200 sonuç bulundu
Isparta Müzesi Envanterinde Bulunan Cumhuriyet Dönemine Ait El İşlemeli Peşkirler
Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 34-41 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.59
Özet
Tam Metin
İnsanoğlunun varolduğu tarihten günümüze kadar uygarlıklar, el sanatları ile iç içe yaşamışlardır. Yaşamın gereği olan üretim biçimlerinden meydana gelen el sanatları aynı zamanda kültürel birer olgudur. Anadolu'da el dokumacılığının en güzel örneklerinin görüldüğü ürünlerden biri de peşkirlerdir. Bu makalede, Isparta Müzesinde bulunan peşkirler işleme tekniği, motif ve kompozisyon özelliklerine göre, kullanılan malzemeler de dikkate alınarak dönemlerine göre incelenmiştir. Cumhuriyet dönemine ait olduğu müze envanter kayıtlarında belirtilen 16 örnek incelemeye alınmıştır. Cumhuriyet dönemi peşkirlerinin önceki dönemlerden faklılık ya da benzerlik gösteren özelikleri irdelenmiştir. Genellikle peşkirlerin desenlerinde stilize tarzda çiçek motifleri, basit-sıralı yüzey şemaları ve dokumanın kendinden desenli olduğu örnekler yer almaktadır. Cumhuriyet dönemine ait olan örnekler, ayrıca işleme, kenar süsleme teknikleri, renk ve kompozisyon özelliklerine göre incelenmiştir.
Ordu İli Gölköy İlçesi Kozören Köyü Kilim Dokumaları
Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 4-13 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.56
Özet
Tam Metin
Kozören köyünü oluşturan etnik yapı Çepni Türkmenlerinin yaşadıkları coğrafyanın yerleşim yerlerine uzak olması sebebiyle dış etkilere uzak kalmıştır. Folklorik unsurları eski inanç uygulamalarını da halen yaşatan bir beldemizdir. Yazımızda Kozören'de yapılan dokumaların (halı, kilim, cicim, sumak, zili) malzeme temini, hazırlanması, uygulamaları aktarılmaya çalışılacaktır. Ayrıca hammadde olan yün ve kılın ipe dönüştürme aşaması, boyama teknikleri, dokuma teknikleri ve dokuma aletleri üzerinde durulup işlenen motifler hakkında bilgiler verilecektir
Azerbaycan Dokumacılık Geleneği
Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 60-71 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.62
Özet
Tam Metin
Günümüzde geçmişin manevi mirasının derinden öğrenilmesi, korunması ve her bir kesin bilinçaltı objesine dönüşmesi çok önemlidir. Azerbaycan'ın çağdaş cemiyetinin gelişiminde kültürel mirasın tetkiki, etnik kendine haslığın ifadesi ve belirlenmesi önemli hususlardandır. Dokumalar kendilerinde halkımızın tarihi ve sosyal yönde geçtikleri uzun yolu yansıtıyorlar. Tarihi-kültürel süreçlerin çeşitliliği kendini dokumaların karakterinde, dokuma tekniğinde, hazırlanma bölgesinde, üzerindeki desenlerde, elementlerde gösteriyor. Boşuna, halı tarihtir, geçmişle bağlı bilgileri bizlere ötüren kaynaktır denilmiyor. Dokumaların aldığı isimler de hususi ilgi kaynağıdırlar: palas, cecim, zili, verni, kayık, gedceri, şedde, çul, sumak. Dokumalara verilen adlar özel olarak dokumacılar tarafından düşünülürdü, fakat çoğu zaman tarihi, kültürel ve sosyal faktörlerin etkisiyle bu isimlerden bazıları