2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Araştırma Merkezi
  • Balkan Wars
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele Döneminde Türk Deniz Havacılığı Faaliyetleri

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2018, Cilt XXXIV, Sayı 98 · Sayfa: 127-180
Tam Metin

Dünyada uçağın bir savaş aracı olarak kullanılması 1911 Trablusgarp Savaşı ile başlar. Yüzyılın başında adından sıkça söz ettirmeye başlayan uçak, dönemin gelişmiş ülkelerinin asker ve sivil otoriteleri tarafından ciddi bir savaş aracı olarak ilgi görmemiştir.

Yüzyılın başında savaş aracı olarak görülmeyen uçaklar, Fransız Mareşal Ferdinand Foch'un deyimiyle "Şahane oyuncaklardı ama ne yazık ki askeri anlamda bir gelecekleri olduğu söylenemezdi." Ancak Foch'un yanıldığı bu konuşmanın, birkaç yıl sonra ispatı Dünya Savaşı sırasında görülecektir.

Birinci Dünya Savaşı, uçakların etkin olarak kullanıldığı ilk askeri mücadele olması açısından önemlidir. Deniz havacılığı ise, bu anlamda dünya üzerinde oldukça farklı bir stratejik öneme sahip savaş aracıdır. Osmanlı Devleti, deniz havacılığı konusunda yine kara havacılığında olduğu gibi ilk adımı atan devletlerdendi ve gelişmeleri yakından takip etmekteydi. Dünya üzerinde denize inebilen ilk uçak 1912'de havalanmışken, Osmanlı Devleti bu uçağın benzerini 1913 yılında envanterine almıştır.

Deniz havacılığı, Osmanlı Devleti'ne Birinci Dünya Savaşı sırasında oldukça destek olmuştur. Almanlarla yapılan iş birliği sonucunda ülkeye etkin deniz uçakları getirilmiş, deniz uçağı istasyonları kurulmuş, askeri bölükler teşkil edilmiştir. Ancak savaş sırasında yaşanan personel (pilot, teknisyen, rasat) ve parça sıkıntıları deniz havacılığını zorlayan en önemli hususlardan olmuştur.

Balkan Savaşı Öncesinde İşkodra Ve Kosova Vilayetlerinin Durumuna Dair Çetine Sefiri Alfred Rüstem Bey’in Bir Raporu

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2012, Cilt XXVIII, Sayı 84 · Sayfa: 41-56
Tam Metin
Bilindiği üzere, Balkan savaşına yaklaşılan 1911 yılı başlarına gelindiğinde Balkan coğrafyasında ve özellikle Arnavutluk, İşkodra ve Kosova'da istikrarsızlık gittikçe artmaya başladı. Bu makalede, Yakın Türk tarihinin çok önemli siyasî şahsiyetlerinden olan ve o günlerde Çetine (Karadağ) sefiri bulunan Alfred Rüstem Bey'in İşkodra ve Kosova vilayetlerinin durumu hakkında Çetine'deki Almanya ve Rusya sefirleri ile yaptığı mülakatlarının ayrıntıları ve Arnavutluğun siyasi durumu ve orada ne gibi icraatta bulunmak lâzım geleceğine dair çok önemli tespitlerini içeren 7 Ocak 911 tarihli raporu, ilk kez literatüre sunularak analiz edilmiştir.