2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Son 10 yıl
  • Crusaders
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Emîr Necmeddin İlgâzi Dönemi Artuklu-Haçlı Münasebetleri ve Afrin Zaferi (28 Haziran 1119)

Belleten · 2019, Cilt 83, Sayı 298 · Sayfa: 817-852 · DOI: 10.37879/belleten.2019.817
Tam Metin
Emîr Necmeddin İlgâzi, Mardin Artuklu Beyliği'nin kurucusu ve ilk hükümdarıdır. İlgâzi'nin tarih sahnesine çıktığı zaman Güneydoğu Anadolu'da ve Doğu Akdeniz kıyısında Haçlı Devletleri'nin kurulduğu yıllara tesadüf eder. Haçlılar, bu bölgedeki beylikler ve devletlerle münasebet kurmuşlardır. Müslümanların ise Haçlılarla münasebeti genellikle bölgeye yerleşen Haçlı varlığına karşı mücadele şeklinde gelişmiştir. Haçlıların münasebette bulunduğu en önemli güçlerden biri Artuklulardır. Özellikle Urfa ve Antakya'da yaşayan Haçlılara karşı Artuklular bazen diğer Türk beyleriyle ittifak yaparak bazen de yalnız kendileri mücadele etmişlerdir. Artuklu-Haçlı münasebetlerinde çoğu zaman Artuklular Haçlıları mağlup etmeyi başarmışlardır. Haçlılara karşı yapılan bu mücadelelerde Artuklu Beyi İlgâzi önemli rol oynayan büyük bir mücahit ve liderdir. İlgâzi'nin Haçlılara karşı 1105 yılından itibaren başlayan mücadelesi, hayatını kaybettiği 1122 yılına kadar devam etmiştir. Mardin'e ve sonrasında Halep'e hâkim olduktan sonra onun Haçlılarla münasebetleri ivme kazanmıştır. İlgâzi'nin hayatındaki en önemli olay ve başarısı Batı literatüründe Kanlı Meydan Savaşı adıyla zikredilen, Antakya Haçlı Prinkepsi Roger'e karşı Afrin'de elde ettiği galibiyettir. Onun bu zaferi Müslüman âleminde büyük bir sevince vesile olmuş, diğer yandan Hristiyan dünyası için de büyük bir facia olmuştur. Haçlıların önüne adeta set gibi çekilen İlgâzi, onları Suriye kıyı şeridine sıkıştırarak, Halep'e yaklaşmalarını engellemiştir. Bu çalışmada Artuklu Beyi İlgâzi'nin Haçlılara karşı verdiği mücadele Afrin Zaferi özelinde incelenerek, Türk-Haçlı münasebetlerinin önemli bir safhası ayrıntılarıyla ele alınmıştır. Kaynaklar ışığında detaylı bir şekilde yapılan bu çalışma vesilesiyle XII. yüzyılın başlarında bölgenin ve dönemin güç dengeleri ortaya konulmaya çalışılmıştır.

Haçlı Seferleri Döneminde Sur Şehri

Belleten · 2019, Cilt 83, Sayı 297 · Sayfa: 439-468 · DOI: 10.37879/belleten.2019.439
Tam Metin
Sur şehri mevcut coğrafi konumu dolayısıyla kurulduğu dönemin sonrasında bilhassa ticarî anlamda her zaman önemli bir yer olmuştur. 1099 yılı itibarıyla Ortadoğu'ya yerleşen Haçlıların anavatanlarıyla denizden bağlantı kurma istekleri şehri onların hedefi haline getirmiştir. 1124 yılında bu amaçlarına ulaşan Haçlıların hâkimiyeti Sur için yeni bir dönemin de kapılarını aralamıştır. Kudüs Krallığı topraklarına dâhil edilen şehirde İtalyan denizci şehir devletlerine ticarî imtiyazlar tanınmıştır. Öncelikli olarak Venedikliler, Haçlılara verdikleri desteğe mukabil şehrin 1/3'ü elde etmişlerdir. Onları Ceneviz ve Pisalılar takip etmiştir. Adı geçen İtalyan devletlerinin sayesinde Sur, bölgenin önemli ticaret noktalarından biri haline gelmiştir. Bununla birlikte Haçlı hâkimleri zaman zaman İtalyanlara tanıdıkları imtiyazları geri alabilmek adına hamleler yapmaktan da çekinmemişlerdir. Aynı şekilde İtalyan denizci şehir devletleri de bölgedeki ticarî hegomonya adına birbirleriyle de mücadele etmişlerdir. Nitekim Sur, Venedikliler tarafından Akka'dan kovulan Cenevizlilerin yeni merkezi olmuştur. Ticaret konusundaki gelişmelerin dışında Sur, Haçlı Seferleri tarihinde İkinci Krallık Dönemi'nin başlamasındaki en önemli merhaleyi teşkil etmiştir. 1187'deki Hıttin Zaferi sonrasında Kudüs ve Akka başta olmak üzere birçok şehrin Sultan Selahaddin tarafından zaptıyla Ortadoğu'da tehlikeye giren Haçlı varlığı Konrad de Montferrat idaresinde Sur'da gösterilen direniş sayesinde bölgede tutunma imkânı bulabilmiştir. Bu makalede Sur'un, Haçlı seferleri dönemindeki tarihi, sosyo-ekonomik durumu ve bölge ticaretindeki yeri anlatılmaya çalışılacaktır.