37 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Arış
  • dokuma
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

BURDUR İLİ AĞLASUN İLÇESİ YILDIZLI ZİLİ BELGELEME ÇALIŞMASI

Arış · 2019, Sayı 15 · Sayfa: 6-17 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.125
Tam Metin
Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde hala gün yüzüne çıkmamış, kayıt altına alınmamış çok fazla düz dokuma yaygılar bulunmaktadır. Dönem özelliklerinin incelenebilmesi ve koruma çalışmaları yapılabilmesi için bu eserlerin belgeleme çalışmaları yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Burdur ili Ağlasun ilçesi Yeşilbaş köyünden Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları bölümüne bağışlanan Yıldızlı Zili, yöreye ait etnografik bilgiler içermektedir. Bu özelliğinden dolayı araştırmaya konu olan zili'nin teknik, desen ve koruma yönünden incelenmesi araştırmanın amacını oluşturmaktadır. Zili'de uygulanan teknik, renk, motif ve kompozisyon özellikleri, günümüzde ki durumu, renk analizleri ve korunmasına yönelik çalışmalar ele alınmış ve bu bağlamda belgeleme çalışması yapılmıştır. Çeşitli analitik yöntemler ile belgeleme çalışması güçlendirilmiştir. Portable XRF cihazı ile yapılan elementel analiz sonuçlarına göre eserde çeşitli kimyasallara rastlanmıştır. ColorQA Pro System programını içeren portatif renk ölçer ile renk analizi yapılmıştır. Renk analiz verilerinde eserin ön ve arka yüzündeki aynı renk ipliklerde farklı sonuçlara ulaşılmıştır. Koruma sürecinde ise aktif ve pasif müdahalelerde bulunulmuştur. Eser çok tozlu ve kirli durumda olduğundan dolayı kilim laboratuarında esere ıslak temizlik yöntemi uygulanmıştır. Araştırmaya konu olan zili, elde edilen veriler ve sahip olduğu motif ve kompozisyon özelliklerinin Teke Yöresi kültürünü yansıtmasından dolayı önem taşımaktadır. Gelecek nesillere aktarılabilmesi açısından belgeleme ve koruma sürecinin doğru yapılması gerekmektedir.

KAZAKİSTAN’IN TÜRKİSTAN EYALETİNDEKİ HALI MOTİFLERİNİN İNCELENMESİ

Arış · 2019, Sayı 15 · Sayfa: 18-39 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.126
Tam Metin
Halı dokumacılığı yüzyıllarca Kazakistan topraklarında yaşayan halkın sanatsal hayal gücüne yansıyan entelektüel eserlerin birikimidir. Birçok görkemli desen geliştirilerek ve yenilenerek nesil- den nesille aktarılmıştır. Kazak halı dokumacılığını anlamak için kazak motiflerini bilmek gerekir. Motif örnekleri, kazak halkının inanışlarına göre gökyüzü cisimlerini, doğa olaylarını, efsanevi olarak düşünülen hayvan simgelerini, kabile sembollerini içermektedir. Bu araştırmanın amacı; Kazakis- tan'ın Türkistan Eyaletinde bulunan geleneksel el dokuması halıların motif özelliklerini incelemektir. Araştırmada tarama yöntemi kullanılmaktadır. Bu çalışma Türkistan Eyaletinde el dokuması halı- cılık konusunda çalışmaların çok az olması, el dokuması halı geleneğinin gelecek nesillere aktarıl- ması ve yöresel kültürün evrensel kültürle buluşmasının sağlanması açısından önemlidir. Araştırma sonucunda, incelenen 20 adet Kazak el dokuması halıların oldukça büyük boyutta dokunduğu, en çok kırmızı rengin kullanıldığı, halıların %80 oranında sevgiyi ifade eden çiçek motifleri yer aldığı tespit edilmiştir.

