27 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten
  • Dede Korkut
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Kitab-ı Dedem Korkut’ta Bir İbareyi Yeniden Okumak: Ḳadunum, Diregüm, Döllügüm

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2024, Sayı 77 · Sayfa: 135-152 · DOI: 10.32925/tday.2024.114
Arap harfli tarihî metinlerinde birçok okunma sorunu ile karşılaşmak mümkündür. Okunma sorunlarından biri metinde yanlış yazılmış olan kelimeler konusudur. Bu metinlerde yazım yanlışlıklarının yanı sıra yazım eksiklikleri ve yazım fazlalıkları gibi durumlar da söz konusu olabilir. Dede Korkut gibi sözlü edebiyat ürünü metinler, telif eserlere göre daha karmaşık yazım sorunları içerebilmektedir. Ayrıca okunmuş bir edebî metni yeniden okuyorsak önceki araştırmacıların metinde yapmış oldukları yanlış okuma ve aktarmalar da bir başka sorun olarak karşımıza çıkabilir. Yazılı metnin bağlamı, metni doğru anlamamızı ve sorunları fark edip çözmemizi sağlayan en önemli anahtardır. Ayrıca bağlamı anlamaya çalışmak ve bunda ısrar etmek, kelimeleri doğru okuyup doğru anlamamız konusunda bizi yönlendirir. Ancak bazen metin doğru okunduğu hâlde doğru anlaşılmadığından süren sorunlar da söz konusu olabilmektedir. Hangi yöntemi izlersek izleyelim yeni okuma teklifleri sunarken unutulmaması gereken nokta yeni teklifimizle ilgili olarak bize yöneltilebilecek soruları tahmin edip bu sorulara cevap hazırlamaktır. Çünkü sorulabilecek sorulara cevap verebilmek metnin sağlamasını yapmış olmak anlamına gelir. Bu makalede ele alınan konu, metinde yalnızca Dresden yazmasında geçen bir ibare ile ilgilidir. “Dirse Han Oğlu Boğaç Han Boyu”nda geçen bu ibare yeniden ele alınarak okunmakta ve anlamı üzerinde durulmaktadır. Söz konusu ibarede daha önce farklı şekillerde okunmuş ve anlaşılmış olan kelimeler bu makalede yeniden ele alınarak okuma teklifleri sunulmaktadır.

Dede Korkut - Günbed Yazması - Kazan Bey Oğuznamesi’nde Bağlama Grupları

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2023, Sayı 76 · Sayfa: 15-44 · DOI: 10.32925/tday.2023.102
Tam Metin
Oğuz Türkçesi ya da Batı Türkçesi olarak da adlandırılan Eski Anadolu Türkçesi, Anadolu ve Azerbaycan coğrafyalarında XIII. yüzyıldan itibaren yazılı metinleriyle görülmeye başlanmıştır. Tarih boyunca dilden dile aktarılan Dede Korkut Hikâyeleri ise Anadolu’da Oğuz Türkçesinin yazı dili olmasında en önemli unsurlardan biri olmuştur. Oğuz Türklerinin bilinen en eski epik hikâyeleri olan bu hikâyelere 2018 yılının sonunda içinde iki yeni boyu barındıran bir nüsha daha eklenerek Dede Korkut’taki boy sayısı 12’den 14’e yükselmiştir. İran’ın Türkmen Sahra bölgesinde bulunan ve 31 yapraktan oluşan nüsha, 2019 yılında “Günbed yazması” olarak tanıtılmıştır. Günbed yazması üzerine yayımlanmış en son eser olması ve kendisinden önce yapılmış çalışmalardaki eksikliklerin de tamamlanmış olması hasebiyle, Özçelik’in 2021 yılında yayımlanan Dede Korkut – Günbed Yazması – Kazan Bey Oğuznamesi adlı eseri bu çalışmaya kaynaklık etmiştir. Dede Korkut Hikâyeleri’nde anlatımı güçlendirmek, pekiştirmek ve belirtmek için kelime gruplarından çokça faydalanılmıştır. Çalışmada, Günbed yazmasındaki bağlama gruplarının tamamı tespit edilmiş ve bu gruplar yapı, çeşit ve cümledeki görevleri yönüyle incelenmiştir. Eserde 42 örneğine rastlanılan bağlama grupları «ile, ve, degül, eger» bağlaçlarıyla oluşturulmuştur. Bunlar içerisinde en yaygın olanı «ile» ve «ilen» bağlacı ile kurulan bağlama gruplarıdır. Sadece kelimelerle değil; isim tamlaması, sıfat tamlaması gibi çeşitli kelime gruplarıyla da bağlama grubu oluşturulduğu ve bunların söz diziminde çoğunlukla özne görevinde kullanıldığı görülmüştür.