değişebiliyordu. Maalesef, hala Azerbaycan 'da dokumaların taşıdıkları isimler araştırma konusu olarak yeterince ilgi çekmiyorlar. Bunun sonucu olarak da dokumaların taşıdıkları ilkin adlar göz önünde bulundurulmadan, incelenme zamanı aynı dokumalar farklı şekillerde adlandırılıyorlar ki, bu da onların doğru anlaşılmasına ve kabullenilmesine engel oluyor. Bağımsız Azerbaycan'ın milli gelenekleri geliştirerek ve yaşatarak dünyevi entegrasyon sürecine katıldığı devirde bu konu daha da aktüeldir. Türk halklarının etno-kültürel dinamikliğinin gelişimi ile bağlı olarak bedii sürecin önemli unsuru olan bahsini ettiğimiz sorunun aktüelliği halkımızın etnik bilincinin yükselmesi ile daha da artıyor. Dokuma adlarının incelenmesi onların tarihini bilmeye, gelişim sıralamasını belirlemeye, sembolün etno-şuurlu ve evrensel özgünlük arketipler ile alakasını yüze çıkarmaya ve nihayet bu dokumaların gelişim özelliklerini, geçmiş ve çağdaş durumunu yansıtan terminler sisteminin kurulmasına destek olacaktır. Azerbaycan dokuma adlarında eski Türk kökenli daha derin tabakalar mevcuttur. Bunun dışında yalnız Türk etnomisi ve toponomisiyle bağlı adlar eski kabul ediliyor. Mevcut durumdan çıkış yolu bulmak amacıyla dokumaların geleneksel terminolojisinin ilkin sisteminin tetkikinin berpası ve buna dayalı olarak Azerbaycan dokumalarının vasıflandırılması teklif ediliyor.
Taşpınar Örneklik Halıları
Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 52-59 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.61
Özet
Tam Metin
Halıcılık geleneksel Türk sanatlarımız içinde önemli bir yere sahiptir. Göz nuru ve el emeğiyle İlmek ilmek dokunan halılar geçmişten günümüze kalan kültür mirasıdır. Halıcılık 20. yüzyıl ortalarına kadar Türkiye'nin her bölgesinde hem satış hem de halkın kendi ihtiyaçları için sürdürülmüştür. 21.yüzyılda ise halıcılık bazı merkezlerde devam etmektedir. Aksaray ve çevresi Selçuklular döneminden günümüze kadar halıcılığı ile ünlüdür. Aksaray'a bağlı Taşpınar kasabasında kadınlar tarafından kurulan derneğin halı atölyesinde tezgâhlar çalışır durumdadır. Halı dokumacılığı orta yaş grubu kadınlar tarafından ek gelir kaynağı olarak yapılmaktadır. Taşpınar ve çevre köylerde dokunan halıların ortak özellikleri hammaddesinin saf yün olmasıdır. Taşpınar dokuyucuları halı desenlerini ezbere veya daha önceden dokunmuş, sadece motif (yangış-bezek) örnekleri içeren örneklik halılardaki motiflere bakarak dokurlar. Bu örneklik halılarda çeşitli motifler tekrar edebilecek bir rapor olarak dokunmuştur. Tarihi Taşpınar Halısını Yaşatma Derneği atölyesinde 8 adet örneklik halı tespit edilmiştir. Örneklik halılar, en yenisi 40 yıllık ya da daha eski olup, Taşpınar halılarının renk ve motif kataloğunu oluşturmaktadır. Taşpınar halılarında desenler bölgeye has ve orijinaldir. Halılarda hammadde olarak doğal yün ipliği, doğal boyar maddelerle boyanarak kullanılır. Bitkisel boyarmaddelerle yün boyama, görerek, uygulayarak öğrenilmiş ve geleneksel yöntemlerle günümüze gelmiştir.