KÜTAHYA YÖRESİ CİCİM VE ZİLİ ÖRNEKLERİ

Arış · 2019, Sayı 15 · Sayfa: 40-61 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.127
Tam Metin
Kütahya ili Anadolu topraklarının çoğunluğu gibi bir dokumacılık merkezidir. Geçmiş zaman- larda ilçelerinde yoğun şekilde halı dokumacılığı yapıldığı bilinen ilde düz dokumacılıkta yapılmak- tadır. Yörede yapılan alan araştırması sonucu düz dokumacılık yapan dokuyucuya rastlanmamıştır. Alan araştırması esnasında eskiden dokumacılık yapan fakat günümüzde bu sanatla meşgul olmayan koleksiyoner ile karşılaşılmıştır. Araştırmada kapsamında koleksiyonerin elinde bulunan ve yöreye ait olan otuz adet cicim ve zili örnekli dokumalar ele alınmıştır. Araştırmanın amacı; yöre de rastlanan cicim ve zili örneklerinin teknik, kompozisyon, motif, malzeme ve boyut açısından değerlendirilmesidir. Her bir dokuma için edinilen bilgiler hazırlanan eser inceleme formlarına işlenmiştir. Eser inceleme formları analiz edilerek bilgiler yorumlanmıştır. Ele alınan bu dokumaların birbirine benzer olan gruplardan ortak özelliğe sahip olan dokumaların çizimleri yapılmıştır. Böylelikle üretimi neredeyse durmuş olan yöre dokumalarının teknik, renk, motif ve kompozisyon özelliklerinin gelecek nesillere aktarımını sağlamak amaçlanmıştır.

TÜRKİYE EL DOKUMA HALI YAYIN ATLASI

Arış · 2019, Sayı 14 · Sayfa: 42-51 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.121
Tam Metin
Türkiye'de halı dokumacılığı tarihten süre gelen geleneksel yapıda devam etmektedir. Anadolu'nun birçok yerinde halılar hem ihtiyaçları karşılamak için, hem de satış amacıyla bir gelenek olarak dokunmuştur. Halılar dokunduğu yörenin koşulları ve etnografik özellikler nedeniyle farklılıklar göstermektedir. Böylece yörelerin kendine has renk ve bezeme özellikleri öne çıkmakta ve halı karakterini oluşturmaktadır. El dokuması halı ile ilgili yazılı kaynaklar araştırıldığında ekonomiden tıp bilimine kadar birçok farklı alanda çalışma yapıldığı görülmüştür. Bu araştırmada literatür taraması yapılarak ve tablolar kullanılarak, Türkiye el dokuma halı atlası hazırlanmıştır. Çalışmada 1992 adet bilimsel araştırma yazılı ve dijital olarak taranmıştır. Ancak halı bölge adının doğrudan yer aldığı çalışmalar göz önünde bulundurularak bu sayı 559 adet'e indirgenmiştir. Bu doğrultuda 227 adet makale, 215 adet bildiri, 23 adet kitap ve 94 adet doktora, sanatta yeterlik ve yüksek lisans tezine ulaşılmıştır. Konu başlıkları halı ve şehir/ilçe isimleri ile sınırlıdır. Başlıklarında kirkitli dokuma gibi genel ifadelere yer veren çalışmalar ile genel bölge ismi veren çalışmalar kapsam dışı bırakılmıştır. Yayınlanmamış tebliğlere, yabancı kaynaklara yer verilmemiştir. Bu araştırmanın amacı; el halıcılığı alanında hiç araştırma yapılmamış yörelerin belirlenerek yeni çalışmalara rehberlik etmesidir.

