5 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
DEDE KORKUT’TA AĠ VE AĠ BAN ĖV’İ YENİDEN OKUMAK-TÜRKÇEDE AĠ ‘YÜKSEK’ VAR MIDIR?-
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2023, Sayı 55 · Sayfa: 9-22 · DOI: 10.24155/tdk.2023.215
Özet
Tam Metin
Dede Korkut gibi tarihsel derinliği olan ve geniş bir coğrafya ile bütünleşmiş bir metni okumaya çalışmak, bir okyanusun derinliklerini keşfetmeye çalışmak gibidir. Bu uçsuz bucaksız tarih ve coğrafya birikimi ile dolu okyanusun neresinde hangi kültürel öge ile neresinde hangi coğrafyanın söz varlığı ile karşılaşacağınızı tahmin etmek oldukça güçtür. Konu, dilin kendi malzemesi ile ilgili olduğu kadar alınma kelimeler ile de ilgilidir. Metindeki kelimelerin, söz diziminin ve bağlamın izini sürerken karşınıza sorunlar yumağının tahmin edilemez derecede yanıltıcı ve bir o kadar şaşırtıcı örnekleri çıkabilir. Bu sorunlar yumağının bir kısmı ses bilgisi, şekil bilgisi, söz dizimi, alınma kelimeler, deyimler, söz kalıpları ile ilgili olabilir. Bir kısım sorunlar ise anlam ve bağlam ile ilgilidir. Ayrıca okuduğunuz metindeki bir yapı, başka bir eski metinde görülmemiş veya başka bir metinde okuduğunuz metindeki anlamda kullanılmamış olabilir. Başka bir metinde geçmeyen bir dil yapısını doğru okuyup anlamak için eldeki tek anahtar bağlamdır. Türkçeye kaynaklık eden eski metinler, sayıca az ve sınırlı genişliktedir. Eski metinler, yazılmış oldukları dönemde kullanılan dilin bütün sözcüklerine, dil yapılarına ve bunların bütün anlamlarına tanıklık etmez. Ayrıca bazen aynı öge ile ilgili olarak karşınıza yukarıda sayılmış olan sorunların birden fazlası çıkabilir. Böyle bir metinde sorunlar bilinmezin bilinmezi olur ve birbirini izler gider. Bu makalede konunun bir örneği olarak Dede Korkut yazmalarında geçen aġ ve aġ ban ėv üzerinde durulmaktadır.
Dede Korkut Oğuznameleri Üzerine -Günbed Nüshası Işığında- Düzeltme Teklifleri (2)
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 50 · Sayfa: 11-22 · DOI: 10.24155/tdk.2020.138
Özet
2019 yılına kadar varlığı bilinen Dede Korkut Oğuznamelerinin sayısı 12 idi. 2019 yılının nisan ayında varlığı bilinen Dede Korkut Oğuznamelerinin sayısı 12'den 13'e çıktı. İran'da yeni bir Oğuzname nüshası bulundu. Bu yazma eser İran'ın Günbed şehrinde yaşayan Veli Muhammed Hoca'nın özel kütüphanesinde korunduğu için Günbed nüshası olarak anılıyor. Yazma nüshanın içerisinde 24 soy ve bir boy yer alıyor. Bu yeni yazma, Dede Korkut Oğuznamelerinin diğer nüshaları üzerine yapılmış olan çalışmalara katkı sunacak birtakım özellikler içeriyor. Söz konusu yeni yazmanın ilk yaprağı kayıp olduğundan adı bilinmiyor. Ancak içeriğine bakıldığında bu yazma eser Kazan Beyin Ejderhayı Öldürmesi adıyla anılabilir. Bu yeni Oğuzname metninin bazı bölümleri, Oğuzname metinleri üzerinde yapılacak yeni okumalara da ışık tutuyor. Yazma eserde geçen bazı gramer yapıları, aynı zamanda Dede Korkut metinleri üzerinde yapılmış olan okumalar konusunda eksiklerin bulunduğunu ve yeni tekliflerin yapılması gerektiğini gösteriyor. Kısacası yeni bulunmuş olan bu yazma eser, önceki metinlerin okunmasına katkı sunacak ögeler içeriyor, birtakım gramer yapılarının yanlış okunduğunu ve yanlış anlaşılmış olduğunu gösteriyor
