1113 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

ÖLÜ VE ÖLÜMLE İLGİLİ ANLATILAR KATALOĞU: XIII

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 1 · Sayfa: 21-40
Deyimler, şiirler, halk şarkıları ve efsaneler, Türk halk edebiyatının değerli verileri oldukları kadar Türk dilinin de zenginliğidir. İnsanların çoğunun köylerden kentlere göç etmiş olmasına rağmen, bu anlatılar ve edebî metinler halk arasında hâlâ söylenegelmekte ve onlara inanılmaktadır. Bu yazıda, ölüm ve ölü kişi hakkındaki anlatılardan derlediğim bazı örnekler vereceğim. Bu anlatıları, rüyada başka bir kişiye görünmek, ölüm anı, tehlikeli ölü ve hayalî ölü vb. şeklinde olan temalarına göre sınıflandırdım. Yazımın başında gazetelerden de bazı örnekler verdim

Türkiye-Türkçesinde İsimden +lA-mAk eki ile Yapılan Fiillerin - Etimoloji Göz Önünde Tutularak - Anlam Bilimsel ve Cümle Bilimsel Araştırılması

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 1 · Sayfa: 41-152
Araştırmada isimden +lA- türetim eki ile yapılan fiiller anlam bilimi (semantik) ve cümle bilimi (syntax) açısından incelendi. Önce kaynakçada adı geçen sözlüklerdeki isimden +lAtüretim eki ile yapılmış fiiller (1000`e yakın) toplandı ve gözden geçirildi. Bu fiillerle doğru cümle kurabilmek için gerekli olan tümlein / tümleçlerin durum hâli ile fiillerin temelini oluşturan temel-isimlerin anlamı arasında bir bağlantı olup olmadığını Gerhard Helbig`in fiillerin birleşim değeri (Değerlilik Kuramı // Valenztheorie) üzerine yaptığı çalışmaları göz önünde tutularak incelendi. Fiiller, gerekli tümlecin / tümleçlerin durum hâli de gösterilerek alfabetik bir dizinde belgelendi. Bazı temel-isimlerin bugünkü Türkçede kullanılmadığı saptanmış; bu durumda etimolojisi de incelenmiştir

DERLEM, BİLGİSAYAR DESTEKLİ SÖZLÜK BİLİMİ, EŞ DİZİMLİLİK VE OTOMATİK TERİM ÇIKARIMI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 1 · Sayfa: 183-197
Bilişim teknolojilerinde son yirmi yılda yaşanan gelişmeler dil bilimi çalışma ve uygulamalarını artan bir biçimde etkilemektedir. Bilgisayar destekli dil bilimi, doğal dil işleme (DDİ), derlem dil bilimi gibi görece yeni terimler özellikle metin çözümleme başta olmak üzere dil birimlerinin otomatik belirlenimi, çıkarımı ve bu uygulamalar üzerinden yoruma dayalı çalışmalar için vazgeçilmez nitelikler taşımaktadır.Genel Ağ'da (İnternet) milyonlarca sayısallaşmış metinlerden belgelerden bilgi çıkarımında, arama-sorgulama uygulamalarında terimler önemli göstergeler, ipuçlarıdır. Terimlerin otomatik çıkarımı, elle yapılması mümkün olmayan yığınlarca sayısal metnin kavram çözümünde kullanılan yöntemler arasındadır. Bu bakımdan terime dayalı çözümlemeler yalnızca dil bilgisel çalışmalarda değil örneğin biomedikal uygulamalardan büyük kavram ağaçlarının hazırlanmasına kadar genişleyen bir alanda kullanılmaktadır.Bu çalışmada TÜBİTAK popüler kitaplarından Şaşırtan Varsayım adlı çeviri yayının eş dizimli terimler açısından olasılık-istatistik yöntemler kullanan iki yazılımca çözümlemesi yapılmıştır. Sonuç olarak otuz dokuz eş dizimli birimin terim olarak değerlendirilebilecek adaylar olduğu belirlenmiştir

