207 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Kültür Merkezi
  • Arış
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Geçmişten Günümüze Trakya El Dokumaları Yaygılar, Tasarımda Sorunlar ve Çözümler

Arış · 2012, Sayı 8 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 4) · Sayfa: 132-147 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.44
Tam Metin
El dokuma yaygılar, kilim ve halı insanların gereksinimi giderme amaçlı yapıldığından, genellikle yapan kişilerce kaygı duyulmaksızın içten gelen duyguların yansıtılması sonucu kimi zaman sade, kimi zaman da oldukça ağır motiflerin kullanılması suretiyle estetik ve sanatsal değerler yüklenerek dokunmuştur. Üretim sonucu olan her ürün aslında bir yaratımdır. Yaşamın gerçek belgeleridir. Dokuma, insanlığın çok eskiden beri yapmış olduğu bir uğraşıdır. Halı ve Kilim dokumacılığının araştırılıp incelenmesi bir anlamda yaşanılan sorunların çözümlenmesi için yeni varsayımların ortaya atılması açısından son derece önem taşımaktadır. Bugün elde bulunan eski el dokuma yaygılar, kilim ve halı örneklerinin birçoğu müzelerde sergilenmesine rağmen yüzyıllar öncesinden kalan örneklerin sayısı oldukça az ve Trakya bölgesine ait örneklere rastlamak ne yazık ki mümkün değildir.

Teke Yöresinde Barak Kilimleri

Arış · 2012, Sayı 8 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 4) · Sayfa: 148-159 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.45
Tam Metin
Baraklar Anadolu'ya yerleşen Türkmen Oymaklarının en etkin ve üretken kollarından biridir. Barak aşiretleri Gaziantep, Nizip, Kargamış üçgeninde yoğun olarak yaşamıştır. Bu aşiret, sebebini bilemediğimiz bir göç hareketi ile Teke yöresi -Antalya- Kaş çevresine yerleşmiştir. İlk defa Boğazcık Köyü'ne gelen Baraklar, birkaç yüz yıldan beri Kaş bölgesinde yaşamaktadır. Sonradan çoğalarak üç köy teşkil edecek hale gelmişlerdir. Baraklar iyi bir sürü besleyicisidir. Besledikleri hayvanların yün ve kılından üretilen dokumalar günümüzde devam etmektedir. Çoğunlukla iki yüzü de kullanılabilen özel bir tarz üreterek, "Barak Kilimi" adını vermişlerdir. Baraklar, kilim dokumaları yanında, ekmek torbası, Barak çarığı, semer yapımı gibi geleneksel el sanatlarını günümüzde de sürdürmektedir.

Van – Hakkâri Yörelerinde Sine Olarak Bilinen Kilimler

Arış · 2012, Sayı 8 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 4) · Sayfa: 122-131 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.43
Tam Metin
İnsanoğlu ihtiyaçlarını karşılamak ve kendilerini soğuktan korumak gibi nedenlerden dolayı dokumalar üretmişlerdir. Bilindiği gibi dokumalar, düz ve havlı dokumalar olmak üzere iki gruba ayrılmaktadırlar. Düz dokumalar da dokunuş tekniklerinden dolayı kilim, cicim, zili, sumak olmak üzere dört gruba ayrılmaktadırlar. Bu düz dokumalar içerisinde de kilimler önemli bir grubu oluşturmaktadır. Kilimler isimlerini bölge, aşiret ve üzerinde kullanılan motiflerden almaktadır. Sine kilimleri de adını İran'ın Senah bölgesinden alan kilimlerdir ve bu kilimler, Van - Hakkâri yörelerinde de dokunmaktadırlar. Bu makalede Sine Kilimleri kullanılan teknik, malzeme, renk, motif ve kullanılan kompozisyon özelliklerine göre tanıtılmaktadır.