Sodes "İplerle Dile Gelen Duygular" Projesi Üzerine Bir Değerlendirme

Arış · 2018, Sayı 13 · Sayfa: 26-36 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.76
Tam Metin
İş gücü piyasasına yeterince katılamama nedeniyle dezavantajlı olarak adlandırılan bölgelerde, istihdam yaratarak insan gücünü arttırmak ve bu çevrelerde yaşayan bireylerin kültürel ve sanatsal aktivitelerle topluma entegre olmalarını sağlamak gibi amaçlarla Türkiye Cumhuriyeti Kalkınma Bakanlığı tarafından 2008 yılında kısaca SODES olarak adlandırılan Sosyal Destek Programı başlatılmıştır. İl valiliklerinin koordinasyonunda, yerel yöneticilerin geniş çapta yetkilendirildiği, insan odaklı ve proje temelli olan bu girişim, mahalli dinamiklerin üretmiş oldukları ve topluma bu yönlerden katkı sağlayacak fikirleri hayata geçirerek; göç, yoksulluk, çarpık kentleşme sonucunda meydana gelebilecek sorunların en aza indirgenmesini amaç edinmiştir. Bu çerçevede hazırlanmış olan projelerden biri de yürütücülüğü Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörlüğü ve koordinatörlüğü tarafımızdan yapılan "İplerle Dile Gelen Duygular" isimli çalışmadır.Projenin amacı, göçle yöreye gelerek, sosyo-ekonomik yönden gelir düzeyi düşük bölgelerde yaşamaya başlayan, 18-29 yaş aralığında, eğitim düzeyi düşük kadınların, aile bütçesine katkıda bulunabilecekleri bir meslek edinmeleri ve böylelikle toplumda daha iyi pozisyonlara ulaşmalarıdır. Bu çerçevede hazırlanan çalışma da, Van'ın geleneksel el sanatları arasında yer alan ve kaybolmaya yüz tutmuş olan kilim dokumacılığı, hem bu sanatı yeniden canlandırmak hem de kadınların üretime katılarak, ekonomik açıdan kendilerine yetebilmelerini sağlamak amacıyla değerlendirilmiştir. Bu kapsamda yörenin üretime katılamayan kısımlarında yaşayan eğitim seviyesi düşük, düzenli geliri olmayan ev işçisi konumundaki dezavantajlı kadınlara kilim dokumacılığı öğretilerek, üretime katılmaları, bu sayede hem ekonomik güç elde ederek kendilerine yetebilmeleri hem de topluma kanalize olmaları hedeflenmiştir. Bu bağlamda Kalkınma Bakanlığı ile Van Valiliği Sodes Birimi tarafından 2013-065-0224 numaralı proje kapsamında, kadınların kilim dokuma eğitimi alacakları bir atölye kurulmuştur. Atölyede yüz yirmi beş kadın dönüşümlü olarak eğitim almış, bunlar arasında eğitime ara vermeden devam edenlere, proje sonunda birer dokuma sertifikası verilerek, Van yöresi geleneksel dokumacılığının sürdürülmesini sağlayacak yeni dokuma ustalarının topluma kazandırılması sağlanmıştır.

Anadolu Geleneksel Bez Dokumacılığından Bazı Örnekler ve Günümüzdeki Durumu

Arış · 2018, Sayı 13 · Sayfa: 14-25 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.75
Tam Metin
Doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine, Anadolu'nun her yöresinde dokuma kültürüne rastlanmaktadır. Bunların bazıları halı, kilim gibi yaygılar vb. şeklinde kirkitli dokumalar; büyük bir kısmı da giysi, örtü, ev süsleme eşyası vb. amaçlarla üretilen mekikli dokumalardır, yani yöresel bezlerdir. Her biri malzemesi, üretim ve kullanım şekli, desen ve kompozisyonu ile kendine has özellikler taşımaktadır. Yüzyıllardır üretilen ve kullanım alanı bulan bu bezler son yıllarda tekstil sektöründe yaşanan gelişmelere paralel olarak olumsuz yönde etkilenmiş; özellikle modern şehirlerde günlük yaşamda kolay ve ucuz elde edilebilen, aynı zamanda modaya da uyum gösteren kumaşlar ve ortak çizgilere sahip giysiler tercih edilir hale gelmiştir. Tüm dünyada tüketim hızı aynı oranda artmış, kısa süre kullanıldıktan sonra atılan tekstillerden büyük yığınlar meydana gelmiştir. Halbuki Anadolu bez dokumaları genellikle doğal elyaflarla üretilen ve ekolojik kullanım imkanı sunan, üretildiği sayı sınırlı olduğundan bölgeye özel kalan, taşıdığı değerden dolayı anneden kıza geçen ve yıllarca saklanan değerlerdir. Geleneksel dokuma kültürü muazzam bir çeşitliliğe sahip olduğundan; Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı tarafından 10-11.03.2017 tarihinde düzenlenen "Gelenekli Türk Sanatlarının Dünü, Bugünü, Geleceği" konulu çalıştay kapsamında hazırlanan bu makalede, mekikli el dokumacılığını kısaca tanıtmak amacıyla yurdumuzun çeşitli yörelerinden bazı örneklemeler seçilmiş, geçmiş ve günümüzdeki durumları tanıtılmaya çalışılmıştır.

