2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
  • Son 10 yıl
  • Story
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı

Kadı ve Uğru Destanı’nın Yeni Bir Nüshası Hikȃyet-i Kadı ve Düzd

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2021, Sayı 72 · Sayfa: 53-71
Edebî tür olarak değerleri bir yana hikâyeler, yazıldıkları dönemin sosyal, kültürel, siyasi durumları ve dil özellikleri açısından önemli veriler sunar. İlk örneklerine Eski Uygur Türkçesi Dönemi'nde rastladığımız Türkçe hikâyeler, Türk dili açısından önemli bir külliyatı oluşturmaktadır. Bunlardan biri de Yusuf u Meddah'ın XIV. yüzyılda kaleme aldığı bilinen Kadı ve Uğru Destanı'dır. Çeşitli kütüphanelerde birçok yazması bulunan eserin Yusuf u Meddah'a ait olduğu düşünülen tek nüshası, Süleymaniye Kütüphanesi Hacı Mahmud Efendi 1930/5 katalog numaralı, baş tarafından eksik olan manzum nüshadır. Çalışmaya konu olan eser ise Kadı ve Uğru Destanı adlı hikâyenin Leipzig Kütüphanesi'nin dijital erişime sunduğu Türkçe yazmalar içerisinde B.or.069-2 katalog numaralı Hikâyet-i Kadı ve Düzd isimli yeni nüshasıdır. Nüsha daha önceki araştırmalarda tespit edilen nüshalar içerisinde gösterilmemiştir. Eserin yazarı, yazılış tarihi ve yeri hakkında metin içerisinde ve katalog bilgilerinde herhangi bir açıklama bulunmamaktadır. Çalışmada Kadı ve Uğru Destanı ile ilgili bilgiler verildikten sonra mezkûr yeni nüshanın içeriği, diğer nüshalar arasındaki yeri ve dil özellikleri üzerinde durulmuştur. Buna göre metnin Eski Oğuz Türkçesi Dönemi'nde kaleme alınmış olduğu söylenebilir.

Abdullah Zühdî ve “Rehgüzâr-ı Matbuatta” Adlı Eseri

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2017, Sayı 44 · Sayfa: 159-172
Abdullah Zühdî 1869-1925 yılları arasında yaşamış edebiyatçı bir gazetecidir. Roman, hikâye, popüler tarih, sohbet-hatırat gibi türlerde eserler vermiştir. Saadet gazetesinde gazetecilik hayatına başlamış, daha sonra Sabah, Tercüman-ı Hakikat, İkdam gazetelerinde çalışmıştır. Fakat adı daha çok Yeni Gazete ile anılmaktadır. Yazarın Rehgüzâr-ı Matbuatta (1314/1898) adlı eseri,hatırat-sohbet türüne dâhil edilebilirse de yer yer hikâye özelliği de göstermektedir. Bu hâliyle birkaç edebî türü bünyesinde barındırdığı söylenebilir. Eser, 1884 ile 1898 tarihleri arasında yazılmış yirmi beş parçadan oluşmaktadır. Her parçanın sonunda, yazılış tarihi belirtilmiştir. Parçalar, daha çok, tahkiye yeteneğini konuşturan bir gazetecinin, gündelik hayattan devşirdiği gözlemlerinin kâğıt üzerine aktarılmış hâli gibidir.