Kızılçam Pigmentinin Elde Edilmesi ve Yün İplik Boyamada Kullanım Özellikleri

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 10-17 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.26
Tam Metin
Ülkemiz 10.000'e yaklaşan bitki türü ile Avrupa ve Ortadoğu'nun bitki örtüsü bakımından en zengin ülkelerinden biridir. Bu nedenle doğal boyacılıkta kullanılan bitkilerin sayısı oldukça fazladır. İnsanoğlunun boya olarak bitkilerden yararlanması yüzyıllar öncesine dayanmaktadır. Bundan dolayı boya bitkileri, tekstil, gıda, deri vs. gibi sanayi ürünlerinin temel boyar maddesi olmuştur. Bu bitkiler ülkemizde de yüzyıllarca halı, kilim, kumaş v.b. el sanatlarında kullanılan pamuk, yün, ipek elyaf ve ipliklerini boyamada kullanılmıştır. Fakat 19. yüzyılın ortalarında sentetik boyar maddelerin keşfi ile doğal boyalar ve dolayısıyla doğal boyamacılık yavaş yavaş günümüze kadar önemini yitirmiştir. Bitkilerden yapılan boyarmaddelerle boyama işlemlerinde pigment kullanımı günümüzde yaygınlaşmaktadır. Bu nedenle kızılçam kabuklarının pigment haline getirilerek kullanılması doğal boyamacılığın daha kısa sürede, temiz ve kolay uygulanmasını sağlamaktadır. Boyanın elyafla bağ yapmasını sağlayan yardımcı madde olarak çeşitli mordanlar kullanılmaktadır. Aynı bitkiden değişik mordan kullanılarak yüzlerce farklı renk elde etmek mümkündür. Günümüzde, sentetik boyar maddelerin, çevreye zarar verdiği ve insanlarda sebebi bilinmeyen allerjik astım ve bazı kanser türlerinin oluşumuna yol açtığı saptanmıştır. Bu nedenle son

Türk Halılarında Kullanılan Kök Boya ve Cehri ile Boyanmış Yün İpliklerin Haslıklarının İyileştirilmesi

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 18-25 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.27
Tam Metin
Bu çalışmada geleneksel olarak dokunan Türk halı ve düz dokumalarında kullanılan yün ipliklerinin boyanmasında yararlanılan doğal boyarmaddelerden en yaygın olarak kullanılan Kök boya (Rubia tinctoruım L.) ve Cehri (Rhamnus petiolaris Bioss) bitkileri seçilmiştir. Çalışmada geleneksel olarak boyama yöntemlerinden olan önceden mordanlama yöntemi kullanılmıştır. Bakır sülfat (CuSO4 .5H2 O), Demir Sülfat (FeSO4 .7H2 O), Şap (KAl(SO4 )2 .12H2 O), Potasyum dikromat (K2 Cr2 O7 ), Potasyum Kromat (K2 CrO4 ) ve Tartarik asit (C4 H6 O6 ) olmak üzere altı farklı mordan maddesi kullanılmıştır. Mordanlama işleminden sonra boyama işlemleri yapılmıştır. Boyanmış yün iplikleri iki kısma ayılmıştır. İlk kısım boyalı yün ipliklerine herhangi bir son işlem uygulanmamıştır. Doğrudan haslık testleri (Işık ve yıkama haslığı testi) uygulanmıştır. İkinci kısım boyalı yün ipliklerine son işlem yapılmış ve daha sonra benzer haslık testlerine geçilmiştir. Boyalı yün ipliklerin renk verimleri Konika/Minolta 3600d yansıma spektroskopinde Realcolor yazılımı kullanılarak K/S değerleri elde edilmiştir. Kubelka-Munk denklemine göre hesaplanan K/S değeri yorumlanmıştır. CIELab (L,a,b) koordinatları tespit edilmiştir. Sonuçlar karşılaştırılmış ve art işlemler sonunda haslık değerleri 1-2 puan artış göstermiştir