DEDE KORKUT KİTABI’NIN DRESDEN NÜSHASI ÜZERİNE

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2022, Sayı 73 · Sayfa: 21-55
Dede Korkut, Türk edebiyatında kendi adıyla anılan hikâyelerin anlatıcısı yarı efsanevi bilge bir kişidir. Dede Korkut Kitabı ise Türk edebiyatının en önemli klasik eserlerinden biridir. Bilimsel çalışmaların hemen hepsinde boy olarak geçen destani hikâyeler, Oğuzname'nin bir parçasıdır. Bu çalışmanın temel amacı çok sayıda bilimsel çalışma ve yayına konu olan Dede Korkut Kitabı'nın Dresden nüshasını yeniden ele alıp incelemektir. Bu bağlamda Dresden nüshasındaki metinle doğrudan ilişkisi olmayan metin dışı kayıtlar üzerinde durulmuş, özellikle metin öncesi ve sonrasındaki Arapça, Farsça ve Türkçe kayıtlar üzerine daha önce yapılan çalışmalara değinilmiştir. Hikâye başlıkları karşılaştırmalı olarak yeniden ele alınıp incelenmiş, başlıklardaki bunı / boyı / toyı şeklinde yazılan kelimeler üzerinde ayrıca durulmuştur. Bu kelimelerin farklı yazılmış tek bir kelime olabileceği tartışmaya konu edilmiştir. Temmet (bitti) notundan sonra yazma nüshanın sonunda yer alan ve yine kitapla ilgisi olmayan bir şiir (lugaz) de incelemeye dâhil edilmiştir. Dresden nüshasının incelenen sahifelerinden seçilen örnek renkli fotoğraflar çalışmanın sonuna eklenmiş, çalışmada başvurulan kaynak eserler (bibliyografya) ve geniş İngilizce özet yazıldıktan sonra çalışma tamamlanmıştır.

SÖZLÜ EDEBİYAT ÜRÜNLERİNE AİT YAZMALARIN OKUNMA SORUNLARI VE DEDE KORKUT ÖRNEĞİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2011, Cilt 59, Sayı 2 · Sayfa: 63-96
Tarihî metinleri okumak bir bakıma arkeolojik kazı yapmaya benzer. Araştırmacının işi, metnin ait olduğu dönemle ilgili dilin bilinmezlerini satır aralarından anlayarak ve ayıklayarak çözmek, ortaya çıkarmaktır. Çünkü dil zamanın akışıyla birlikte kullandığı birtakım kelimeleri, deyimleri, söz kalıplarını geçmişte bırakıp bunların yerine yenilerini kullanarak yoluna devam eder. Böylece dilin eskiden kullandığı kelimeler, deyimler, söz kalıplarının bir kısmı yazılı metinlerde kalır. Artık biz dilin yeni şekillerini kullandığımız ve bildiğimiz için dilin tarihî dönemde kullandığı şekillerin bazıları bize yabancıdır. Geçen zaman dilin eski şekilleri ile aramızda perdeler çekmiş, duvarlar örmüştür. İşte dilin dönemleri arasında oluşan bu duvarların kalkması, perdelerin aralanması için belirli yöntemlerin kullanılması gerekir. Ancak yöntemlerin iyi belirlenmesi için de eldeki yazmaların hikâyesini, günümüze hangi şartlarda ulaştığını ve bu tür yazmalarda karşılaşılabilecek sorunların örneklerini bilmek gerekiyor. İşte bu makalede Dede Korkut'un Dresden nüshasından tespit edilmiş olan söz konusu örnekler sunulmaktadır

