2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi
  • Son 10 yıl
  • doğa
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

CENGİZ AYTMATOV’UN ESERLERİNDE KADER İZLEĞİ VE HZ. MUSA TEVİLİ

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2022, Sayı 54 · Sayfa: 183-194 · DOI: 10.24155/tdk.2022.211
Tam Metin
Cengiz Aytmatov, yazarlığındaki mükemmeliyet derecesine varan ustalığı ve anlatılarındaki olağanüstü kurgularıyla ve sembolik anlatımlarıyla dünyanın en büyük yazarlarından biri olmayı başarmış ve yüz doksan dört dile eserleri çevrilerek bunu ispatlamış bir yazardır. Aytmatov'un kurgularını sıradan olmaktan çıkaran başlıca hususlardan biri, bir nevi yaratılış düzeni veya evrende birbiriyle son derece ilişkili hadiselerin ahengi diyebileceğimiz ve "ölçü veya düzen" kelimeleriyle de adlandırabileceğimiz "kader" kavramını çok ince bir ustalıkla işleyerek, eserlerindeki kahramanların, olayların, doğadaki varlıkların ve hayvanların kaderlerini birbiriyle kesiştirmesidir diyebiliriz. Söz konusu kaderler, bazen insan-hayvan-doğa üçgeninde bezen insan-doğa ve insan-hayvan, bazı durumlarda ise doğa-hayvan bağlamlarında kesişmektedir. Buradaki kesişmeleri ortaya koymadaki ana maksatlardan biri, yazarın sembolik anlatımında anlatmak istediğini, okurun anlayışına yaklaştırma endişesi veya evrendeki yaratılış ve buna bağlı olarak gerçekleşen olayların hikmetlerini ortaya koyma amacı söz konusu olabilir. Ayrıca Aytmatov'un söz konusu kaderleri örtük bir sistem eleştirisi aracı olarak kullandığı da söylenebilir. Bu bağlamda, yukarıda bahsedilen ortak kaderlerin birbiriyle münasebetleri ele alınarak, yazarın metin kurgusunun anlaşılması ve yazarlık kabiliyetinin dikkatlere sunulması mümkün olabilecektir kanaatindeyiz. Çalışmada, insanlığın ortak dertlerine çareler arayan ve bu çareleri eserlerinde işleyen Aytmatov'un, evrendeki işleyişi ve bu işleyişi bozucu unsurları ortaya koyduğu eserlerinden yola çıkarak, "kader izleği" çerçevesinde ve Hz. Mûsâ ile Hz. Hızır arasında geçen kıssa üzerinden bir inceleme yapılacaktır.

ALTAY DESTAN KAHRAMANLARININ DOĞA ILE BÜTÜNLEŞME SÜRECI

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2018, Sayı 45 · Sayfa: 203-222
Mitik yaşam; insanın, bulunduğu çevre ve doğa unsurları ile arasında kurduğu ilişkilerin tek taraflı ve yıkıcı/yok edici olmasının önüne geçerek karşılıklı ve koruyucu nitelikleri vasıtasıyla ilişkiyi düzenler. Yaratılış sonrası süreçte içerisinde bulunduğu doğanın neredeyse tüm ögeleri ile yaşama tutunma yolunda büyük bir çatışmaya giren insan, kendisine giderek daha da genişleyen yaşamsal bir varlık alanı yaratmanın yollarını aramıştır. Varlık alanlarının kurulumu yolunda, mitsel anlatı geleneğinin dünyadaki ilk görüntü düzeyi, -anlama yetisi üzerine kurulu- insanın doğaya kendi iradesini/arzusunu kabul ettirme çabasını içerir. Mitleri içeren destanlarda da kahramanların, doğa ile ilişkilerinde ilk olarak -çatışma merkezli- doğayı özümseme, daha sonra ise doğaya hükmedebilme ve doğayı yönlendirebilme yolunda mitsel bir erginle(n)me sürecinden geçirildiği görülür. Karşılıklı saygı ekseninde özümsenen doğa ve doğanın unsurları; insanoğlu için sonsuzluğa açılan bütüncül yaşam olanakları ile var oluş gömüsü olur. Kahramanlar, doğanın erginleyici gücü ile eğitilir ve farkındalık düzeyleri yoğunlaştırılır. Bu aşama, kahramanların adlarını aldığı ve tinsel doğuşlarını sağladığı toplumsal kimliğe geçiş aşamasıdır. Doğanın var eden güçleri ve kendileri ile birlikte var olan "ötelerin eriştirici ve dönüştürücü gücü" "at"ları ile sınavlar yolunda kozmik evrenin sınırlarını zorlar. Bütünleşilen doğa da -mitsel boyutu ile- anlatılarda kahramanları koruyan, kollayan, gözeten ve olgunlaştıran "yüce ana" düzleminde sunulur. Bu çalışmada, Altay Türklerine ait destanlarda destan kahramanlarının doğanın var eden yaşam enerjisi ile bütünleşme süreci sistematik bir düzlemde incelenmiştir.