Dede Korkut Oğuznameleri Üzerine -Günbed Nüshası Işığında- Düzeltme Teklifleri
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 49 · Sayfa: 7-20 · DOI: 10.24155/tdk.2020.125
Özet
Bayburt Üniversitesinde 25-27 Nisan 2019 tarihinde "Dünya Kültür Mirası Dede Korkut Uluslararası Sempozyumu" adlı sempozyum düzenlendi. Bu sempozyumda Metin Ekici tarafından Kazan Beyin Ejderhayı Öldürmesi adlı yazma eser, bilim dünyasına duyurulup tanıtıldı. Böylece Dede Korkut Oğuznamelerinin sayısının 13'e çıkmasına tanık olduk. Dede Korkut'un iki nüshası üzerine ve özellikle de Dresden nüshası üzerine çalışmalar yapmış biri olarak söz konusu toplantıya katılmaktan, bu olaya tanık olmaktan dolayı, son derece heyecan ve mutluluk duydum. Bulunmuş olan yeni yazmanın yayımlanmasını ve metni okumayı heyecanla ve merakla bekledim. Nihayet bu toplantının üzerinden iki ay geçtikten sonra Kazan Beyin Ejderhayı Öldürmesi adlı Oğuznameyi okumak mümkün oldu. Okuduğum metnin bazı yerlerine işaretler koyarak ve bu kısımlara yeniden dönerek tekrar tekrar okudum. Bazen yeni okuma denemelerine giriştim, hazırlanmış olan sözlüğü okudum, yazma eser metnini okuyup inceledim. Söz konusu yeni yazmada geçen bazı dil ögeleri daha önce Dede Korkut metni üzerinde yapılmış olan okumalar konusunda birtakım düzeltmelerin yapılması gerektiğini gösteriyordu. Yani yeni metin, önceki metinlere ışık tutuyor ve orada geçen birtakım ögelerin eksikleri olduğunu gösteriyordu. Yazmadaki bazı ögeler ise müstensihten kaynaklanan yanlış yazımlar bulunduğunu düşündürüyordu. İşte bu makalede yeni yazma eserin ışığında daha önce Dede Korkut'un Dresden nüshası üzerinde yapılmış olan okuma denemeleri ile ilgili bazı düzeltme teklifleri yer almaktadır.
TÜRKMENİSTAN’DA DEDE KORKUT ARAŞTIRMALARI: DÖNEMLER, İSİMLER VE EĞİLİMLER
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2016, Sayı 42 · Sayfa: 99-116
Özet
Türkmenistan'da Dede Korkut'la ilgili ilk ve kayda değer çalışmalar, Sovyetler Birliği Dönemi'nde başlar. Ancak bu dönemde araştırmaların inişli çıkışlı bir seyir izlediği görülür. Sovyet yönetimi bazen Dede Korkut araştırmalarını serbest bırakırken bazı dönemlerde ise yasaklama yoluna gitmiştir. Bu yüzden Türkmenistan'da "Dede Korkut Kitabı"yla ilgili önemli çalışmalar, 1980'lerden sonra yayımlanabilmiştir. 1990'larda ise Türkmenistan'da Dede Korkut algısının tamamıyla değişmeye başladığı, Dede Korkut'un tıpkı Oğuz Kağan ve Köroğlu gibi millî destanlar arasında gösterildiği görülür. Ayrıca bağımsızlık sonrasında metin neşirlerinde ve nüshalar üzerine yapılan araştırmalarda bariz bir artış söz konusudur. Bu makalede, Türkmenistan'da yüz yıllık araştırma tarihine sahip Dede Kokut'la ilgili olarak yapılan çalışmaların dönemleri, yöntemleri ve amaçları üzerine tespit ve değerlendirmeler yapılmıştır. Dede Korkut araştırmalarının dönemlerini belirlemek, bu dönemlerin bilim anlayışlarını ortaya çıkarmak ve günümüz Türkmenistan'ında Dede Korkut araştırmalarının durumunu tespit etmek, makalenin ana hedefleri arasında yer almaktadır.
