3 sonuç bulundu
Yayınlayan Kurumlar
Anahtar Kelimeler
Ocağımız Sönmesin
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 50 · Sayfa: 373-376 · DOI: 10.24155/tdk.2020.153
Özet
Balkan göçleri hakkında mevcut çok sayıda ve çok farklı türlerde eserin olduğu bilinmektedir. Göç konulu romanlar içinde henüz tanıtılmadığı tespit edildiğinden bu kitabın tanıtımı yapılmak istenmektedir. Tanıtım sırasında betimleyici tanıtım tekniği kullanılacaktır. Refik Özdek'in kaleme aldığı kitabın birinci basımı 1989 yılında yapılmıştır. Temin edilen kitabın kaçıncı basım olduğuna dair bilgi kitabın içinde bulunmamaktadır. Kitabın kapağında sağ üst köşede, arkası dönük bir kadın ve adamla ortalarında bir çocuğun silueti vardır. Mavi ve siyah tonlarında bir kapak rengi seçilmiştir. Kitabın arka kapağında yazar bilgisi bulunmamakta, kısa bir tanıtım yazısı bulunmaktadır. Arka kapak yazısı şöyledir: "Bu kitap Balkan'dan Anadolu'ya özellikle 93 Harbi (1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı) esnasında ve sonrasında Bulgar, Sırp, Karadağlı, Yunan çeteleriyle Rusların vahşetinden kaçıp göç eden yüz binlerce insanımızın dramıdır. "Ocağın Sönmemesi" için bayrağın çekildiği yere doğru, öle-yite yürüyüşün hazin hikâyesidir." Kitap roman türünde yazılmıştır ve yirmi bir bölümden oluşmaktadır. Her bölümün başında bölüm içinde birinin ağzından çıkmış özlü bir söz veya içeride geçen bir cümleden alıntı konulmuştur.
Savaşın Öteki Yüzü: Romanya’daki 93 Harbi Esirleri
Belleten · 2020, Cilt 84, Sayı 300 · Sayfa: 789-824 · DOI: 10.37879/belleten.2020.789
Özet
Tam Metin
93 Harbi olarak adlandırılan 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’nde Rusların 10 Aralık 1877’de Plevne’yi ele geçirmesinden sonra 40.000 civarındaki Osmanlı askeri Ruslara esir düşmüştü. Bu esirlerin yaklaşık 30.000’i ağır kış koşulları altında Rusya’ya götürülmüştü. Kalan 10.000 esir ise, savaşa Osmanlı Devleti’ne karşı Ruslarla ittifak ederek giren Romanya’ya bırakılmıştı. Bu çalışmada Plevne’de esir edildikten sonra Bükreş’e sevk edilen askerlerin hazin hikâyesi anlatılmıştır. Esirlerin hangi koşullarda Bükreş’e sevk edildiği ve bu şehirde ne surette yaşamlarını idame ettikleri betimlenmiştir. Siyasî tarihten daha ziyade insan merkezli olacak bu çalışmada esir düşen askerlerin gözünden, savaşın bilançosu ve sebep olduğu acılar tasvir edilmiştir.
Bu savaşta Rusya’nın tarafında yer alarak Osmanlıya karşı mücadele eden Romanya, Berlin Antlaşması ile bağımsızlığını kazanmıştı. Ancak Besarabya’yı Rusya’ya kaptırmıştı. Bu sebeple savaştan sonra Ruslara karşı mesafeli duran Romanya hükümeti, elindeki esirleri de vasıta ederek Osmanlı Devleti ile ortak düşmana karşı işbirliği içerisine girme eğilimi içerisine girmişti. Bu süreç boyunca Rumen yetkililer, Türk esirlere olabildiğince iyi bir şekilde muamele etmiştir. Netice itibariyle Osmanlı Devleti ile Romanya arasında yapılan esir iade mukavelesi imzalanmıştı. Bu mukavele, Romanya Devleti’nin tanınması açısından oldukça önemliydi. İlk diplomatik temasların bu surette kurulmasından sonra Romanya ile Osmanlı Devleti arasında olan ilişkiler hız kazanmış, karşılıklı olarak diplomatik temsilcilikler ihdas edilmiştir. Netice itibariyle iki taraf arasında güvene dayalı bir siyaset başlamıştı. Romanya, özellikle Osmanlı Devleti tarafından tanınmasını önemsemiş, Osmanlı Devleti ise yeni kurulan devletin, Ruslarla arasına bir set çekeceğini düşünmüştü.
Romanya’dan Türkiye’ye Gelen Göçmenlerle Türk Toplumu Arasındaki İlişkinin Sosyolojik Çözümlemesi: Türk Yazılı Basınında 1934-1938 Dönemi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2019, Cilt XXXV, Sayı 99 · Sayfa: 141-214 · DOI: 10.33419/aamd.558012
Özet
Tam Metin
Bu çalışma göç ve göçün oluşturduğu değişimler üzerine sosyolojik bir çözümlemedir. Çalışmada tarihin bir döneminde yaşanan toplumsal karşılaşmaları, yazılı basın örneğinden hareketle çözümlemek amaçlanmıştır. Çalışma merkezine Romanya'dan Türkiye'ye göç etmeye zorlanan Müslüman Türkler örneğini 1934-1938 dönemlerini yerleştirmiştir. Çalışmada örneklem olarak 6 gazete tercih edilmiştir. Bu gazeteler Ulus gazetesi, Cumhuriyet gazetesi, Son Posta, Akşam, Tan ve Türk Yolu gazetesidir. Bu gazetelerin tercih edilmesindeki temel gerekçe ulusal olmaları ve bulundukları dönem içerisinde Türkiye'deki yazılı basının temel sacayakları olmasıdır. Türk Yolu'nun tercih edilmesindeki özel neden ise gazetenin yayınladığı merkez olan İzmit'in Romanya'dan gelen göçmenlerin yerleştirildiği önemli bölgelerden birisi olmasıdır. Böylece çalışmada yazılı basından hareketle içerik çözümlemesini kullanılmıştır. İçerik analizinde kullanılacak kategoriler Türkiye'den olayların akışına dönük olumlu ya da olumsuz tepkiler, sosyal problemler, yerleşilen bölgelerde göçmenlerin yaşadıkları spesifik olgular, göçmenlerin halkın gündelik yaşamına etkileri şeklinde belirlenmiştir. Çalışmanın nihai amacı Romanya'dan gelen Türkler üzerinden yaşanan kültürel ve sosyal karşılaşmaları medyadaki söylem biçimlerinden hareketle çözümlemektir.