16 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- Rumeli 14
- Anadolu 5
- Osmanlı 5
- Rumelia 5
- Osmanlı Devleti 4
- Tarih 4
- ANADOLU 2
- Balkanlar 2
- DEDE KORKUT 2
- RUMELİ 2
XVI. Yüzyılda Sosyal, Ekonomik ve Demografik Bakımdan Balkanlarda Bazı Osmanlı Şehirleri
Belleten · 1989, Cilt 53, Sayı 207-208 · Sayfa: 637-678
Özet
Osmanlı Devleti Rumeli'de ilk fütuhata başladığı andan itibaren ele geçirdiği şehir ve köylerde sistemli bir iskan politikası takip etmiştir. Özellikle fütuhat esnasında köy ve kasabalarını terkederek başka bölgelere kaçanların yerine Anadolu'dan büyük ölçüde Türk unsur nakletmiş ve zamanla buralar han, hamam, köprü, medrese, zaviye, imaret, tekke, câmi gibi İslâm kültür varlıkları ile de süslenmiştir. Bu kolonilerin teşekkülünden sonra ise yeni nakiller yapılarak bölge bir Türk yurdu halini almıştır. Anadolu'dan Rumeli'ye geçen ilk Türk gurubunun ise Selçuklular zamanında Konya bölgesinden giden "Konyarlar" olduğu hakkında kayıtlar bulunmaktadır.
Bulgaristan'daki Türk Vakıflarının Durumu (XX. Yüzyıl Başları)
Belleten · 1989, Cilt 53, Sayı 207-208 · Sayfa: 679-708
Özet
Osmanlılar, Rumeli'de ilk fethettikleri yerlerden biri olan Bulgaristan'da adil bir idare kurmuşlar, yerli halkı pek çok ağır vergi ve angaryalardan kurtararak rahata kavuşturmuşlardır. Ayrıca burada bir çok sosyal, kültürel ve dini tesisler meydana getirerek kısa bir süre sonra bu toprakları Anadolu'daki şehirlerden farksız bir hüviyete kavuşturmuşlardır. XIV. asırda Osmanlı topraklarına katılan Bulgaristan'da huzur ve sukunet asırlarca fasılasız devam etmiştir.
DEDE KORKUT HİKAYELERİNİN ANADOLU VE RUMELİ’DEKİ İZLERİ: “KAM PÜRE OĞLU BAMSI BEYREK DESTANI”NIN BÜNYAN; “DELİ DUMRUL DESTANI”NIN RUMELİ VARYANTI
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1988, Cilt 36 · Sayfa: 97-111
Özet
Öteki Türk ülkeleri gibi Anadolu da bir destanlar ülkesi, efsaneler diyarıdır. Anadolu insanı Orta Asya'dan, Horasan illerinden, Altaylardan getirdiği sözlü destanlarını, efsanelerini, masallarını dilden dile, gönülden gönüle aktararak günümüze kadar ulaştırmasını bilmiştir.
DEDE KORKUT HİKAYELERİNİN ANADOLU VE RUMELİNDE YAŞAYAN KOLLARI
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1988, Cilt 36 · Sayfa: 157-177
Özet
Dede Korkut Hikayelerinden bazıları, Türk dünyası sözlü geleneği içinde yaşamaya devam etmektedir. Bazı hikayeler, Anadolu'da halk hikayesi, Azerbaycan'da dastan denilen şekil ve gelenek içinde adapte edilirken, bazıları da teni bir tür şekline dönüşmüş bulunmaktadır.
RUMELİ AĞIZLARININ SES BİLGİSİ ÜZERİNE BİR DENEME
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1984, Cilt 32 · Sayfa: 87-147
Özet
Anadolu ağızlarının Avrupa topraklarındaki bir uzantısı durumunda olan Rumeli (Türk) ağızları, ne yazık ki, şimdiye kadar bir bütün olarak ele alınmamış, bu konuda yapılan çalışmalar ve derlenen malzemeler mahallî olmaktan öteye gidememiştir. Aynı durum Anadolu ağızları için de söz konusudur.
Şumnu'da Türk Hattatları ve Eserleri
Belleten · 1983, Cilt 47, Sayı 185 · Sayfa: 31-36 · DOI: 10.37879/belleten.1983.31
Özet
Tam Metin
Şumnu ve havalisi Romeli'nde büyük ve yerli Türk halkı en çok olan bir ilimiz. Kültürümüz noktasından da bütün incelikleriyle bugün de ele alınmağa lâyık bir yer... Şehir ve varoşları, yakın ve uzak ilçeleri noktasından da önemli. Sonra Şumnu tarihimiz boyunca sıhhî ve idarî teşkilâtı dolayısıyla askerî bir merkez... Kâmil Kepecioğlu'nun incelemelerine göre çok zengin vesikalara mâlik bulunuyoruz. Sonra şehrin camileri, mescidleri, tekyeleri, bir kültür merkezimiz olan kütüphanesi; bilhassa üzerlerinde, birer birer eserleriyle birlikte durduğumuz hattatları, müzehhipleri, mücellidleri ve bunların çarşıları çok geniş bir teşkilâta sahip… Romeli'nde adâletimiz sayesinde altı buçuk asırlık kültürel hayatımızda oraları ne kadar benimsediğimiz ve ihmal etmediğimiz arşiv kayıtlarında en ufak ayrıntılarına kadar yer almıştır. Bunlar her zeman aradığımız nisbette bulunur. Rumeli'nde medeniyetimizin izleri hâlâ vardır. Adetlerimiz, sosyal çalışmalarımız tıbbi ve mistik folklorumuz çok zengindir. Bugün vesikalarımız bize çok önemli bilgiler veriyor. Fakat bu raporumuz esasları şimdiye kadar, zamanımızda da olduğu gibi hiç ele alınmamış. Osmanlı-Türk imparatorluğunun İslâm dininin kitabı olan Kur'an ihtiyaçlarını Şumnu dikkate değer bir teşkilâtla temin etmesi noktasından yalnız bunun üzerinde durabileceğiz.