75 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- İstanbul 72
- Istanbul 22
- Osmanlı 17
- Ottoman 8
- Osmanlı Devleti 7
- Tarih 7
- Türkiye 5
- Ankara 4
- Osmanlı İmparatorluğu 4
- Anadolu 3
Saltanatın Kaldırılmasının İstanbul'daki Yankıları
Belleten · 2002, Cilt 66, Sayı 245 · Sayfa: 95-122
Özet
Tam Metin
Büyük zafer kazanılmış ve İtilâf Devletleri ile 11 Ekim 1922'de Mudanya Mütarekesi imzalanmıştı. Bu büyük başarılar Türk Milleti'nin eseri idi. Artık Türk Milletinin gerçek temsilcisi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, İtilâf Devletleri ile barış masasına oturabilirdi. Durum böyle olmasına karşın İtilâf Devletleri halâ İstanbul'da bir Padişah ve onun meşrû bir hükümeti varmış gibi hareket ederek, Lozan Barış Konferansı'na Ankara'nın yanında İstanbul'dan da temsilci gönderilmesini talep ediyorlardı(1).
Osmanlı Coğrafya Literatürü Tarihi (History of Geographical Literature During the Ottoman Period), Ed. Ekmeleddin İhsanoğlu, Haz. Ekmeleddin İhsanoğlu, Ramazan Şeşen, M. Serdar Bekâr, Gülcan Gündüz, A. Hamdi Furat, 2 cilt, İstanbul 2000 [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 244 · Sayfa: 1183-1184
Özet
Tam Metin
İslâm, Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) kuruluşundan (1980) beri özellikle Osmanlı Kültür, Medeniyet ve Tarihi üzerinde yaptığı yayınlar ve düzenlediği kongre ve panellerle büyük hizmetlerde bulunmaktadır. Osmanlı Bilim Literatürü Tarihi Serisi'nden yayımladığı Osmanlı Astronomi Literatürü Tarihi (2 cilt 1997) ile Osmanlı Matematik Literatürü Tarihi (2 cilt 1999) adlı eserlerden sonra Osmanlı Coğrafya Literatürü Tarihi, hiç şüphesiz tarihçiler ve coğrafyacılar için çok önemli bir el kitabıdır.
JOHN COVEL, Dr. John Covel Voyages en Turquie 1675-1677, Texte établi, annoté et traduit par Jean-Pierre Grélois avec une préface de Cyril Mango, Paris 1998 437 Sayfa. Dizi başlığı: Realités Byzantines 6. [A.VI/655] [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 239 · Sayfa: 239-240
Özet
Tam Metin
XVII. yüzyıl içinde Osmanlı Devleti sınırları içinde bir gezi yapan ve bir de eser kaleme alan seyyahın eseri, şimdi geniş bir şekilde ve gerekli notlarla ilim âlemine sunulmuştur. Başarılı bir rönesans ve barok dönem adamı olan Covel'in eseri bir bütün halinde yayınlanma şansı bulamadı ise de, kıymetini bilen araştırıcılar muhtelif çalışmalarında yazma nüshadan parçaları incelediler ve eserlerinde kullandılar. Şimdi de Fransa İçinde yetişen ilim adamları bu müstesna külliyata sahip çıkarak, ülkelerinde geliştirdikleri bir geleneği, kıymetli bir eser ile süslemiş bulunuyorlar: kitap her seyahatnâme edebiyatının değerini göstermesi hem de eski çağ tarih ve kültürünün kalıntılarının bunlara sonraki asırlarda katkılar yapan Bizans'ın batılı ilim adamları tarafından dikkatle incelendiğini de belli etmektedir. Eserin yayına hazırlanmasını sağlayanlar konu üzerindeki çalışmaların geçmişini ve şimdi kendi devirlerindeki durumunu belirtmektedirler. Hem eserin özgün dilini hem de yayınladığı ülkenin dilinde yayınlamakta ve değerli tamamlayıcı notlar sayesinde, kıymetli bir de kaynak kazandırmaktadırlar.
