5 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
  • Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten
  • köken bilgisi
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

“Kuşku” Sözü Üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2021, Sayı 71 · Sayfa: 149-164 · DOI: 10.32925/tday.2021.57
Bir söz, biçim ve anlam göz önünde bulundurularak en küçük parçasına kadar ayrılır. Bu durumda ortaya kök dediğimiz kısım çıkar. Fakat bazen ve hatta sıklıkla kökün bulunması yolunda bir ayırma sorunu görülür. Bu, gerek kökteki ses değişmelerinden gerekse kök ile ek(ler) in anlam bağlantısının kurulamamasından kaynaklanır. Çünkü kök, geçirmiş olduğu ses değişimleriyle tanınmaz hâlde veya başka bir sözün kökü görünümünde olabilir. Türkoloji literatüründe kuşku sözünün köken bilgisi denemelerinde "kuş" sözü ile ilişkilendirilmesi durumu tam olarak buna örnektir. Kuşku ile kuş "kuş" arasında anlam olarak göreceli bir bağlantı kurulması yanında, yapılan eşleştirmeye biçim benzerliği de yetmiş görünmektedir. Oysaki köken bilgisi "kulağa dayanma"nın yanında anlam bilgisi ile yapılır. Anlam-biçim ilişkisi yanında, o sözü destekleyen aynı kökün türevlerinin var olup olmadığı meselesine de bakılması gerekli ve önemlidir. Kuşku kavram bir sözdür; üst/sonraki anlamdır. Temelinde "eşini yapmak, benzerini yapmak, eş saymak, dallanmak" gibi alt/ilk anlamlar yatmaktadır. Buna göre, kuşku sözünün "eş yapmak, eşini yapmak (düşünmek); benzerini yapmak (düşünmek)" anlamıyla koş- fiilinden, koş-ku olarak getirildiğini açıkça söylemek mümkündür. Bu yazı, bu savın gerekçelerini sunarken başka dillerin eski bilgi-yeni bilgi ilişkisine başvurma yoluyla tespit edilen paralelliği de karşılaştırarak göstermeyi içerir.

VAMPİR

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 2 · Sayfa: 119-130
XVIII. yüzyılda Doğu Prusya'da zirveye ulaşan vampir öykülerinin kısa zamanda tüm Avrupa'yı etkilemesi, vampirizmi mitoloji ve folklorun sınırlarından çıkarıp Gotik edebiyatın temalarından biri hâline getirmiştir. Günümüzde edebiyatın, sinemanın, hatta bilgisayar oyunlarının konuları arasında olan kan emen canavarlara bu denli merak varken, bunlara adını veren sözcüğün kökenine olan ilgi hayli zayıftır. Bu makalede, daha önce yapılmış olan çalışmalar da dikkate alınarak vampir sözcüğünün kökeni araştırılmıştır

“Çok” Sözcüğü Nereden Geliyor?

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2009, Cilt 57, Sayı 2 · Sayfa: 107-111
Bu makalede Türkçenin yaygın niteleyicilerinden biri olan çok "az karşıtı, fazla" sözcüğü üzerinde durulacaktır. Öncelikle sözcüğün Türkçenin gelişme ve yayılma alanlarındaki yeri tespit edilecektir. Ardından çok'un kökeni ile ilgili değişik görüşler aktarılacaktır. Son olarak çok'un Eski Türkçedeki ço- "vurmak, saldırmak" fiiline dayandırılabileceği delilleriyle ortaya konulacaktır

TÜRKÇEDE YARDIM SÖZÜ KÖKEN BİLGİSİ VE KAVRAM ALANLARI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2008, Cilt 56, Sayı 2 · Sayfa: 69-76
Genel Türkçede Nog. yardam; Tat. yardem ~ yerdem; Bşk. yarźam; Özb. yårdam; Uyg.yardem; Tü., Gag., Az., Kmk. yardım; Kırg. cardam; Kzk., Kklp. jèrdem biçimlerinde görülensözün kökeni konusunda tartışmalar vardır. Makalede Türkçe yardım (< yardam) sözününKarahanlıcadan beri bilinen yarı "yardım" sözüne dayandığı öne sürülmektedir. AyrıcaTürkçedeki ve diğer dillerdeki "yarım" ve "yardım" kavramları arasındaki anlam ilişkileriincelenmektedir.

VURUŞ KAVRAMLI TÜRKÇE AKRABA KELİMELER: SES OLAYLARI VE ETİMOLOJİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2007, Cilt 55, Sayı 2 · Sayfa: 151-174
Türkçe kelimelerin anlam alanları konusu Türk dil bilimciliğinin en güncel veönemli konularından birisidir. Türkiye Türkçesi ve Özbekçedeki çekiç kelimeleri farklıanlamlarda kullanılmalarına rağmen, bu kelimeler arasında bir anlam bağlılığı bulunmaktadır.Bu bağlılık söz konusu kelimelerin etimolojik kökeni incelenirken, vuruşkavramı olarak ortaya çıkıyor. Vuruş kavramı açısından incelenen aşağıdaki kelimelerinde Eski Türkçedeki "tokı" fiil kökünden türemiş oldukları ve türevlerin birçokfonetik değişmelere maruz kaldıkları hem de bu kelimelerin kendi köküyle ve bir birleriylevuruş kavramı çerçevesinde bağlana bilecekleri ortaya çıkıyor: Eski Türkçedekitokuş, sokuş, soğuş; Türkiye Türkçesindeki savaş, tokmak, tokaç, çekiç, dövdü, döveç,döven, değirmen; Özbekçedeki çekiç/çäkiç, çökiç, çokmar ve Karakalpakçadaki şökkiş.