Geçmişten Günümüze Erzurum’da Ehram (İhram) Dokumacılığı
Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 42-51 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.60
Özet
Tam Metin
Doğu Anadolu Bölgesinde yer alan Erzurum yöresinde, coğrafi yapı ve iklim şartları nedeniyle hayvancılıkla uğraşılmaktadır. Uzun ve sert geçen kış günlerinde soğuktan korunmak için yünden dokunan ehram giymişlerdir. Makalede, ehramın geçmiş ile günümüzdeki kullanımı hakkında bilgiler verilmiştir. Ehramın dokunuşundan, örtünme şekillerinden, ehram üzerinde kullanılan nakışların çeşitlerinden bahsedilerek çizimleri yapılmıştır. Çalışmada alan araştırmasının yanı sıra kaynak tarama yöntemi kullanılmıştır. Bu kapsamda kitaplar, dergiler, makaleler, tezler v.b. bilgilerden ve görselleren yararlanılmıştır. Ayrıca Erzurumda yaşayan, tesadüfen ulaşılan kişilerle yüz yüze görüşme yapılmış, kullanılan ehramların fotoğrafları çekilmiş, çalışma ehramın günümüzdeki mevcut hali ile de desteklenmiştir.
Frig Vadisi’nde Bir Yerleşim: Kümbet Köyü
Arış · 2014, Sayı 10 · Sayfa: 72-111 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.63
Özet
Tam Metin
Bu çalışmada öncelikle köyün tarihsel süreç içerisinde fiziksel dokusunun oluşumuna yer verilmiştir. Bu bağlamda yerleşimin, topografik ve coğrafi konumu üzerinde durulmuş ve ayrıca Frig uygarlığından başlayarak; Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı yerleşim sahalarını içine alacak şekilde fiziksel gelişimi tarihsel süreç içerisinde ele alınmıştır. İkinci bölümde, bölgedeki tescilli ve tescile değer tarihi anıtlar, kendi içlerinde sınıflandırılarak; Konya ve Eskişehir Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun almış olduğu kararlar doğrultusunda incelenmiştir. Son bölümde 1/5000 ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı imar planı kapsamında tarihi anıtların korunması için öneriler dile getirilmiştir
Eski Türkçede Dokumacılıkla İlgili Söz Varlığı
Arış · 2013, Sayı 9 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 5) · Sayfa: 82-91 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.54
Özet
Tarihte, hareketli bir hayat tarzına sahip olan Türkler için, kullandıkları eşyaların taşınabilir olması önemlidir. Bu yüzden gündelik hayatta hafif, yumuşak ve taşınması kolay olan eşyalar tercih edilir. Bu durum yünden ve deriden yapılmış eşyalara Türk kültüründe daha sık rastlanmasını açıklamaktadır. Taşınabilir eşyalar ve yün, deri gibi malzemeler söz konusu olduğunda, dokumacılık ve bununla ilgili söz varlığı Türk dili bakımından önem arz etmektedir. Bu çalışmada Eski Türkçe terimi altında Yenisey ve Orhun Yazıtları ve Eski Uygur Türkçesi metinlerinde kullanılan dokumacılıkla ilgili söz varlığının tespiti ve tasnifi yapılarak, Türk diline yönelik kültürel değerlendirmeler ortaya konacaktır. Böylelikle Eski Türkçe dönemine ait 20 çalışmanın taranmasıyla oluşan veriler üzerinden Çince, Soğdakça, Toharca, Sanskritçe (son dönemlerde Yunanca, Farsça ve Süryanice) kelimelerin bulunduğu görülecek ve Türklerin komşu kültürlerle ilişkilerini tespit etmede bir başlık daha açılmış olacaktır.
