3 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Anahtar Kelimeler
- Eski Uygurca 2
- Altun Yaruk 1
- Altun Yaruq 1
- Chinese 1
- çeviri bilimi 1
ESKİ UYGURCADA TIP İNCELEMELERİ VE BİR TIP METNİNE İLİŞKİN FRAGMANLAR
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2023, Sayı 55 · Sayfa: 117-146 · DOI: 10.24155/tdk.2023.219
Özet
Tam Metin
Eski Uygurca, temelde muhtelif dinî muhitlere ilişkin yazınsal kaynakların tercümesine dayanmaktadır ancak bunun yanında gündelik hayat, gök bilimi, takvim, fal, dil bilgisi ve tıp gibi konulara ilişkin din dışı olarak nitelendirilebilecek metinler de bu dönemde kaleme alınmıştır. Bunlar içerisinde önemli bir yere sahip olan tıp metinleri esasen muhtelif hastalıklar, ağrılar, sağaltım yöntemleri ve reçetelere odaklanır. Türk dilinin tarihsel gelişimi göz önünde bulundurulduğunda, Doğu Türkistan’dan Anadolu’ya birçok dönemde tıbbı konu alan metinlerin mevcut olduğu bilinmektedir. Özellikle İslami Orta Asya edebî dilinden ve Anadolu ve çevresinde meydana gelmiş Türk dilinden hacimce ve sayıca hatırı sayılır düzeyde eser günümüze erişmiştir. Eski Uygur sahasındaki sağlık konulu metinler söz konusu olduğunda ise bunlar dayandığı gelenekler, konu edindikleri hastalıklar ve ağrılar, tedavi uygulamaları ve yazıldıkları alfabeler itibarıyla ilgi çekici bir görünüm sunmaktadır. Bu yazı şimdiye kadar neşri gerçekleştirilmemiş bir tıp metnine ilişkin metin parçalarının neşrini amaçlamaktadır. Bu amaçla çalışmaya konu olan metin parçalarının yazı çevirimi, harf çevirisi, aktarımı, metne ilişkin açıklamaları, sözlük ve dizini hazırlanmıştır. Bunun yanında, bilindiği gibi Eski Uygurcadaki tıp konulu metinler üzerine yapılan incelemeler, genel olarak bu sahada hazırlanan diğer incelemelerin tarihi kadar eskiye gider. Bu sebeple ilk çalışmanın yapıldığı 1930 yılından bugüne Eski Uygur tıp sahasına ilişkin incelemelerin araştırma tarihçesine yer vermek hem bugünkü gelinen duruma ışık tutacak hem de sonraki araştırmalar için zemin hazırlayacaktır. Bu gerekçeden ötürü bu yazıda evvela Eski Uygurca tıp sahasında hazırlanan çalışmaların kısa bir değerlendirmesi sunulacak, ardından bugün Çin tıbbında Shennong olarak bilinen efsanevi kahramana da atıf yapılan Eski Uygurca tıp konulu fragmanların neşrine geçilecektir.
