3 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler
- adınçıg bark 1
- adïnčïg bark 1
- Dil 1
- etimology 1
- etimoloji 1
ŞEMSETTİN SAMİ’NİN ORHON YAZITLARI ÜZERİNE ETİMOLOJİ DENEMELERİ
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2013, Cilt 61, Sayı 1 · Sayfa: 43-56
Özet
Orhon Yazıtları'nın 1893'te V. Thomsen tarafından çözümlenmesinin ardından yazıtlarla ilgili olarak Osmanlı'da ilk çalışmayı yapanlar Necip Asım ve Şemsettin Sami'dir. Şemsettin Sami, 1903'te, Osmanlı Devleti'nde yazıtları bütünüyle okuyan ilk araştırmacıdır. Ancak ne yazık ki bu çalışması çeşitli sebeplerle 2011'e kadar yayımlanamamıştır. Şemsettin Sami eserini W. Radloff ve V. Thomsen'in okumaları üzerine kurmuştur. Bununla birlikte onları pek çok konuda eleştirmiştir. Bu çalışmada, Şemsettin Sami'nin etimoloji denemeleri ele alınmıştır. Divanü Lugati't-Türk'ün henüz bulunmadığı, çağdaş Türk dillerinin sözvarlığının tam anlamıyla ortaya koyulmadığı dönemde Şemsettin Sami'nin çalışması kuşkusuz kayda değer. Ancak yanlış yorumlarının da olduğu bir gerçektir
Orhon Yazıtlarındaki adınçıg bark Üzerine
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2011, Cilt 59, Sayı 2 · Sayfa: 43-52
Özet
Orhon Türkçesi, yazılı kayıtları bize kadar gelen en eski Türk diyalektidir. Moğolistan'da, başlıca Orhon Irmağı havzasında bulunan, dolayısıyla uygun olarak 'Orhon Yazıtları' diye adlandırılan yazıtlar vasıtasıyla bize biliniyor.Danimarkalı bilgin Vilhelm Thomsen Orhon ve Yenisey yazıtlarında kullanılan eski Türk yazısını deşifre etmeyi başardığından beri çok sayıda bilgin yazıtların metinlerini yorumlamaya çalışmıştır.KT G 12 ve BK K 14'deki adınçıg bark ibaresini içeren cümleler, Fin ve Rus keşif heyetlerinin ilk Orhon yazıtları kopyalarında farklı çıkıyor. Üstelik bu cümlelerin kısımları daha o zamanlarda tahrip olmuş ve okunaksız durumdaydı.Söz konusu cümleler 1896'daki V. Thomsen'in okuyuşuna dayanılarak hemen hemen her zaman şöyle okuna gelmiştir:aŋar adınçıg bark yaraturtum (KT G 12)aŋar adınçıg bark yar[atıt]dım (BK K 14)"Onlara olağanüstü bir anıt-mezar yaptırdım."Halbuki kr.ivm ve ..i…d harflerini (IO 7) adïnčïg bark okumak zordur. Ayrıca, eski Türk yazıtlarında adïnčïg bark ibaresinin başka bir örneği de yoktur. Bu arada, Söz konusu cümleler 1896'daki W. Radloff'un baskısı ve 1897'deki onun okuyuşuna dayanılarak, onun baskıları birkaç kez değiştirilmişse de, şöyle okunabilir:(a)ŋ(a)r : m[(ä)n : t(a)]ş b(a)rk : y(a)r(a)turt(u)m : "Onlara b[en ta]ş anıt-mezar yaptırdım." (KT G 12)[m(ä)n] (a)ŋ(a)r t(a)ş(ı)g : b(a)rk : y(a)r(a)[t(ıt)]d(ı)m : "[Ben] onlara taştan anıtmezar yap[tır]dım." (BK K 14)Taş bark 'taş anıt-mezar' ibaresi Orhon yazıtlarında üç kez (KT G 13, KD; BK K 15) daha geçiyor
ORHON YAZITLARINDA BİRLEŞİK CÜMLELER VE BAŞ CÜMLE İLE YARDIMCI CÜMLE İLİŞKİLERİ
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 193-205
Özet
"İnsanın dilinin özelliği 'burada olmayanı' ve 'şimdi olmayanı' dile getirebilmesidir." (Hörmann 1978.) Dil yalnız bunu sağlamakla kalmaz, burada ve şimdi olmayanlar arasında zaman, sebep, sonuç, şart, gaye vb. ilişkiler kurmayı da mümkün kılar. İnsanın çevresinin tanıyıp kavrayabilmesi, eşyayı tarif edebilmesi, kısaca düşünmesi, birçok farklı şey, durum, oluş ve kılış arasında esas olarak, başta şart ve sebep olmak üzere, ilişkiler kurabilmesidir.