5 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten
  • imla
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

XIV. Yüzyıl Başı Memlûk Türkçesiyle Yazılmış Eserlerin İmlası Üzerine Bazı Notlar

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2023, Sayı 76 · Sayfa: 155-178 · DOI: 10.32925/tday.2023.107
Tam Metin
VI. yüzyılda ortaya çıkan ilk yazılı örneklerden günümüze kadar geçen bin dört yüz yıl içerisinde Türkçenin yazımı için farklı alfabeler kullanıldığı görülmektedir. Türkçenin yazıldığı bu alfabeler içerisinde uzun yıllar boyunca kullanılıp yaygınlaşanlardan biri ise Arap alfabesidir. Orta Türkçeyi de kapsayan uzun bir süreçte Arap yazısının geniş bir coğrafyada Türkçenin yazımı için kullanılıp kalıcı bir imla geleneğinin meydana getirilmemiş olması çalışmanın tartışma konusudur. Bu durumdan kaynaklı imla özelliklerinden hareketle eserlerin yazıldığı kültürel çevreyi tespit etmek neredeyse imkânsız hâle gelmiştir. Ancak Memlûk sahasında oluşturulan Arap harfli Türkçe yazımı bu sorunu çözmek için farklı bir kapı aralayabilecek materyaller sunmaktadır. XIV. yüzyıl başı Memlûk sahasında ortaya çıkan Arap imlasına ait tenvin, vav+elif ve elif-i maksurenin Türkçe metinlerde kullanılması çok değerli yer/saha bilgisi vermektedir. Çalışmanın amacı XIV. yüzyıl başı Memlûk sahasının karakteristik imla özellikleri olarak öne sürülen bu yapıları yer/saha bilgisi bulunmayan ve tarihi belirlenemeyen başka eserlerle ilgili olarak saha tespitinde birer kıstas olarak kullanmaktır. Çalışmanın kapsamını sahaya ait kabul edilen Behcetü’l-Hadâik fî Mev’izeti’l-Halâik, Kur’an Tercümesi: Süleymaniye 3966, Bed’ü’l-Amâlî ve El-Muhtasar Tercümesi adlı eserlerin yazısında başka sahalarda rastlanmayan Arap imlasına ait özelliklerin nasıl kullanıldığı oluşturmaktadır. Böylelikle Memlûk sahasında şu ana kadar incelenmiş ancak dilsel tasnifi yapılmamış eserler, karışık lehçeli eserler ile yeni bulunacak yazmaların imla özellikleri açısından aralarındaki bağın ortaya çıkacağı düşünülmektedir.

Dede Korkut Kitabının Dresden Yazmasındaki Bazı Kelime ve Şekillerin İmla Özelliklerine Dayanılarak Yeniden Okunuşu ve Anlamlandırılışı Üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1998, Cilt 46, Sayı 1 · Sayfa: 131-152
Orhan Şaik Gökyay ile Muharrem Ergin yayınlarından sonra Dede Korkut Kitabı'ndaki bazı kelime ve şekillerin okunuşları ve anlamlandırılışları üzerine son 25 yılda müstakil birçok araştırma ve incelemenin yayımlandığı ve bu yayımlarda da değişik açıklamaların yapıldığı görülmektedir. Bu yazıda, bu araştırma ve incelemelerin, sınırlandırılıp; yeniden üzerinde durulduğu görülür.

Til ve İmla Metodikası Meseleleri Adlı Eserinin Işığında Bekir Çobanzade'nin Dil ve İmla Öğretileriyle İlgili Düşünceleri

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1996, Cilt 44 · Sayfa: 7-13
S. Nagayef'in 1932 listesinde yer alan eser, Fergana'da Molotof Agara Pedagoji Enstitüsü Metodik Fıkralar Serisi'nden, Özdevneşr'in 1726 numaralı kitabı olarak çıkmıştır. Kiril harfli, küçük boy ve kırk sayfadır. Eserde yarı Latin karakterli Kiril alfabesi kullanılmıştır. Eserin hareket noktası yedi yıllık okulların dil programlarıdır.

ESKİ TÜRKÇE ALFABEDEKİ ÜNSÜZLERİ BELİRTEN İŞARETLERİN İMLÂ ÖZELLİKLERİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 189-192
Eski Türkçe/alt Türkçe/alfabe her şeyden önce mükemmelliğiyle dikkati çekmektedir. Bu yüzden XIX. Yüzyılın sonunda P.M. Melioranskiy'in bu alfabeyi Türkçenin fonetik taleplerine cevap veren en uygun yazı diye karaktrize eden etmesi rastlantı değildir. Bu alfabenin mükemmelliğini iyice değerlendiren E.D. Polivanov da Türkçenin fonetiğine uygun böyle bir yazının sadece Türk kabileleri arasında doğabildiğini belirtmiştir.