde ve evlerde oturmakta olan bu gruplar, benimsedikleri genel kültürün yanında, birer grup olarak, onların tavır ve hareketlerine şekil veren, birbirleriyle olan kalıplaşmış ilişkilerini belirleyen, en belirgin şekillerini Amerika Birleşik Devletleri'nde gördüğümüz tâli-kültür kalıplarına da sahiptirler. Yazımız, tarihî bir inceleme seyri izleyerek, kabaca yüksek, orta ve aşağı olarak nitelenebilecek sosyal sınıfların ne tür tâli- kültür özelliklerine sahip olduklarını; oluşmuş bulunan bu kültürel zeminlerde ne tür sosyalleşme tekniklerinin uygulanmış olduğunu; tâli-kültürlerin bireylerin kişilikleri ve sosyo-kültürel kişilikleri üzerinde ne gibi olumlu ve olumsuz etkileri bulunabileceğini; bu etkileme ile oluşmuş status kişiliklerinin, sınıf atlama anlamında, bir dikey hareketliliğe yol açıp açmadığını; bir insanın sınıfını yükseltmesinde, başarı motivasyonu denen psikolojik mekanizmanın, aşılanan yükselme hırsının bir etkisinin bulunup bulunmadığını; ve bugünün sanayileşmiş toplumlarında sınıf atlamada öne çıkan bir faktör olarak, eğitimin, maharet sahibi olmanın, bir başka deyimle, insanî sermayenin rolünün ne olduğunu incelemeye çalışmaktadır.
Mevlânâ ve Resim: Gürcü Hatun’un Kayseri Yolculuğu ve Ressam ‘Aynü’d-Devle-i Rûmî
Erdem · 2009, Sayı 54 · Sayfa: 111-126
Özet
Tam Metin
İslâm'ın güzellik ve estetiğe verdiği önem bu dinin kaynağı olan Kur'ân ve hadislerle ortaya konmuştur. İslâm'ın ilk yıllarında putperest anlayışa bağlı olarak kutsal unsurlar sunan resim ve heykele karşı ciddî ve tarihsel olarak haklı bir muhalefet mevcuttu. Bu muhalefet sanat anlamında resim ve heykele değil; bizzat resim ve heykelin ibadet maksadıyla kullanılmasınadır. Mevlânâ'nın kendi resmini yaptırması ise Sufî geleneğin kapsayıcı dünya görüşü ile sanat tasavvurunun yerel formlarla ve tarihsel kodlarla yeniden inşa edilmesi olup, bu noktada da Mevlânâ kırılma noktasındaki bir şahsiyettir. Mu'ineddîn Süleyman Pervâne Kayseri'de Selçuklu idaresinde görevlidir. Eşi Gürcü Hatun da onun yanına gidecektir; ama Mevlânâ'ya olan manevî bağlılığından dolayı Konya'dan ayrılmak istemez. Ayrılık kederini azaltmak için bir çare düşünür ve sarayın ressamı olan Aynüddevle'yi birkaç memur ile beraber Mevlânâ'nın portresini çizmek için ona gönderir. Sanatçı, Mevlânâ'nın resmini çizmeye başlar; ama resimdeki ile Mevlânâ'nın kendisi arasında oldukça büyük farklılık vardır. Çizmeyi yirmi defa tekrarlar ve sonunda kalemlerini kırıp dışarı çıkar. Daha sonra Aynüddevle yaptığı resimleri Gürcü Hatun'a teslim eder. Bu resimler, Selçuklu sarayının damgalı kâğıtları üzerine çizilmiştir. Şu ana kadar bu eserlerin orijinali bulunamamıştır. Bu araştırmamızda; Mevlânâ'nın portresi olduğu iddia edilen altı eseri ele alıp hiçbirinin orijinal olmadığını ilmî gerekçelerle ortaya koymaya çalıştık.