Ardahan Yöresi Düz Dokumaları

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 26-41 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.28
Tam Metin
Ardahan yöresinde düz dokumaların zenginliği ipek yolunun önemli merkezlerinden Ahıska'ya sınır olması ve Anadolu'dan Orta Asya'ya açılan kapılardan bir tanesi olmasıdır. Zira bu ipek yolundaki Ardahan bölgesinde yerleşik hayat kuran ve kökleri Orta Asya'ya dayanan Türk kavimlerin dokuma kültürünü zenginleştirerek devam ettikleri görülmektedir. Ardahan yöresi düz dokumaları denilince akla Ardahan merkez olmak üzere, Çıldır, Posof, Hanak, Damal ve Göle yöresinde dokunan kilim, cicim, zili vb. dokumalar akla gelir. Geometrik ve bitkisel desenlerin ağırlıklı olarak kullanıldığı yöre dokumalarında dokuma tekniklerine göre Ahıskalı, karapapak, yerli kilimi gibi yöresel adlarda kullanılmaktadır. Söz konusu dokumalar, kullanım amaçlarına ve kullanıldıkları yerlere göre seccade, divan yastığı, yer sergisi, yük örtüsü gibi adlar alırlar. Ardahan yöresindeki düz dokumalar kendine has yöresel özelliklerin yanı sıra; Anadolu'daki diğer yaygılarla da ortak özellikler göstermektedir. Düz dokuma yaygılarının malzemesi yündür. Siyah, kahverengi ve beyaz renkli yünler boyamadan saf olarak kullanılır. Boyalar eskiden doğal malzeme ve bitkilerden elde edilmiş olup, günümüzde sentetik ve doğal boyalar birlikte kullanılmaktadır. Kırmızı, siyah, kahverengi, yeşil ve beyaz renkler hâkimdir. Tek ve iki şak halinde dokunur.

1942- 1950 Arası Anadolu’da Bir Dokumacılık Kurumu: Muğla Güzelyayla Dokumacılar Kooperatifi

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 4-9 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.25
Tam Metin
Bu çalışmada 1942 yılında Muğla'da 40 müteşebbisin bir araya gelerek "Muğla Güzelyayla Dokumacılar Kooperatifi" adında bir işletme kurduğu, bu müteşebbislerin 2/3'nün kadınlardan meydana geldiği ve kooperatifin kuruluş amacının; II. Dünya Savaşı döneminde sıkıntıya düşen Muğlalı dokumacılara ucuz iplik temin etmek ve mamullerini de uygun fiyata satmak olduğu belirtildi. Sonuç olarak da savaş döneminde Muğla ekonomisine oldukça katkısı olan bu kooperatifin savaş sonrası ithalat ve ihracat kalemlerinin açılarak Muğla'ya ucuz hammadde ve mamullerin gelmesiyle kapanmak zorunda kaldığı ele alındı.

Manavgat İlçesi ve Köylerindeki Düz Dokumalar

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 102-111 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.32
Tam Metin
İnsanlar, ihtiyaçlarını karşılamak için tabiatta bulunan malzemeleri kullanarak çok değişik ürünler ortaya çıkarmıştır. İhtiyacını karşıladığı, farklı fonksiyonları olan ürünleri çok farklı işlemlerle estetik ve göze hoş gelecek şekilde bezemişlerdir. Bunların en önemlileri de düz dokumalardır. Düz dokumalar yüzyıllardan beri insanoğlunun yaşamında geniş bir kullanım alanı bulmuştur. Yörede yaşayan Yörükler tarafından da Manavgat ve köylerinde düz dokumaların oldukça yaygın olarak kullanıldığı bilinmektedir. Yörede bulunan dokumalarda tabii malzemeler (yün, kıl, pamuk… vb) oldukça fazla kullanılmıştır. Farklı alanlarda kullanılan düz dokumalar farklı tekniklerle dokunmuştur. Oldukça estetik bir şekilde hazırlanan bu dokumalar Yörüklerin göçlerini taşımada, eşya olarak evlerinde, genç kızların çeyizlerinde yıllarca kullanım alanı bulmuştur. Manavgat ve köylerinde Yörük kültürünün etkisiyle hayvancılıkla uğraşın sonucu yün ve kıl çok kolaylıkla temin edilmiştir. Dokumaların, evlerde hammaddeden taranan, eğirilen ve boyanan iplerle yapıldığı tespit edilmiştir. Düz dokumalarda bu malzemelerin oldukça geniş bir kullanım alanı bulduğu bu çalışma ile belgelenmeye çalışılmıştır. Bu dokumaların yapım teknikleri ve bezeme konuları tespit edilmeye çalışılmıştır. Bezeme konuları Manavgat merkez ile bazı köylerinde benzerlik, bazılarında farklılıklar göstermektedir.Çalışma hazırlanırken Manavgat ve köylerinde ulaşılan örnekler fotoğraflanıp konu ile ilgili kaynaklar taranmıştır. Kullanılan dokuma tezgâhları incelenmiştir. Malzeme, form, renk, bezeme konuları ve yöresel ürünleri kaynak kişilerden alınan bilgilerle literatüre eklenmesi amaçlanmıştır.