Suvarṇaprabhāsa-Sūtra’nın Eski Uygurca ve Çince Çevirileri Üzerine Bir Değerlendirme (15. Bölüm 149-171. Satırlar Arası)
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 49 · Sayfa: 185-210 · DOI: 10.24155/tdk.2020.134
Özet
Bu çalışmada, Mahāyāna Budizmine (大乘佛教 Dàshèng Fójiào) ait bir sutra kitabı olan ve Yì Jìng tarafından Çinceye, Şingko Şeli Tutung tarafından Çinceden Eski Uygurcaya çevrilen Sanskritçe Suvarṇaprabhāsa- sūtra'nın, Eski Uygurca bilinen adıyla Altun Yaruk (Altın Işık) Sutrası'nın, sarasvati atl(ı)g t(e)ŋri kızı ötüg ötünmek "Sarasvati adlı tanrıça( nın) ricada bulunması (/arz edişi)" başlığını taşıyan 15. bölümünün 149-171. satırları arasında kalan parçaları ele alınmıştır. Özellikle bugüne kadar çeviri bilimi içerisinde tartışılagelen "verbum e verbu, sözcüğü sözcüğüne çeviri mi olmalı yoksa sensum exprimere de sensu, anlamın çevirisi mi olmalı?" soruları temelinde iki çeviri metin göz önüne alınmış ve karşılaştırmalı bir değerlendirmenin yapılması amaçlanmıştır. Bununla birlikte, Eski Uygurca metinde geçen toyın, nom ėligi vb. ile Çince metinde geçen 呪 zhòu, 菩提 pútí vb. gibi Budizmin temel kavramlarından bazılarının kısaca açıklanması ve bu örneklem temelinde Şingko Şeli Tutung'un çeviri tutumuyla ilgili bazı çıkarımlara ulaşılması da amaçlanmıştır. Burada öncelikle konuyla ilgili kuramsal bilgiler sunulmuştur. Ardından, çalışmada izlenen yol metin karşılaştırması olduğundan, Altun Yaruk'un 15. bölümünün 149-171. satırları arasındaki parçanın Eski Uygurca-Çince karşılaştırmalı çeviri metinleri ile Türkiye Türkçesine aktarmaları sırasıyla verilmiştir ve metinlerle ilgili açıklamalar yapılarak karşılaştırmalı değerlendirmenin sonuçları sunulmaya çalışılmıştır. Ayrıca araştırmacıların konuyla ilgili belgelere rahatça ulaşabilmesi için Turfanforschung Digitales Turfan-Archiv'den [Turfan Araştırmaları Dijital Turfan Arşivi] ve Radlov-Malov yayınından alınan fragmanlar, yazının sonunda bulunan ekler kısmında verilmiştir.
TURFAN BÖLGESİNDEKİ ESKİ UYGUR YER ADLARI
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2019, Sayı 47 · Sayfa: 149-175
Özet
Turfan toplumunun modern çağlar öncesindeki tarihsel analizininyapılabilmesi için, Turfan metinlerinde geçip herkesin üzerinde mutabıkkaldığı çeşitli dillerdeki yer adlarının tanımlanması vazgeçilmezdir. TarihîÇin kaynaklarına göre, MS 640 yılında, Tang Hanedanı tarafından işgaledildiğinde, Qu (麴) Ailesinin Goachang (高昌) Krallığı hâkimiyetindekiTurfan Havzası'nda "yirmi iki şehir" bulunmaktadır. Söz konusu "yirmiiki şehir"in adlarından sadece birkaç tanesi kronolojik olarak yazılmışolan Çin tarihleri ile Çince Turfan el yazmalarında olduğu gibidir. Turfanaraştırmacıları, bu şehirleri tanımlamak için, Çin kaynaklarındaki Mingve Qing hanedanlarına ait kayıtlarda geçen yer adlarıyla bugünkü Uygurkayıtlarında geçenleri karşılaştırarak bir dizi tarihî - coğrafik araştırmayürütmektedir. 9. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Turfan havzasındaBatı Uygur Krallığı'nın hâkimiyeti söz konusu idi. Eski Maniheist Uygurmetinlerinden birine göre, bu krallığın hâkimiyet alanında "Koço ulusununyirmi iki şehri" bulunmaktaydı. (koço ulus ikii otuz balık). Bölge13. yüzyılın ilk yarısında Cengiz'in Moğol İmparatorluğu'nun hâkimiyetialtına girdikten sonra, iduq-qut unvanlı Uygur kralı tarafından yönetilenşehirlerin sayısı bir zamanlar yirmi dört olarak anılmaktaydı. 9. - 14.yüzyıllar arasındaki eski Uygur metinlerinde bugünkü Uygur yer adlarınıtespit edebiliriz. Bu yazıda söz konusu şehirlerden, Çïqtïn, Puçang, Soim,Qongsïr (Qongḍsïr), Limçin, Singging (Singing), Nižüng (Nişüng ~ Lişüng),Nampï (Lampï) ve Yimşi (Yemşi) şehirleri incelenmiştir.