2 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Anahtar Kelimeler
Kazan’da Çıkarılan Süreli Yayınlardan Şark Kızı (1918)
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2025, Sayı 59 · Sayfa: 83-108 · DOI: 10.24155/tdk.2025.248
Özet
Tam Metin
İdil-Ural bölgesinde aydınların kendi ana dillerinde süreli yayın çıkarma düşünce ve talepleri 1905 yılında gerçekleşebilmiş ve bu tarihten sonra özellikle 1905-1917 yılları arasında çeşitli yönelimlere sahip onlarca dergi ve gazete çıkarılmıştır. Hızlı bir şekilde Türk dünyasında modernleşme hareketlerinin önemli bir parçası hâline gelen bu yayınlarda Türk halklarının istiklal ve istikbali meselesi başta olmak üzere toplumsal haklar, eğitim, din ve edebiyat üzerine pek çok yazı kaleme alınmıştır. Çalışmamızda ele alacağımız Şark Kızı adlı dergi, 1917 sonrasında kadınlara yönelik çıkarılmış dergiler arasındadır. 24-27 Nisan 1917 tarihinde düzenlenen Rusya Müslüman Kadınları Kongresi’nin ardından Rusya Müslüman Kadınları Merkez Bürosu tarafından Kazan’da Arap harfli olarak Tatar Türkçesinde çıkarılmıştır. Toplamda altı sayı çıkarılan bu dergide Rus ve Batı edebiyatından çeviriler, şiir ve hikâye türünde eserler, bilimsel ve siyasi makaleler, sağlık ve beslenme hakkında yazılar yer almıştır. Derginin amacı, kadınların yüzyıllardır göz ardı edilen toplumsal hak ve hukuklarını, eğitim ve bilim ışığında kadınlara yeniden kazandırmak olmuştur. 1918 yılı gibi önemli bir siyasi dönemde, Şark Kızı dergisi yalnızca siyasi bir platform olarak değil aynı zamanda eğitim ve bilim alanında da önemli bir rol üstlenerek bu alanlarda bir köprü görevi görmüştür. Yazar kadrosunda Aziz Ubeydullin, Ali Rahim ve Fatih Emirhan gibi dönemin önde gelen Tatar aydınlarının yer aldığı bu derginin içerik ve genel söyleminin incelenmesi ve böylelikle ilk kez bu çalışmada ele alınacak Şark Kızı adlı derginin Türk matbuat çalışmalarına kazandırılması hedeflenmektedir.
FATİH EMİRHAN (1886-1926)
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2008, Sayı 25 · Sayfa: 25-32
Özet
Fatih Emirhan (1886-1926), XIX. yüzyıl sonu ve XX. yüzyıl başlarında gerçekleşen Tatar rönesansının parlayan tan yıldızıdır. O, Tatarların kendilerine bayrak yaptığı ünlü şairi Gabdulla Tukay'ın hem fikir babası hem yakın arkadaşıdır. Daha genç yaştayken felç geçiren ve ömür boyu tekerlekli sandalyeye mahkûm kalan bu bahtsız insan, ömrünün son gününe kadar edebiyatı araç yaparak ulusunu aydınlatmaya çalışmıştır.