DEDEM KORKUT KİTABI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 2 · Sayfa: 67-90
Dedem Korkut Kitabı, Türklüğü konu alan bütün bilimler için çok zengin malzeme içeren eşsiz bir kaynaktır. O, Türk dilinin bir incisi olduğu gibi, sosyoloji, folklor, etnografya, tarih bilimleri açısından da ilk başvuru eserlerinden biridir.Bu çalışmada, Dede Korkut araştırmalarına giriş kabilinden toplu bir değerlendirme yapılmış ve eser etraflıca tanıtılmıştır

Dede Korkut Hikayeleri'nde Dağ Kültü

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2003, Cilt 51, Sayı 2 · Sayfa: 75-88
Dede Korkut Hikayeleri'nde dağ kültü, Türkün dünya görüşüne uygun olarak tek Tanrı/Gök Tanrı inanç temeline dayanmaktadır. Türkün hayat felsefesini anlatan bir senfoni olan Dede Korkut Hikayeleri'nde dağ, ne Tanrıdır ne de Tanrısal.Türk kültüründe dağ, büyüklük, azamet, ihtişam, renk, bereket, şekil, kudret, nebatat, işit verme vb. bakımlardan yeryüzünde Tanrı'nın bazı sıfatlarını sembolize eder. Fakat asla tapılmaz. Dağ kültünün Dede Korkut Hikayeleri'ndeki yansımaları da aynı paraleldedir.

Dede Korkut Kitabında Tasvir Dünyası

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2003, Cilt 51, Sayı 1 · Sayfa: 123-150
Bu inceleme 3 bölümden oluşmuştur. Giriş Bölümünde, genel olarak destanın tanımı, kapsamı ve destanlarla ilgili yapılan tasniflere değinilmiştir. 1. bölümde Oğuz Kağan ve Dede Korkut'ta geçen ortak motifler, milli-estetik unsurlar, eğlence ve güncel hayatla ilgili kavramlar karşılaştırılması olarak incelenmiş ve bazı niteleyiciler/nitelenmeler ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

Dede Korkut Kitabı'nda Geçen Bir Cümle Türü Üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1998, Cilt 46, Sayı 1 · Sayfa: 1-28
Türk edebiyatının önde gelen eserlerinden biri olan Dede Korkut Kitabı'nın cümle yapısı üzerinde değerli çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalarda kelime gruplarından cümle türlerine, cümleler arasındaki anlam ilişkilerinden anlatım tekniklerine kadar eserin cümle yapısı ile ilgili çeşitli özellikleri ortaya konulmuştur. Bu bildiride Dede Korkut Kitabında geçen çün, çünki, kaçan, ta ki gibi çeşitli cümle başı edatlarıyla kurulmuş birleşik cümle türüne değinilmiş, bu cümle türünün yapısını, anlamını ve işlevini art zamanlı yaklaşımla ele alınmıştır.

Zikredilen Şahıslara Dayanılarak Dede Korkut Boylarının Kronolojik Sıralanması

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1998, Cilt 46, Sayı 1 · Sayfa: 61-69
Bugüne kadar Dede Korkut boylarında geçen şahıslar üzerinde çeşitli bakımlardan durulmuş; ancak kahramanların kaç boyda ve hangi boylarda geçtiği konusu üzerinde durulup, bunun bir tasnifi yapılmamıştır. Böyle bir tasnif, Dede Korkut boyları hakkında ciddi sonuçlar da ortaya çıkardığı için önemlidir. Bu bildiride söz konusu bu tasnif yapılmış ve çıkan sonuçlar maddeler halinde gösterilmiştir.

Dede Korkut Kitabı ve Slav Destanları

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1998, Cilt 46, Sayı 1 · Sayfa: 51-60
Bu incelemede iki farklı görüşü Difüzyon veya Yayılma Teorisi ile Paralel Kültür Teorisi'ni göz önüne alarak Dede Korkut Kitabı ile ilişkisi olduğu düşünülen bir Rus destanı Dobrinya ve Alyoşa Popoviç destanı yapı ve muhteva bakımından incelenmiş ve bu destanın Dede Korkut Kitabı'ndaki Kam Püre Oğlu Bamsı Beyrek destanıyla benzerlikleri ve bunların sebepleri üzerinde durulmuştur.