Geç Dönem Osmanlı Mimarisi Duvar Resimlerinde Bazı Dokuma Tasviri Örnekleri Ve Düşündürdükleri

Arış · 2016, Sayı 12 · Sayfa: 19-29 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.72
Tam Metin
Türk - İslam medeniyetinin eski sanat kollarından birini oluşturan dokumacılık, örtünme ve soğuktan korunma gibi ihtiyaçlar neticesinde ortaya çıkmış ve ilerleyen süreçte insanın yaşadığı çevreyi güzelleştirme isteğiyle kendine farklı kullanım alanları bularak, günümüze ulaşmıştır. Dokuyan kişi ya da kişilerin ananelerini, duygu ve düşüncelerini yansıtan motiflerin yanı sıra çevrede görüp beğenilen nesnelerin de stilize ya da yarı stilize şekillerle işlendiği dokumalar, göçler, savaşlar, ticaret ve kültürlerarası alışverişlerle coğrafyalar arası geçiş sağlayarak, geniş kitlelere hitap etmiştir. Üzerlerinde barındırdıkları motifleri ve kompozisyonlarıyla Avrupalı ressamların da ilgisini çeken dokumalar, onlar tarafından ortaya konan tablolarda kendine yer bulmuştur. Bu şekilde resim sanatına giren dokuma zamanla duvar süslemeciliğinde de kendini göstermiştir. Batı resminde sevilerek kullanılan bu motif, Osmanlı Devleti'nin 18. Yüzyıldan itibaren çeşitli alanlarda olduğu gibi süsleme alanında da Batı sanatının etkisine girmesiyle, Osmanlı duvar süslemeciğinde nesnel bir bezeme olarak kendine yer bulmuştur. Bu çalışmada, Aydın, İzmir, Denizli ve Nevşehir illerinde yer alan dini ve profan yapılarda tespit edilen dokuma tasvirli duvar resimleri tanıtılmış ve söz konusu örnekler, Anadolu'nun farklı yerlerindeki mimari yapılarda karşılaşılan dokuma tasvirleriyle kıyaslanarak, dokumaların duvar resmindeki yeri ifade edilmiştir.

Azerbaycan Dokumacılık Geleneği

Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 60-71 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.62
Tam Metin
Günümüzde geçmişin manevi mirasının derinden öğrenilmesi, korunması ve her bir kesin bilinçaltı objesine dönüşmesi çok önemlidir. Azerbaycan'ın çağdaş cemiyetinin gelişiminde kültürel mirasın tetkiki, etnik kendine haslığın ifadesi ve belirlenmesi önemli hususlardandır. Dokumalar kendilerinde halkımızın tarihi ve sosyal yönde geçtikleri uzun yolu yansıtıyorlar. Tarihi-kültürel süreçlerin çeşitliliği kendini dokumaların karakterinde, dokuma tekniğinde, hazırlanma bölgesinde, üzerindeki desenlerde, elementlerde gösteriyor. Boşuna, halı tarihtir, geçmişle bağlı bilgileri bizlere ötüren kaynaktır denilmiyor. Dokumaların aldığı isimler de hususi ilgi kaynağıdırlar: palas, cecim, zili, verni, kayık, gedceri, şedde, çul, sumak. Dokumalara verilen adlar özel olarak dokumacılar tarafından düşünülürdü, fakat çoğu zaman tarihi, kültürel ve sosyal faktörlerin etkisiyle bu isimlerden bazıları değişebiliyordu. Maalesef, hala Azerbaycan 'da dokumaların taşıdıkları isimler araştırma konusu olarak yeterince ilgi çekmiyorlar. Bunun sonucu olarak da dokumaların taşıdıkları ilkin adlar göz önünde bulundurulmadan, incelenme zamanı aynı dokumalar farklı şekillerde adlandırılıyorlar ki, bu da onların doğru anlaşılmasına ve kabullenilmesine engel oluyor. Bağımsız Azerbaycan'ın milli gelenekleri geliştirerek ve yaşatarak dünyevi entegrasyon sürecine katıldığı devirde bu konu daha da aktüeldir. Türk halklarının etno-kültürel dinamikliğinin gelişimi ile bağlı olarak bedii sürecin önemli unsuru olan bahsini ettiğimiz sorunun aktüelliği halkımızın etnik bilincinin yükselmesi ile daha da artıyor. Dokuma adlarının incelenmesi onların tarihini bilmeye, gelişim sıralamasını belirlemeye, sembolün etno-şuurlu ve evrensel özgünlük arketipler ile alakasını yüze çıkarmaya ve nihayet bu dokumaların gelişim özelliklerini, geçmiş ve çağdaş durumunu yansıtan terminler sisteminin kurulmasına destek olacaktır. Azerbaycan dokuma adlarında eski Türk kökenli daha derin tabakalar mevcuttur. Bunun dışında yalnız Türk etnomisi ve toponomisiyle bağlı adlar eski kabul ediliyor. Mevcut durumdan çıkış yolu bulmak amacıyla dokumaların geleneksel terminolojisinin ilkin sisteminin tetkikinin berpası ve buna dayalı olarak Azerbaycan dokumalarının vasıflandırılması teklif ediliyor.

