3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
  • Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten
  • Poem
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Nazirelere Göre Divan Şiirinde Nesîmî Etkisi

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2021, Sayı 72 · Sayfa: 95-131
Şekil ve içerik yönünden katı kurallara sahip olmasıyla öne çıkan divan edebiyatı, şairler arasındaki etkileşimin hayli yüksek olduğu kültürel bir olgudur. Bu husus daha önce yazılan bir gazelle vezin, kafiye ve redif uyumunu esas alan nazirelerde açıkça görülebilir. Bundan dolayı nazireler bir şairin divan şiirindeki etkisi bağlamında oldukça değerli verilere ulaşabilmeyi mümkün hâle getirmektedir. XIV-XV. yüzyıl Azeri sahası divan şairlerinden Nesîmî, Hurufiliğin kurucusu Fazlullah Esterâbâdî'nin bir halifesi olup inancını yaymak üzere Anadolu ve Suriye'ye seyahat etmiştir. Şair, şiirlerinde Hurufiliğin propagandasını yapmakla beraber inancından bağımsız şiirler de kaleme almış ve hem kendi dönemindeki hem de kendinden sonraki şairleri etkilemeyi başarmıştır. Nesîmî'nin divan edebiyatına etkisinin boyutları ve niteliği araştırmaya değer bir meseledir. Acaba şair, niceliksel olarak nasıl bir şair kitlesini etkisi altına almıştır? Ayrıca bu etki koyu bir Hurufi olan ve bu uğurda can veren şairin inancını yansıtmakta mıdır? Şayet Nesîmî'nin Hurufilik inancına dair şiirleri de tanzir edildiyse bu şiirlere yazılan nazirelerde Hurufilik inancının izleri görülmekte midir? Makalede bu sorulara yanıt bulmaya çalışılacaktır.

GAZAVAT-NÂME-İ MİDİLLİ TÜRK DİLİ VE KÜLTÜR TARİHİ BAKIMINDAN DEĞERİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2008, Cilt 56, Sayı 1 · Sayfa: 113-126
Gazavat-nâmeler savaşları anlatan edebî türlerdir. Edebî bakımdan önem taşıdıklarıgibi içerdikleri veriler açısından tarihî ve kültürel olarak da değer taşırlar. Kalemealındıkları dönemin edebî ve kültürel ortamına ışık tutarlar. Bu çalışmada da 15. yüzyılaait, Gubârî'nin gazavat-nâmesi ele alınmış, onun Türk dili ve kültür tarihi yönüyledikkate alınması gerekliliğine işaret edilmiştir.Şair, Midilli Adasında cereyan eden savaşı nazma dökerken çoğu yerde, hiç şüphesiz,dinî-tasavvufî yönü ağır basan mistik bir hayal dünyasından seslenmiştir, ancakeserin böyle bir üslup özelliği göstermesi, elbette edebî ve kültürel bakımdan taşıdığıdeğeri eksiltmez.Metin her şeyden önce, Türk dili tarihi bakımından önemli bir kaynak niteliğindedirve Eski Anadolu Türkçesine ait zengin söz varlığına sahiptir. Bunun yanında, Türktarihi bakımından da önemli bilgiler içerir. Kimi tarih kitaplarınca da doğrulanan birdizi olaya kaynaklık eder. Kaleme alındığı dönemin sosyal yapısını, kültürel unsurlarını,inanış ve yaşayış tarzını aksettirmesi yönüyle de kültür tarihinin değerli bir başvurukitabı sayılmalıdır.

ATATÜRK ŞAİR MİYDİ?

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2007, Cilt 55, Sayı 2 · Sayfa: 175-191
Birçok araştırmacının, akademisyen tarihçinin tebliğinde, kitabında bile,Atatürk'ün yabancı dilden çevirdiği ya da bizzat kendisinin yazdığı şiirlerden söz edilmektedir.Bunlardan biri, "Bir Askerin Mezarı" adlı Atatürk'ün Fransızcadan, bazılarındaise İngilizceden çevirdiği belirtilen bir şiir. Çevirmenin adı Mustafa Kemal.Ancak o Mustafa Kemal, Mustafa Kemal Atatürk değildir.Bir de Atatürk'ün bu kez bizzat yazdığı ileri sürülen, yıllardır da yayımlanıp duran,iki şiir daha var. Bunlardan biri "Kadidi İstibdat yahut Kırmızı İzler", diğeri de"Beşike Hadisesi İçin". Bu iki şiirin yazarının adı da Mustafa Kemal. Ancak MustafaKemal Atatürk değil.Bu çalışma, bir ad benzerliği nedeniyle Atatürk'e mal edilmiş şiirleri ve şiir çevirileriniaraştırmakta, neden Mustafa Kemal Atatürk'e ait olmadığının kanıtlarınısunmaktadır. Ayrıca Mustafa Kemal Atatürk'ün gençlik yıllarından başlayarak şiirleilgisi de incelenmiştir