4 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler
- 1923 4
- İzmir 2
- 1919 1
- Entente States 1
- Greek Square Battle 1
Kurtuluşun Ardından Ve Yüzyılın Sonunda İzmir’de Aynı Adı Taşıyan Yerleşim Birimleri
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2001, Cilt XVII, Sayı 51 · Sayfa: 865-881
Özet
İzmir Milli Kütüphane'de bulunan İzmir Vilayet İstatistiği 1339 (1923), Kurtuluş Savaşı'nm ardından İzmir'in demografik yapısını aşağı yukarı gözler önüne sermektedir. Bu yazıda Cumhuriyetin başındaki İzmir şehrinden günümüze kadar adını muhafaza eden yerleşim birimleri belirtilmiştir. Değişikliğe uğrayanların 1923 istatistiğinde yer alan adları da dipnotlarda gösterilmiştir. Böylece, bu yazı, şu anda İzmir'de mevcut yerleşim birimlerinden hangilerinin hâlâ OsmanlI'dan Cumhuriyete intikal eden adları taşıdığını ortaya koymaktadır.
İtilaf Devletleri Son Birliklerinin 2 Ekim 1923 Tarihinde Türk Bayrağını Selamlayarak İstanbul'dan Ayrılışları
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1993, Cilt IX, Sayı 27 · Sayfa: 627-652
Özet
Bilindiği gibi Birinci Dünya Savaşı son bulunca dünyada mağlup ve galip devletler olmak üzere iki ayn devletlerin oluşturduğu iki yeni grup oluşmuştu. Daha sonra galip devletlerin üstünlüğünde ve yeni toprak düzenlemeleri şeklinde yeni bir dünya dengesi için barış antlaşmaları yapılmıştı. Bu barış antlaşmalarının temelleri Birleşik Amerika Cumhurbaşkanı Woodrow Wilson'un barışın temel ilkeleri şeklinde yayınladığı 14 notaya dayanıyordu. Bu barış antlaşmalarından bir tanesi de Birinci Dünya Savaşı'nda yer alan ve bu savaşta en son yenilgiye uğratılan Osmanlı İmparatorluğu ile yapılmıştı. Mondros Ateşkes Antlaşması adını alan bu barışı Osmanlı İmparatorluğu temsilcilerinin imzalamasında 8 Ocak 1918 tarihli Wilson İlkelerinin Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili 12. maddesinin de tesiri olmuştur. Daha sonralan Galip Devletler bu ilkelere pek aldırmayarak ve çeşitli bahaneler ileri sürerek Türk ülkesini yer yer işgallere başlamışlardı. Bu işgallerden bir tanesi de İstanbul ve bölgesini kapsıyordu. Nihayet Anadolu'daki işgallerin bir devamı olarak 13 Kasım 1918 tarihinde İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan gemilerinin oluşturduğu bir filo Boğaziçi'ne gelerek İstanbul'a tam 35 bin kadar kuvvet çıkardı. İstanbul'un işgali böylece başlamış oldu.
Kastamonu'da Yapılan İlk Kadın Mitingi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1993, Cilt IX, Sayı 27 · Sayfa: 653-662
Özet
Bilindiği gibi, 1914 yılında başlayan 1. Dünya Savaşı, arkasında yüz binlerce ölü ve yaralı bıraktıktan sonra 1918'de sona ermiştir. 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesine göre, ülkemiz yer yer işgal edilmiş; düşman çizmesi altına giren yerlerde, insanlık tarihinin kaydetmediği en ağır mezalim yapılmıştır. Masum insanlarımız öldürülmüş; evleri, barklan yakılıp yıkılmış; ırz ve namusları ayaklar altına alınmıştır. Kastamonulu hanımlar, Müdafaayı Hukuk Cemiyeti yararına gösterilecek bir filmin biletlerini satmak üzere bir komite kurmuşlardır. Bu konudaki haber, Açıksöz gazetesinin 19 Ekim 1919 tarihli nüshasında yayınlanmıştır. Bu komitede görev alan hanımlar, muhtemelen Müdafaayı Hukuk Cemiyeti kadınlar şubesinin kurucuları olmuşlardır. Bu takdirde, söz konusu cemiyetin kadınlar şubesinin, 27 Eylül-19 Ekim 1919 tarihleri arasında kurulmuş olduğu söylenebilir. Kastamonulu kadınlar açısından çok önemli gördüğümüz bir konu ise onların düzenledikleri kadınlar mitingidir. Yurdumuzun yabancılar tarafından işgal edilmesini ve oralarda yapılan vahşetleri protesto etmek maksadıyla bir miting yapılması plânlanmış ve bu maksatla miting tertip heyeti kurulmuştur
1923 Türk-Rum Mübadele Anlaşması Sonrasında İzmir'de "Emval-i Metruke" ve "Mübadil Göçmenler"
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1990, Cilt VI, Sayı 18 · Sayfa: 627-658
Özet
1923 yılı kışa dönerken, çok yönlü Türk Devrimi'nin özdeş bir toplum, ulusal bir devlet yaratma boyutunun gelişme çizgisi önemli bir evreye girmiş bulunuyordu. Mustafa Kemal Paşa' nın, "Rum Sındığı Meydan Muharebesi" olarak nitelendirdiği 'Başkomutanlık Meydan Savaşı' ile sömürgeci düşman ordularının "kuvâyı asliyesi" ni inanılmayacak kadar kısa bir sürede yokederek, uzunca bir zamandır ezilmek, sömürge altına alınmak istenen Türklere eşsiz bir zafer kazandırmasıyla, Türklerin aşağı- yukarı üç buçuk yıl boyunca bir ulus olarak yaşama savaşı verip , "ulusal diriliş" gibi yolunda çalıştıkları "ulvî ve mukaddes" amaç, ulusun genel ve ortak "gayret ve himmeti" ile sonuçlanırken , yeni Türkiye'nin "ulusal diriliş süreci" de, yeni bir aşamaya girmişti. Anadolu, Yunan Ordusu'nun en son neferinden dahi "tathîr" edilirken , bir zamanlar sömürgeci orduların Anadolu'ya çıkışlarını "İsa'nın Dirilişi" gibi dinsel bir motife dayandırarak işbirliği içine girmiş olan Anadolu Rumlarının da Anadolu'yu terk etmeye başlamalarıyla, birdenbire artan demografik ivme, Türklere, çokça zaman¬dır kangren olmuş bir yarayı kesip atma ve özdeş bir toplum yaratma yolunda önemli bir fırsat yarattı. 30 Ocak 1923'te, Lozan'da imzalanan "Türk-Rum Nüfus Mübadelesine ilişkin Sözleşme ve Protokol Anlaşması" uyarınca İstanbul dışındaki Ortadoks Rumlar ile, Batı Trakya dışındaki Müslüman Türkler, zorunlu olarak göç ettirildiler.