3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
  • Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi
  • diyalekt
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Karabağ Ağzı Özelliklerinin Azerbaycan Dilinin Dialektoloji Atlası’nda Görünümü

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2021, Sayı 52 · Sayfa: 133-168
Karabağ, Azerbaycan toprakları içinde Ağdam, Terter, Yevlah, Füzuli, Beylegan, Gubadlı, Cebrail, Mingeçevir, Ağcabedi, Hocavend, Şuşa, Hankendi, Laçın, Kelbecer, Hanlar, Gorus, Akdere, Berde, Zengezur, Hadrut rayonlarından oluşmaktadır. Bölge, Osmanlılar döneminde Talış ve Gulüstan, Haçın, Çilaberd, Verende ve Dizak olak üzere beş bölgeye ayrılmış ve demografik özellikler vergi defterlerine ayrıntılı olarak kaydedilmiştir. Karabağ topraklarına 1990 öncesinde başlayan Ermeni saldırıları giderek artmış ve bu bölge, Ermenistan tarafından 1993 yılı itibarıyla tamamen işgal edilmiştir. Bu tarihten sonra aradan geçen yaklaşık otuz yılın ardından 2020 yılında Ermenistan'ın saldırılarıyla başlayan çatışmaların sonunda Ermenistan büyük bir yenilgiye uğratılmış ve bölgedeki işgal sona erdirilmiştir. Karabağ, yeniden Azerbaycan topraklarına katılmıştır. Azerbaycan Türkçesinde diğer dillerde de olduğu gibi zaman içerisinde değişmeler olmuştur. Kafkaslarda ve dünyanın değişik bölgelerinde (Gürcistan, İran, Türkiye, Dağıstan, Irak) değişik ses ve söyleyiş özelliklerine sahip biçimleriyle konuşulan Azerbaycan Türkçesi, Azerbaycan coğrafyasında da birbirinden farklı ağızlara ayrılmış ve coğrafya esasına göre Doğu, Batı, Kuzey ve Güney olmak üzere 4 ağız grubundan meydana gelmiştir. Karabağ ağzı Batı grubu ağızların içerisindedir. Bu makalede Batı grubu ağızların ve Karabağ ağzının belirleyici özellikleri verilmiştir. Çalışmanın esasını ise Karabağ ağzı özelliklerinin Azerbaycan Dilinin Dialektoloji Atlası üzerinden tespit edilmesi oluşturmaktadır. Karabağ ağzı, Atlas üzerindeki ses ve söyleyiş, yapı bilgisi, söz dizimi ve söz varlığı özellikleri esas alınarak toplam 128 harita üzerinden aktarılmıştır. Her maddede, Karabağ ağzındaki kullanıma dair seçilen bir özelliğin bölgedeki rayonlarda kullanılış biçimi örnek sözcüklerin ve bunların kullanıldığı yerlerin verilmesiyle anlatılmıştır. Makalenin sonunda, Türkiye Türkçesi için de bir ağız atlası çalışmasının yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.

Tatar Halk Geleneklerinde ve Yerel Ağızlarında ‘Ekmek’ Sözünün Kullanımı (The Use of the Word ‘Bread’ in Tatar Folk Tradition and Local Dialects)

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2016, Sayı 41 · Sayfa: 7-11
'Ekmek', insan için bir gıdadan çok daha fazlasıdır. Özellikle tarım kültürlerininvazgeçilmezi olan 'ekmek', dilde ve halk kültüründe de büyük bir yere sahip olmuştur.Tatar halk kültüründe de çok çeşitli ekmek türleri olduğu görülmektedir. Bu türlerinçeşitliliği fonetik açıdan da Tatar diyalektleri içerisinde zenginlik kazanmıştır. Bununyanı sıra folklorik ürünlerde ve söylemlerde 'ekmek'le ilgili ritüellerin fazlalığı dadikkat çekicidir. Bu ritüeller ve ekmek türlerinin adlandırılmasında kullanılan sözlerinköken bakımından genel olarak Türk dili kaynaklı olduğu görülmektedir. AncakArap dilinden alıntı bilgilerin de anlam değişikliğine uğrayarak kullanıldığı tespitedilmektedir. Özellikle evlenme, doğum, ölüm ve ölüyü anma gibi ailevî âdetlerde'ekmek'le ilgili ifadeler ve pratikler önemli bir yere sahiptir.'Bread', for people, is more than food. 'Bread', indispensable part of agriculturalsocieties, has an important place in language and folk traditions. It is seen that thereare a number of bread types in Tatar folk culture. This variety is also rich in termsof phonetic in the local dialects. The variety of rituals regarding 'bread' in folkloricdiscourse is notable. The words used to name the types of bread and in the rituals aremostly Turkish origins. However, some Arabic origin words with changes in meaningare also used. In particular, expressions regarding 'bread' and the practices in the familial traditions concerning marriage, death/funeral have an important place.

Qüney Azerbaycan’da Fars Dili ve Diyalektlerine Uygunlaşdırılmış Qedım Türk Toponimleri

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2007, Sayı 24 · Sayfa: 65-74
Bellidir ki, çeşitli dillerden bir birine karşılıklı söz alıp verme sonucunda herhangi bir dile geçen söz o dilin kurallarına uygun bir şekilde ya ses uyumuna ve gramerine, ya da diğer dil özelliklerine uygunlaştırılır. Bazen öyle sözler olur ki, onlar başka dile kabul edilirken şekline göre aynı dilin ses uyumuna benzetilerek ilkin kendi anlamından uzaklaştırılıp yeni ve tam ters anlamlı sözlere çevrilir. Her bir apelyativ leksem gibi toponimler de her hangi tarihi devrin etnik dil elementlerini kendinde korumaktadır. Araştırmalar kanıtlıyor ki, çeşitli dillerin bir- birine etkisi toponimle'den de yan geçmiyor. Bunun neticesinde daha çok diyalektal etkilerle fonetik değişmeye maruz kalan toponimlerin birçoğunun semantikası tamamile tahrif edilerek değiştiriliyor. Mehs buna göre de Azerbaycan-Türk toponimiyasında rastlanan bu faktör daha ciddi tarihi sorun yaratıyor. Tarihen eski Türk toprakları olmuş Güney Azerbaycan'da, şimdiki Ermenistan erazisi olan Batı Azerbaycan 'da, Rusiya 'da, Gürcüstan 'da ve birçok başka bölgelerde diyalektal etkilerle fonetik değişiklıye uğramış çok sayıda Türk menşeli yer yurt ve şahıs adlarının anlamı değişdirilmişdir. Bu gibi adlarda yabancı dillerin etkisi aydın görülse de lingvistik metodların düzgün tatbiki her bir dilin diyalektal ve ağız özelliklerini müeyyenleştirmekle bu adların menşeyini ve dil mensubluğunu aydınlaştırmak imkânı yaratıyor