Malatya Yastık Halıları

Arış · 2013, Sayı 9 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 5) · Sayfa: 4-11 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.46
Tam Metin
Araştırmanın konusunu "Malatya Yastık Halılarında Teknik Özellikler" başlığı tanımlamaktadır. Anadolu'nun her yöresinde halı; farklı kullanım amaçları ile dokunmuştur. Bu kullanım amaçları bölgenin yaşam şekli ve iklim yapısı gibi hayatla bütünlük gösteren şartlar sonucunda ortaya çıkmıştır. Malatya yastık halıları geçmişte karasal iklimin getirdiği zorlu kış mevsiminde dokunan ve kullanılan dokumalar olmakla birlikte günümüzde sergilik olarak tanımlanan ev döşemelerinde yoğun talep üzerine üretilmektedir. Yörede, yastık halılar için genellikle ayrı çözgüler hazırlanmakta bazen de büyük dokumalar bittikten sonra artan çözgü ipleri üzerine eklenerek dokunmaktadır. Kullanılan malzeme, dokunan motif ve oluşturulan desenler, yörenin geleneksel kültürünü yansıtan özellikler taşıması nedeniyle araştırma konusunu önemli hale getirmektedir. Malatya yastık halılarının teknik özelliklerinin belirlenmesi amacıyla araştırma konusu seçilmiştir. Malatya il merkezindeki müze ve evlerde bulunan yastık halı örnekleri araştırma konusunun evrenini oluşturmakta, benzer özellikler gösterenler arasından seçilen dokuz adet halı yastık da alınmaktadır. Araştırma metni; kaynak taramalarından elde edilen bilgilerden alıntılar, alan araştırması ile elde edilen görsel kayıtların analizleri, dokuyucularla yapılan mülakatlardan elde edilen, değerlendirmeler ve sonuçlardan oluşmaktadır.

Maya Dokumaları İle Türk Dokumaları Arasındaki Benzerlikler

Arış · 2013, Sayı 9 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 5) · Sayfa: 34-41 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.48
Tam Metin
Maya dokuma tezgâhlarının Anadolu ve Türk dünyasındaki benzerlikleri tekniği, kullanımı ile üretimin bezerlikleri ele alınacaktır. Bunlar arasında 'pedallı tezgâh','dastar', 'çözgü yüzlü dokuma', 'cicim', 'sumak', 'iliksiz kilim', 'kanaviçe' ve 'sarma' tekniği adı verilen usuller karşılılaştırılacaktır. Maya ip eğirme aletleri ile Türk dünyasında kullanılan aletler mukayese edilecek, benzerlikler gösterilecektir. Maya kilim ve halıları ile diğer dokuma teknikleri ile ortaya konulan ürünlerdeki motifler ile Türk motifleri mukayese edilerek benzerlikler sunulacaktır. Kültür taşıyıcı öğelerden en önemlisi olan sosyal hayatta iç içe bulunduğumuz, hayatın içinde kullandığımız halı, kilim ve diğer dokuma ürünleri ile içlerinde kullanılan motiflerin bezerliği bir tesadüf eseri midir yoksa bu kültürün sahiplerince mi öğretilmiştir, bu kültürün asıl sahipleri kimdir gibi sorulara cevap aranmaya çalışılacaktır.