Malatya Yastık Halıları
Arış · 2013, Sayı 9 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 5) · Sayfa: 4-11 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.46
Özet
Tam Metin
Araştırmanın konusunu "Malatya Yastık Halılarında Teknik Özellikler" başlığı tanımlamaktadır. Anadolu'nun her yöresinde halı; farklı kullanım amaçları ile dokunmuştur. Bu kullanım amaçları bölgenin yaşam şekli ve iklim yapısı gibi hayatla bütünlük gösteren şartlar sonucunda ortaya çıkmıştır. Malatya yastık halıları geçmişte karasal iklimin getirdiği zorlu kış mevsiminde dokunan ve kullanılan dokumalar olmakla birlikte günümüzde sergilik olarak tanımlanan ev döşemelerinde yoğun talep üzerine üretilmektedir. Yörede, yastık halılar için genellikle ayrı çözgüler hazırlanmakta bazen de büyük dokumalar bittikten sonra artan çözgü ipleri üzerine eklenerek dokunmaktadır. Kullanılan malzeme, dokunan motif ve oluşturulan desenler, yörenin geleneksel kültürünü yansıtan özellikler taşıması nedeniyle araştırma konusunu önemli hale getirmektedir. Malatya yastık halılarının teknik özelliklerinin belirlenmesi amacıyla araştırma konusu seçilmiştir. Malatya il merkezindeki müze ve evlerde bulunan yastık halı örnekleri araştırma konusunun evrenini oluşturmakta, benzer özellikler gösterenler arasından seçilen dokuz adet halı yastık da alınmaktadır. Araştırma metni; kaynak taramalarından elde edilen bilgilerden alıntılar, alan araştırması ile elde edilen görsel kayıtların analizleri, dokuyucularla yapılan mülakatlardan elde edilen, değerlendirmeler ve sonuçlardan oluşmaktadır.
Elazığ Müzesindeki Osmanlı Dönemi Eşik ve Seccade Halıları
Arış · 2013, Sayı 9 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 5) · Sayfa: 12-33 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.47
Özet
Tam Metin
Bu bildiride ele alınacak eşik ve seccade halıları, Elazığ Müzesinde bulunmaktadır. Halıların incelenmesinde, envanter numarası, müzeye geliş tarihi ve kimden satın alındığı, ebatları, hav yükseklikleri, düğüm sayıları, motif ve kompozisyon özellikleri belirtilmiştir. Halıların motifleri çizilmiş ve fotoğrafları çekilmiştir. Müzede incelenen sedir halıların atkı, çözgü ve düğüm ipliklerinde genellikle yün malzeme kullanılmıştır. İncelenen halılarda, ipliklerin boyanmasında çoğunlukla doğal, az olarak suni boyalar kullanılmıştır. Atkı ve çözgüler genellikle boyanmamıştır. İncelenen 5 adet halıda Türk (Gördes) düğüm tekniği kullanılmıştır. Halıların bir kısmı Elazığ ve yöresinde dokunmuş, diğer kısmı da bölgeye satılarak getirilmiştir. Şavak halıları olarak bilinen örnekler, yöreye has renk ve motif özellikleri taşımaktadır. İncelenen halılar 18. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında dokunmuştur.
Maya Dokumaları İle Türk Dokumaları Arasındaki Benzerlikler
Arış · 2013, Sayı 9 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 5) · Sayfa: 34-41 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.48
Özet
Tam Metin
Maya dokuma tezgâhlarının Anadolu ve Türk dünyasındaki benzerlikleri tekniği, kullanımı ile üretimin bezerlikleri ele alınacaktır. Bunlar arasında 'pedallı tezgâh','dastar', 'çözgü yüzlü dokuma', 'cicim', 'sumak', 'iliksiz kilim', 'kanaviçe' ve 'sarma' tekniği adı verilen usuller karşılılaştırılacaktır. Maya ip eğirme aletleri ile Türk dünyasında kullanılan aletler mukayese edilecek, benzerlikler gösterilecektir. Maya kilim ve halıları ile diğer dokuma teknikleri ile ortaya konulan ürünlerdeki motifler ile Türk motifleri mukayese edilerek benzerlikler sunulacaktır. Kültür taşıyıcı öğelerden en önemlisi olan sosyal hayatta iç içe bulunduğumuz, hayatın içinde kullandığımız halı, kilim ve diğer dokuma ürünleri ile içlerinde kullanılan motiflerin bezerliği bir tesadüf eseri midir yoksa bu kültürün sahiplerince mi öğretilmiştir, bu kültürün asıl sahipleri kimdir gibi sorulara cevap aranmaya çalışılacaktır.