Birinci İnönü Savaşı'nın Anadolu, İstanbul ve Dış Basında Karşılanışı ve Yorumu
Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 240 · Sayfa: 523-540
Özet
Tam Metin
Türkiye Büyük Meclisi'nin açılışından önce Ocak 1920 içerisinde Ankara'da Ziraat Mektebi'nde yapılan ve Ankara Kongresi diye de anılan toplantılarda tartışılan hususlardan biri de Kuva-yı Milliye'den Düzenli Ordu'ya (Nizami Ordu) geçilmesi idi. Bu konuda Mustafa Kemal ile İsmet (İnönü) arasında yapılan görüşmelerin sonucunda üzerinde uyum sağlanan bir düşüncenin ortaya çıktığı bilinmektedir. Bu gelişmeden önce ise Ali FuatPaşa'ya 9 Eylül 1919 tarihinde bildirilen bir yazıdan; Sivas Kongresi sırasında Batı Anadolu'daki milli kuvvetlerin bir kumandaya bağlanması konusunda karar alınmış olduğu, Ali Fuad Paşa'nın da söz konusu kongre kararıyla "Garbi Anadolu Umum Kuva-yı Milliye Kumandanlığı'na" getirildiği anlaşılmaktadır. Bunu 16 Mayıs 1920 tarihli Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin kararı izledi. Bu karara göre; Kuva-yı Milliye, Müdafaa-i Milliye teşkilatına bağlanıyor, yedirilip içirilmeleri ve öteki gereksinimleri hükümetçe üstleniliyordu. Kararın uygulanmasından da Müdafaa-i Milliye ile Maliye Vekilleri sorumlu tutuluyordu.
JEAN BELL, Kösem Sultan Topkapı'da Bir Gelin, (Çeviren: Nihal Önal) İstanbul 1998, 1-270. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 241 · Sayfa: 971-972
Özet
Tam Metin
Orijinal adı La Dame de Topkapi olan eser alışılmışın dışında bir tarihi roman havasındadır. Belgeleri, ekleri ve geniş kaynak listesi ile eser bu farklı tarzı kazanmıştır. Eserin geniş kaynak listesinde M. Cavid Baysun'un uzun ve teferruatlı maddesi (İslâm Ansiklopedisi, c. 6, s. 915-923)'nin bulunmaması hiç şüphesiz büyük bir eksikliktir. Aslında bu uzun kaynak listesinin lüzumsuz olduğu dikkati çekiyor. Türk kaynaklarında Mah-Peyker Kösem Sultan olarak anılan valide sultan, oğulları IV. Murad ile İbrahim ve kısa müddet torunu IV. Mehmed devirlerinde 30 yıl kadar, devlet işlerinde çok defa söz sahibi idi. Bu yüzden tarihçilerin, romancıların ve senaristlerin dikkatini çekerek filmlere ve sahne eserlerine konu olmuştur. Onun Kösem lakabının özellikle "koyun sürüsünün önünde giden rehber koyun (koç)" manasından geldiği bilinmektedir. Eserde ise Kösem'in okçuların kullandığı okların ucu manasını taşıdığı ifade edilmektedir.
MELAMIS-BAYRAMIS: Études sur les Trois Mouvements Mystiques Musulmans (Melâmîler-Bayramîler: Üç Tasavvufî Hareket Üzerine İncelemeler) réunies par Nathalie Clayer, Alexandre Popovic et Thierry Zarcone, Les Éditions Isis, İstanbul 1988, VI=326 s. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1999, Cilt 63, Sayı 237 · Sayfa: 625-626
Özet
Tam Metin
Bu kitap, editörler tarafından önsözde de belirtildiği gibi, esasında CNRS'e bağlı olarak İslâm ülkelerindeki tasavvuf hareketleri ve tarikatların araştırılmasına yönelik, bir kısmı Alexandre Popovic ve ekibi tarafından 1980'li yıllarda değişik Avrupa şehirlerinde düzenlenen bir dizi milletlerarası kollokyumdan beşincisi olup, Haziran 1987'de İstanbul'da Melâmilik-Bayrâmîlik üzerine yapılan toplantının bildirilerinden oluşmaktadır.
