17 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- I. Dünya Savaşı 17
- World War I 6
- Turks 4
- Çanakkale Muharebeleri 3
- Martyrs 3
Çanakkale ve Diğer Cephelerde Şehit Olan Karapınarlılar
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2009, Cilt XXV, Sayı 73 · Sayfa: 1-24
Özet
Tam Metin
Bilindiği üzere, Yakınçağ Türk ve Dünya tarihinde Çanakkale muharebelerinin önemli bir yeri vardır. Ancak bu savaşlarda şehit olan Türklerle ilgili yeterince araştırma yapılmamıştır. Bu araştırmada, Karapınar Vefayata Mahsus Vukuat Defterleri esas alınarak ve diğer kaynaklar da incelenerek Çanakkale ve diğer cephelerde şehit olan Karapınarlılar tespit edilmiş ve bu şehitler değişik açılardan değerlendirilmiştir.
Çanakkale'de Şehit Olan Bodrumlular
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 62 · Sayfa: 453-478
Özet
Tam Metin
Bilindiği üzere, Yakınçağ Türk ve Dünya tarihinde Çanakkale muharebelerinin önemli bir yeri vardır. Ancak bu savaşlarda şehit olan Türklerle ilgili yeterince araştırma yapılmamıştır. Bu araştırmada, Bodrum Vefayata Mahsus Vukuat Defterleri esas alınarak ve diğer kaynaklar da incelenerek Çanakkale Muharebelerinde şehit olan Bodrumlular tespit edilmiş ve bu şehitler değişik açılardan değerlendirilmiştir.
Ulus Devlete Geçiş Süreci ve Türkiye Cumhuriyetinin Üniter Yapısı
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2004, Cilt XX, Sayı 60 · Sayfa: 643-658 · DOI: 10.33419/aamd.702723
Özet
Kavram olarak 'ulus' sözcüğünün Türkiye siyasî tarihine girişi I. Dünya Savaşı öncesine rastlamaktadır. Ancak, Osmanlı toplumunda bu kavramın taşıdığı anlam ve ifadelere en az itibar eden kesim Türkler olmuşlardı. Osmanlı toplumunu içine alan 'ümmet' yapısı parçalanıp, elle tutulur bir tarafı kalmayınca Türkler için de 'ulus' kavramı bir şeyler ifade etmeye başladı. Ancak M. Sait Halim Paşanın söylediği gibi "bir Müslüman'ın vatanı, Şeriatın hüküm sürdüğü yerdir" anlayışı 'ulus' bilincinin pekişmesine epey bir zaman kaybettirmişti. Cumhuriyet anlayışı, mevcut şartların ve gerçeklerin izini sürmekten başka Türkiye'nin bir diğer çıkar yolu olmadığını açık biçimde beyan ettikten sonra tam anlamıyla ulusallaşma süreci başladı. Türkiye devlet olarak yeni bir kimliğe ve bu kimliğin siyasî, sosyal, kültürel ve tarihî kriterlerini belirleyecek oluşuma kapılarını açınca 'ulus' kavramı toplumsal yapının her katmanını birincil dereceden etkileyen olguya dönüştü. Çalışmamız bu olgu üzerinde Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısını açıklamak amacındadır.
Sevr’i Bilmek Lozan’ı Anlamak
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2003, Cilt XIX, Sayı 56 · Sayfa: 483-505
Özet
Osmanlı Devleti 1914'de girdiği I. Dünya Savaşı'ndan son derece ağır şartları içeren 30 Ekim 1918 Mondros Ateşkes Antlaşması'nı imzalayarak çıktı. Osmanlı Devleti'ne fiilen son veren bu Antlaşmanın ardından hemen İngiliz, Fransız ve İtalyan işgalleri başladı. Lord Curzon 18 Kasım'da Avam Kamarasında yaptığı konuşmada, "Kürt, Arap, Ermeni, Rum ve Yahudilerin Türk egemenliğinden kurtarılacağını" söylüyordu. Ermeniler de kurdukları alaylarla Mondros Ateşkes Antlaşması'yla onlara bırakılması düşünülen altı vilayeti ele geçirmek üzere Doğu Anadolu'da baskı ve zulme başladılar. Bu kara günleri Paris Barış Konferansında verilen onaya uygun olarak, Yunan Ordusunun 15 Mayıs 1919'da İzmir'e çıkması ve Ege'ye yayılması takip etti.
Atatürk’ün Askerî Yaşamında Suriye Günleri
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2003, Cilt XIX, Sayı 55 · Sayfa: 163-208
Özet
Balkanlarda, Osmanlının Avrupa yakasında bir liman şehri Selanik'te doğmuş olan Atatürk, hayatının ilerleyen dönemlerinde Suriye, Trablus, Doğu Anadolu ve Avrupa ülkelerine genellikle görevli olarak seyahatlerde bulunmuş, ileriki yıllarda yeni Türk devleti kurulurken buralarda edindiği tecrübe ve gözlemlerden yararlanmıştı. Birincisi daha ilk subaylık yıllarında ve İkincisi Birinci Dünya Savaşı'nda olmak üzere iki defa gittiği Suriye'de yaşadıkları da Onun tercihlerinde etkili olmuştu.
Türk Ordusundan Bir Vefa Örneği Ve Teşkilât-I Mahsûsa Belgeleri
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 44 · Sayfa: 645-648
Özet
Harbîye Nezareti Umur-ı Şarkiye Müdüriyeti (Teşkİlât-ı Mahsûsa) tarafından Pola'da (Adriyatik sahilinde) kurulan depoyu idare ve muhafaza etmek ve Afrika Gurupları Kumandanlığı'na gereken sevkiyatı sağlamakla görevliyken vefat eden Hacı Kâmil Bey'in geriye bıraktıklarının ölümünden yıllar sonra - bir vefa örneği olarak- ailesine iletilmesi için yapılan yazışmalar aynı zamanda Teşkilat-ı Mahsusa belgelerinin I. Dünya Savaşı sonrasında nasıl korunduğunu da ortaya koymakla ayrı bir önem kazanmaktadır.
Ağaoğlu Ahmed'în Trablusgarb, Balkan Ve I. Dünya Harbleri Esnasında Kaleme Aldığı "Birlîk Ve Beraberlik" Yazıları
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1995, Cilt XI, Sayı 33 · Sayfa: 699-707
Özet
Aslen AzerbaycanlI bir aydın olan Ağaoğlu Ahmed (Karabağ, Şuşa 1869 - İstanbul 1939) ömrü boyunca kaleme aldığı binlerce yazısında üç konuya büyük önem vermiştir. Bunlar; mezhep ayrımı, fırka (parti) kavgası ve etnik kökene dayalı bölücü faaliyetlerdir. Belirtmiş olduğumuz harp yıllarında, onun, halkı ve aydınları millî birlik ve beraberlik içinde bulunmaya çağıran yazıları yüzlercedir. Ona göre bir "mevt-âver hastalık" olan mezhep ihti- lafı Kafkasya ve Türkistan'da Müslümanları nasıl parçalamışsa harp yıllarında siyasî kutuplaşmalarla birlikte gelen "tefrika belâsı" da aynı şekilde yıkıcı olmuştur.