ANDREAS TIETZE, TARİHİ VE ETİMOLOJİK TÜRKİYE TÜRKÇESİ LUGATI (CİLT 2, F-J, WIEN 2009)’NA KATKILAR

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 1 · Sayfa: 199-211
Bu çalışmada Andreas Tietze tarafından hazırlanmış olan ve Türkiye Türkçesinin söz varlığına ait kelimeleri ihtiva eden etimolojik sözlüğün ikinci cildi üzerinde durulacaktır. Tietze, eserinin ön sözünde incelediği bazı kelimelerin kökenini tespit edemediğini ifade eder. Bu kelimeler sözlükte çift soru işareti ile gösterilmiştir. Biz, bu durumdan hareket ederek sözlüğü baştan sona okuduk. Tietze'nin kökeni konusunda tereddüt yaşadığı bazı kelimeler hakkında görüşlerimizi ortaya koyduk.Tarihi ve Etimolojik Türkiye Türkçesi Lugatı'nın ilk cildi 2002 yılında yayımlandığında Türkoloji camiasında, özellikle de Türkiye'de büyük yankı ve heyecan uyandırmıştı. Gerçekten de bu heyecan, yıllardır dilimize pelesenk olmuş "Türkiye Türkçesinin sağlam ve güvenilir bir etimolojik sözlüğü hâlâ yazılamadı." sözünün gerçeğe dönüşmesinin sonucu muydu acaba? Hele hele Tietze'nin sözlüğün altı yedi cilt gibi düşünüldüğünü ifade etmesi umutları iyice yeşertmişti

HİÇBİRYER ROMANINDA DİL, ÜSLUP VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 1 · Sayfa: 165-182
Türk edebiyatındaki bazı romanlarda Batılı ve "yeni" hayat tarzı, modern şehir hayatına uyumsuzluk gibi konular, değerlendirilerek veya eleştirilerek gündeme getirilmiştir. Bunlardan biri de Fatma Karabıyık Barbarosoğlu'nun Hiçbiryer adlı romanıdır.Bu çalışmada Fatma Karabıyık Barbarosoğlu'nun Hiçbiryer adlı romanının dilinde bulunan özgün kullanımlar ve cümle tercihleri incelenmiş; bunlarla, romanda anlatılanların uyumlu ilişkisi üzerinde durulmuştur. Psikolojik yönü ağır basan romanın dilinde ikilemelerin dikkati çekecek yoğunlukta kullanıldığı ve köy hayatına dair pek çok kavramın, roman vasıtasıyla edebî dile taşındığı tespit edilmiştir

AHMET MİTHAT EFENDİ’NİN TELİF VE TERCÜME YOLLU YAZDIĞI BÜYÜK ROMANLAR” ADLI YAZILARIN ÇEVİRİ YAZISI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2010, Cilt 58, Sayı 1 · Sayfa: 153-164
Tanzimat'ın önde gelen isimlerinden Ahmet Mithat Efendi, 1870-1912 yılları arasındaki yazı faaliyetinde pek çok hikâye ve romana imza atmış bir yazardır. Telif roman örneklerinin yanı sıra tercümeleri de bulunur. Tercüman-ı Hakikat'te yayımlanan "Ahmet Mithat Efendi'nin Telif ve Tercüme Yollu Yazdığı Büyük Romanlar" başlıklı yazı dizisinde yazarın 1874'ten 1885 yılına kadar yazmış olduğu telif ve tercüme romanları kısaca tanıtılmış ve halkın bu romanlara gösterdiği ilgi üzerinde durulmuştur