Uluslararası Haçlı Seferleri Sempozyumu (23-25 Haziran 1997, İstanbul)
Belleten · 1998, Cilt 62, Sayı 235 · Sayfa: 913-916
Özet
Tam Metin
Haçlı seferleri denince hemen aklımıza Avrupa Hıristiyan devletlerinin kafir (infidel barbarians) diye ilan ettikleri Müslümanların elinden mukaddes toprakları kurtarmak için yapmış oldukları seferler gelir. Nitekim Papa II. Urban 18 Kasım 1095'te Müslümanlara karşı Haçlı seferlerini başlattığında amacının Doğu Hıristiyanlarını ve Hıristiyan kiliselerini Selçukluların elinden ve daha sonra da Kudüs'ü ve diğer mukaddes toprakları dinsizlerin elinden kurtarmak olduğunu açıkça ilan etmiştir (bk. Hans Eberhard Mayer, The Crusades, Oxford 1998, s. 8-9). Papa II. Urban'a rağmen bu sempozyum ile bunun pek de böyle olmadığı bir daha anlaşılmıştır. Aslında bu seferlere çok yönlü bakmak gerekiyor. Gerçeğin ne olduğunu anlayabilmek için daha çok araştırmaların yapılması gereği kendini bir daha bu sempozyumda göstermiştir. İlim adamlarının birçok konularda mutabık kalmadıkları bu sempozyumdan anlaşılmıştır. Bu seferler acaba bir doğu-batı çatışmasının yoksa Ortodoks ve Katolik kiliselerinin hesaplaşmasının bir ürünü mü idi? Veyahut Avrupa'da fakir halkı inleten elit tabakanın suçluluk duygularının bir başka türlü hesaplaşması mı idi?
Kalenderhane in Istanbul, The Buildings, Their History, Architecture, and Decoration, Final Reports on the Archaeological Exploration and Restoration at Kalenderhane Camii 1966-1978, edited by Cecil L. Strikes and Y. Doğan Kuban, Verlag Phillip von Zabern, Mainz 1977. IX-X : Preface, XI-XV: List of Illustrations, 1-150: Chapters, 1-179: Paltes, 1-38: Folios. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1998, Cilt 62, Sayı 235 · Sayfa: 933-934
Özet
Tam Metin
Yukarıda künyesini verdiğimiz kitap, Türkiye'de yapılmış bir arkeolojik kazı ve mimari restorasyonu derli toplu anlatan bir monografidir. Farklı dönemlerde farklı kullanım amaçları dolayısı ile geçirdiği mimari değişiklikleri bünyesinde toplayan İstanbul'daki Kalenderhâne Camisi, 1966 yılından 1978 yılına kadar yapılan çalışmalarla kimliği ortaya çıkarılan bir anıt eser olarak bu kitaba konu olmuştur.
Prof. Dr. Faruk Sümer Hayatı ve Eserleri (Ölümünün 3. Yıldönümü Dolayısıyla)
Belleten · 1998, Cilt 62, Sayı 235 · Sayfa: 935-968
Özet
Tam Metin
Türkiye'nin yetiştirdiği değerli ilim adamlarından, tanınmış Türk tarihçisi Prof. Dr. Faruk Demirtaş-Sümer, Cumhuriyetin ilânından bir yıl kadar sonra, eski Selçuklu başkenti Konya'nın Bozkır ilçesinin Akçapınar (Akçamınar) Köyü'nde doğmuştur (5 Aralık 1924 Çarşamba/1340 Rûmî). Annesi, -ulemâdan Müftü Hüseyin Hilmi Efendi'nin kızı-ev hanımı Zeliha Hanım, babası, eski Maliye memurlarından ve İstiklal Savaşı gazilerinden Mehmet Zeki Efendi'dir. Ailesi, 1934'te çıkan soyadı kanunu üzerine önce "Demirtaş", daha sonra ise, bunun bırakıp "Sümer" soyadını almış ve 1931'de Bozkır'dan gelerek İstanbul'a yerleşmiştir.
Bir Telgraf Memurunun İfadesiyle Mütareke Döneminde İstanbul-Anadolu Haberleşmesi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1997, Cilt XIII, Sayı 38 · Sayfa: 427-432
Özet
Bu hatırat metni aslen Düzceli olan Kafkasya göçmenlerinden ve kasabanın eşrafından Hacı İshakoğlu Mahmûd (Ezan) Hoca tarafından anlatılmıştır. Mütâreke döneminin olaylarını yaşayan ve bir telgraf memuru olan Mahmûd Ezan'm bu hatıratında ilgi çekici noktalar bulunmaktadır. Hoca'nm ele aldığımız bu hatırat metni, Mütareke İstanbulu'nda İtilâf Devletleri temsilcileri ve askerlerinin müdâhalelerini ve İstanbul-Anadolu haberleşmesini aksettirmesi bakımından önemlidir.