Ankara Vakıf Eserleri Müzesi’nde Bulunan Bir Grup Etütlük Madalyonlu Uşak Halısının İncelenmesi

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 86-101 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.31
Tam Metin
Ankara Vakıf Eserleri Müzesi, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2007 yılında kurulmuştur. Önceki yıllarda Ankara'da Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait küçük bir halı ve kilim sergi salonu bulunan Genel Müdürlük, Türkiye'nin dört bir yanından topladığı vakıf eserlerini Ankara'da bir müze kurarak sergileme kararı almıştır. Bu doğrultuda yapılan çalışmalar sonucu bugünkü müze binası, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 7 Mayıs 2007 tarihinde Ankara Vakıf Eserleri Müzesi adıyla hizmete açılmıştır. Müze'de etütlük ve müzelik olmak üzere toplam 90 adet Uşak Halısı bulunmaktadır. Bu halılar, Ankara'dan Hoca İbadullah Camii, Ahi Elvan Camii, Telli Hacı Halil Mescidi, İkişerefeli Camii, Sultan Alâeddin Camii, Hacı Arab Camii, Yozgat'tan Çapanoğlu Camii, Elazığ'dan Harput Sare Hatun Camii, Kastamonu'dan Nasrullah Camii ve Bursa'dan Yeşil Camii'den, ayrıca Samsun Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Manisa ve Kastamonu illerinden Müze'ye kazandırılmıştır. Bu çalışmada etütlük grupta yer alan 15 adet Madalyonlu Uşak Halısı incelenecektir. Halıların hammaddesi, çözgü ve atkı ipliklerinin büküm yönü, kat adedi, düğüm türü ve düğüm sıklığı gibi teknik özellikleri verilirken bu bilgiler görsel malzeme eşliğinde sunulmuştur.

Kadifekale’de (İzmir) Tevni Dokumacılığının Günümüzdeki Durumu

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 74-85 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.30
Tam Metin
İnsan gücü ile çalışan tezgâhlarda, el emeğine dayalı yapılan dokumacılık, ülkemizde özellikle kırsal alanda geçim kaynağı ya da ikinci bir iş olarak yapılmaktadır. Geleneksel anlamda üretimi yapılan dokumaların başında halı ve tülü gibi havlı dokumalarla kilim, cicim, zili, sumak, palaz gibi düz dokumalar gelmektedir. Günümüzde yapılan yöresel dokumacılıkta (yaygılarda, ev- mekân tekstillerinde) bir taraftan toplumsal yapı ile dokumalarda kullanılan hammaddenin değişimi, diğer taraftan da kullanım alanlarının farklılaşması nedeni ile gittikçe üretimin azaldığı bir dönem yaşanmaktadır. Özellikle az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde el dokumacılığı, günümüze ulaşabilen ve bugün kısmen fonksiyonunu sürdürebilen bir uğraş alanıdır. İzmir'in Kadifekale semtinde yaklaşık 40 yıl önce Mardin'den göç eden aileler tarafından kondu (yer) tezgâhlarında yapılmakta olan Tevni dokumaları, yöresel özelliklerini koruyarak sürdürülmeye çalışılan dokumalarımıza örnektir. Atkı ve çözgüsünde Mardin'de yün iplik, İzmir Kadifekale'de ise akrilik iplik kullanılan bu dokumalarda daha çok lacivert, yeşil, sarı, beyaz ve kırmızı renk kullanılmaktadır. Bu çalışmada Tevni dokumacılığı tanıtılacak, kültürel ve güncel sorunları üzerinde durulacak ve günümüzde daha çok turistik amaç için üretilen bu dokumaların kazandığı yeni işlevleri üzerinde değerlendirme yapılacaktır.