‘Dede Korkut Kitabı/Kitab-ı Dedem Korkut’ Oğuz Kahramanlık Destanı ve ‘Kitab-ı Korkut’ (‘The Book of Dede Korkut/Kitab-ı Dedem Korkut’ Oghuz Heroic Epic and ‘The Book of Dede Korkut’)
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2016, Sayı 41 · Sayfa: 51-91
Özet
Kitab-ı Dedem Korkut adıyla bilinen Dresden nüshasının tespit edilmesiylesadece Türk halkları için değil tüm bilim dünyası için yeni bir dönem başlamıştır.Dede Korkut Hikâyeleri olarak bilinen Oğuz boylarına ait destanların tespiti bütünbilim camiasında büyük heyecan uyandırmıştır. Dede Korkut Hikâyeleri'nin Vatikannüshasının bulunması ise bu heyecanı artırmıştır. Vatikan nüshası Dresden nüshasındagörülen bazı okuma sorunlarının giderilmesini sağlamıştır. Bu destanlar OğuzTürklerine ait olmasına rağmen tüm insanlığın kültürel değeri olarak görülmelidir.Dede Korkut Oğuz boylarının, özelikle de Müslüman Türk halklarının ortak değeridir.Dede Korkut, halkın bilgesi, yol göstericisi, kâhini, hekimi, ozanı ve saygıdeğerkutsal figürüdür. Tahta çıkan hakanların veziridir, hakanlar onun önünde eğilir, onasaygı gösterirlerdi. O, iradesiyle hakanı tahta çıkartır ve tahttan indirir. Hakan vehalk onun kararlarını ve söylediklerini yaparlar. V. M. Jirmunskiy, yazılı ve sözlükaynaklara dayanarak Dede Korkut'un tarihî ve efsanevi kişiliğine ait özellikleri tespitetmiştir. Korkut adı etrafında sayısız menkıbe teşekkül etmiştir. Korkut'un yaşı,yaşam yeri ve mezarının bulunduğu yer, ölümden kurtulmak için kaçmaya başladığıve dünyanın merkezi olan Sır-Derya Nehri'dir. Şamanlık inancının şaman-ozanıolan kâhin Korkut-Ata kültü teşekkül etmiş, bu kült ve Korkut motifi Oğuz halklarınınbatıya ilerlemeleri neticesinde Kafkasya ve Anadolu sahasında da yayılmıştır. Kimitarihî kaynaklar Korkut Ata'yı Hz. Muhammed'in çağdaşı olarak göstermiş, o, Hz.Muhammet'e iman etmiş, Müslüman olmuş ve Oğuzlar arasında İslam'ın tebliğcisi olmuştur. Korkut figürü efsanevi ve itibari bir kişiliktir, ancak onu, tarihî kaynaklaragöre Oğuz hakanlarına vezir olarak hizmet etmiş gerçek kişilik olarak da görmekteyiz.The discovery of Dresden copy of the "Kitab-ı Dedem Korkut", started the newperiod not only for Turkish people but also for the whole academic world. The discoveryof epics blonging to Oghuz clan which are known as Stories of Dede Korkut, hasthrilled the academic society. On the other hand the discovery of Vatican copy of Storiesof Dede Korkut has increased the level of excitement. Vatican copy of it, helped tofix some reading problems existing in Dresden copy. Even though these epics belongto Oghuz Turks, they are seen as cultural heritage of the whole humanity. Dede Korkutis a common haritage of Oghuz Turk clans, especially Muslim Turks. Dede Korkutis a wise man of clan, leader, foreseer, healer, poet, and a holly man who is respected.He is a vizier of crowned kings, so kings hail to him, show respect to him. He wouldenthrone kings or depose kings with his might. Kings and society would do whateverhe says. V. M. Jirmunskiyh detected his historical and mthycal characteristic basedon written and oral sources. On the name of Korkut there are many legends. The age,place he lived and his tomb is located at Sır-Derya River which he ran away in orderto get rid of death and center of the world. Schamanism consisted of Korkut-Ata cultwho was shaman, poet and foreseer, and this cult and myth were brougth to Caucasiaand Anatolia as a result of historical migration of Oghuz clan to those land. Accordingto some sources Korkut-Ata was thought to have lived in the same period withHz.Muhammet and he accepted his religion, became a Muslim and expanded Islamamong Oghuz clan on the other land, he is a mythical character but according tosome historical sources he is seen as a vizier of Oghuz kings.