ÇİFT ÜNSÜZLE BAŞLAYAN KELİMELERİN YAZIM SORUNU

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2009, Cilt 57, Sayı 1 · Sayfa: 1-17
Bu çalışmada Türkçeye giren çift ünsüzle başlayan kelimelerin yazım sorunu üzerindedurulmuştur.Türkçede kelime başında çift ünsüz bulunmadığı için bu tür kelimelerin yazım sorunuya iskarpin, iskele, istasyon, istatik örneklerindeki gibi kelimenin başına bir ünlünün ya dapurova, pılâsman, pılân, pılâstik, purogram örneklerindeki gibi iki ünsüzün arasına bir ünlününgetirilmesiyle giderilmeye çalışılmıştır. Amaç kelimeyi, başındaki çift ünsüzü bir ünlü ile açarakTürkçenin kurallarına uygun hâle getirmektir.Bu sorun ilk defa TDK'nin 1941'de yayımladığı İmlâ Kılavuzu'nda ele alınmıştır. Buradabu tür kelimelerin plâsman-pılâsman, plâstik-pılâstik, plân-pılân, program-purogram, provapurova,statik-istatik gibi ikili imlası önerilmiştir. Daha sonraki yıllarda bu uygulamadanvazgeçilmiştir. Fakat yazarlarımız, şairlerimiz ve önemi bilginlerimiz yazılarında konuşmadaortaya çıkan sesi yazıda da göstermişlerdir. Bu durum Türkçenin "sesçil" imlasına da uygundüşmektedir.

‘DERLEME SÖZLÜĞÜ’NDEKİ KALIPLAŞMIŞ AD-FİİLLERİN VE SIFAT-FİİLLERİN YAZI DİLİNDE KULLANILIRLIK DURUMLARI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2009, Cilt 57, Sayı 1 · Sayfa: 51-92
Bu çalışmada 'Derleme Sözlüğü (Türk Dil Kurumu, I-XII, 2. Baskı, Ankara 1993)'nde yeralan kalıplaşmış ad-fiillerin ve sıfat-fiillerin yazı dilindeki durumları incelenmiştir. Bununiçin öncelikle 'Derleme Sözlüğü'ndeki kalıplaşmış ad-fiiller ve sıfat-fiiller sınıflandırılmış veardından yazı dilindeki durumları incelenmek üzere bu kelimeler, 'Türkçe Sözlük (Türk DilKurumu, 10. Baskı, Ankara 2005)'teki örnekleriyle karşılaştırılmıştır.Her iki sözlükte ortak olan kelimeler dışında, 'Derleme Sözlüğü'ndeki bazı kelimelerin,zamanla eski anlamlarını yitirip yeni zamana göre anlamlar kazandığı görülmüştür.Gerek her bakımdan ortak olan kelimeler gerekse söyleyişçe aynı olup anlamca farklılıkkazanan kelimeler, halk ağzından derleme yapmanın, yeni kelime türetmek ve dili zenginleştirmekadına hâlâ önemli görevler üstlendiğini göstermektedir.

OBSERVATIONS SUR QUELQUES ASPECTS DE LA PLANIFICATION LINGUISTIQUE TURQUE

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2009, Cilt 57, Sayı 1 · Sayfa: 111-140
Nombre de sociétés ont ressenti le besoin d'intervenir dans leur langue pour éviterson aliénation. On peut notamment citer les politiques de purification linguistiquehongroise, allemande, finlandaise (pour le finnois) et islandaise. Celle que nous nousproposons d'étudier ici, la purification linguistique turque, se distingue des autrespar la volonté de ceux qui l'ont menée de rompre avec le passé culturel immédiatet de faire de la langue, purifiée de ses éléments étrangers, l'un des piliers de lanouvelle identité nationale: en Turquie, la purification de la langue a accompagné unchangement de civilisation.Après une présentation de la situation linguistique du turc et de son évolution,points essentiels pour la compréhension de la politique de purification linguistique enTurquie, on verra en détails dans une seconde partie comment celle-ci a été mise enoeuvre et les résultats auxquels elle a abouti.