13 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Son 10 yıl
  • Vocabulary
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

DİVANU LÛGATİ’T-TÜRK’TE ANLAMI PROBLEMLİ BAZI CÜMLELER VE SÖZCÜKLER

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2018, Sayı 46 · Sayfa: 9-25
Anlam bilimi, dili art zamanlı ve eş zamanlı yöntemleri kullanarak anlam yönünden inceleyen bilim dalıdır. Anlam genişlemesi, anlam daralması, başka anlama geçiş, anlam iyileşmesi, güzelleşmesi, kötüleşmesi bu bilim dalının çalışma alanlarından yalnızca birkaçını oluşturmaktadır. Anlam bilimi ile ilgili hem eş zamanlı hem de art zamanlı biçimde incelenmesi gereken birçok sorun bulunmaktadır. Anlam değişmesi, bir sözcüğün zamanla farklı bir kavramı anlatır duruma gelmesi ya da önceki anlam alanını daraltması veya genişletmesi olarak tanımlanabilir. Türkçenin gelişim alanlarındaki dil incelemelerinde söz varlığı üzerinde yapılan çalışmalar önemli bir yere sahiptir. "Divanü Lûgati't-Türk", Türklük biliminin en temel kaynaklarından biridir ve Türk kültürüyle ilgili birçok konuda önemli bilgiler içermektedir. Fakat "Divanü Lûgati't- Türk"teki bazı kültür sözcüklerinin hangi anlamda ve hangi işlevle kullanıldığını anlamak her zaman kolay değildir. Çünkü konuşma dili hakkında yeteri kadar fikir sahibi olmadığımız geçmiş dönemlerde yazılmış eserleri tercüme ederken kelimeleri, cümle içerisinde bize en mantıklı gelen şekilleriyle anlamlandırırız. Bu bakımdan "Divanü Lûgati't-Türk"teki bazı kelimelerin anlamlandırılmasıyla ilgili tartışmalar hâlâ devam etmektedir. Bu makalede, "Divanü Lûgati't-Türk"te yanlış okunmuş veya yanlış anlamlandırılmış bazı cümleler ve sözcüklerle ilgili düzeltmeler ve bazı tespitler yapılmıştır. Bu sözcükler şunlardır: adhna, çakrat, kuşluk, tebiz, tofrak akın. Bu sözcüklerden bazıları "Divanü Lûgati't-Türk"ün söz varlığında hapax legomenon olarak tanımlanan sözcüklerdendir.

Batı Kaynaklı Alıntılara Başkurt ve Tatar Lehçelerinden Öneriler

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2017, Sayı 44 · Sayfa: 207-213
Cumhuriyet dönemi içerisinde dil bahsinde önemli adımlar atılmıştır. Devlet eli ile sadeleşmenin başladığı bu dönemde dildeki Arapça ve Farsça alıntı unsurlara karşı Türkçe kaynaklı karşılıklar belirlenmiştir. Karşılıkların tespitinde çeşitli yollara başvurulmuştur. Bu yollardan biri de lehçelerin söz varlıklarından yararlanmak olmuştur. 20. yüzyılın başlarından itibaren yeni Türk devletinin şekillenmesinde büyük katkı sağlayan Y. Akçura, S. Maksudi, H. Zübeyir, R. Rahmeti gibi isimlerdir. Bu isimlerin ortak yönü ise, İdil-Ural bölgesinden olmalarıdır. Bu nedenle İdil-Ural bölgesi Türk lehçeleri, Arapça ve Farsça alıntılara karşılık belirlemede başvurulan ilk kaynak olmuştur. Günümüzde İdil-Ural Türk lehçeleri ile birlikte diğer lehçelerin de söz varlığından yararlanma imkânı bulunmaktadır. Bu çalışmada kaynak olarak yine İdil-Ural Türk lehçelerinden karşılıklar teklif edilmiştir. Ancak bu karşılıklar Batı kaynaklı alıntılara yöneliktir.

Sovyetler Birliği’ndeki Türk Lehçelerinin Diyalektolojik Atlası

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2015, Sayı 39 · Sayfa: 135-166
"Sovyetler Birliği'ndeki Türk Lehçelerinin Diyalektolojik Atlası" adlı bu çalışma, SSCB İlimler Akademisi Dil Bilim Enstitüsü Türk Dilleri Bölümü tarafından oluşturulmuş bir komisyonca hazırlanmıştır. Anket niteliğindeki bu çalışma, SSCB'deki Türk lehçelerini ses bilgisi, biçim bilgisi, söz varlığı ve anlam bilim açılarından ele almayı hedeflemekte ve bu alanlar çalışmanın üzerinde durduğu dört ayağı teşkil etmektedir. Anketteki her bir kısımda lehçelere göre kelimeler arasındaki ses, biçim ve anlam yönünden farklılaşmaların örneklerle gösterilmesinin yanı sıra, derleyiciye düşen görevler, muhataplara yöneltilecek soruların niteliği ve bu süreçte benimsenebilecek metodolojik yaklaşımlar da belirtilmektedir.