Bir Şehir Cemaati Olarak Sosyal Sınıflar, Beden ve Ruh Sağlığı
Erdem · 2009, Sayı 54 · Sayfa: 53-84
Özet
Tam Metin
Batı ülkelerinde, aşağı sınıflara mensup kadın ve erkek nüfusun, bedenen ve ruhen daha büyük oranda hasta olmaları ve daha erken bir yaşta ölmeleri, dikkatleri yukarı ve aşağı sınıf yaşama şartlarına çevirmiştir. Bu durum, bazı ülkelerde, fakir tabakaları oluşturmakta olan aşağı sınıfların benimsedikleri hayat tarzlarının ve sahip oldukları imkânların yetersizliği sebebiyle birtakım politik plânlama tedbirlerinin alınmasını gerekli kılmıştır. Aşağı sınıfların sağlık sorunlarının yaratılmasında pek çok sosyoekonomik ve sosyo-kültürel faktörün etkili olduğu görülmüştür. Aşağı sınıflar, toksik, tehlikeli ve sağlığa aykırı ekolojik alanlarda yaşamak zorunda kalmış olan gruplardır. Bu insanların sağlıksız birtakım yeme alışkanlıklarına sahip oldukları; daha çok sigara içtikleri, daha büyük oranda uyuşturucu ve alkol kullandıkları da bulgulanmıştır. Ayrıca, bu insanların, düşük gelir sahibi olmanın yanında, her an işlerini kaybetme, kaza kurbanı olma, aile geçimsizliği yaşama ve boşanma gibi stres kaynağı olan psikolojik baskılar altında bulundukları, bu sebeple de bedenen ve ruhen sağlıklarını kaybettikleri görülmektedir. Yazımız, bugün Türkiye için de gündemde olduğunu ve üzerinde yeterince durulmadığını düşündüğümüz işsizliğin ve fakirliğin yaratacağı ve nesiller boyunca sürecek olan etkilerinin neler olduğunu incelemeye ve dikkatleri özellikle sağlık problemleri üzerine çekmeye çalışmaktadır.
Kırgızistan’ın Özkent Şehrinde Serahsî’ye Atfedilen Mezar
Erdem · 2009, Sayı 54 · Sayfa: 107-110
Özet
Tam Metin
Kırgızistan'ın Özkent şehri tarihî eserleriyle ünlüdür. Bu kentte Karahanlılar zamanında Şemsü'l Eimme olarak şöhret bulan meşhur fıkıh alimi Ebu Bekr Muhammed ibn-i Ebi Sehl es-Serahsî yaşamıştır ve muhtemelen 1096'da vefat etmiştir. Şehirde Serahsî'ye atfedilen bir mezar bulunmaktadır. Serahsî'nin mezar taşının Sovyetler zamanında Ruslar tarafından Petersburg'a götürülmüş olduğu da söylenmektedir. Ancak, söz konusu mezarda yeni yapılmış veya yeni tamir görmüş tuğladan bir niş içerisinde iki yazılı siyah taştan biri bu Türk alimine atfedilmektedir. Bununla birlikte, halkın büyük bir kısmı, kendi kaderine terk edilmiş vaziyette duran bu mezar taşının Serahsî'ye ait olduğunu düşünmeye devam etmektedir. Bu çalışma, Serahsî hakkındaki gerçeğin ortaya çıkmasına ışık tutmak amacıyla bu kitabenin tevsirini ve muhtevasını anlatmaktadır.
Türk - Macar Diplomatik Ziyaretlerinin Türk Basınına Yansımaları (1930-1931)
Erdem · 2009, Sayı 54 · Sayfa: 85-106
Özet
Tam Metin
1930-1931 yılları Türkiye-Macaristan diplomatik ziyaretlerinin yoğunluk kazandığı bir süreç olmuştur. Macar Dışişleri Bakanı M. Walko ile başlayan bu süreç, Macar Başbakanı Kont Bethlen ile devam etmiştir. Bu ziyaretleri Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı İsmet İnönü ve Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras'ın ziyaretleri takip etmiştir. Birinci Dünya Savaşı sonrası gelişmeler, bu diplomatik girişimleri Balkanlarda ve Avrupa'da önemli kılmıştır. Türk basını da, Türk-Macar ilişkileri ve dostluğuna dayalı bu ziyaretlere gereken ilgiyi göstermiştir. Türk gazeteleri bu diplomatik ziyaretleri haber olarak sayfalarına taşımış ve gereken yorum-kritiği yapmışlardır. Türk basını Türk-Macar Kardeşliği öz deyişini ilgi ve yorumlarının merkezine almıştır. Günümüzde olduğu gibi geçmişte de ülkeler arası diplomatik yakınlaşma basın için her zaman önemini korumuştur. Bu ilgiyi Türk basınında çalışılan dönemde de görmek mümkündür.