86 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- Arkeoloji 85
- Tarih 32
- Kazı 23
- Archaeology 18
- Anadolu 11
- History 6
- Höyük 6
- Türkiye 6
- Arif Müfid Mansel 5
- Eski Çağ Tarihi 5
Van Kalesi ve Eski Van Şehri Kazıları 1990 Yılı Çalışmaları
Belleten · 1993, Cilt 57, Sayı 220 · Sayfa: 843-862
Özet
Tam Metin
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi "Van Bölgesi Tarih ve Arkeoloji Araştırma Merkezi" adına 25.6.1990-14.8.1990 tarihleri arasında sürdürülen kazı çalışmalarına, ikinci başkan olarak Prof. Dr. Veli Sevin, Ar. Gör. (M.A.) Kemalettin Köroğlu, Ar.Gör. (M.A.) Hakan Sivas, doktorant-desinatör (M.A.) Aynur Özfırat, Fakültemiz öğrencilerinden Sema Sandalcı, Şevket Dönmez, Murat Sabuncu, Yıldıray Yılmaz, Bahar Memiş, Zerrin Özcanlı, Sedef Çokay; Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü'nden stajyer antropolog olarak Çiğdem Özkan ve Dilek Özbağ katılmış; Bakanlık Temsilciliği görevini ise Malatya Müzesi Araştırmacısı Adil Özme yapmıştır.
Samsun Bölgesi Yüzey Araştırmaları 1971-1977
Belleten · 1992, Cilt 56, Sayı 215 · Sayfa: 213-242 · DOI: 10.37879/belleten.1992.213
Özet
Tam Metin
1971 yılından önce Anadolu'nun az araştırılmış yerlerinden biri olan Samsun Bölgesi, Orta Karadenizde yer alır. Doğuda Ordu, batıda Sinop-Çorum hattı, güneyde Amasya ve Tokat illeri ile komşudur. Anadolu'nun diğer bölgelerinde olduğu gibi burada da sürekli yerleşmeye uygun, çok sayıda ova, vadi ve delta bulunur. Bölge, Karadeniz kıyısına paralel olarak uzanan Kuzey Anadolu dağ sıralarının devamı olan Canik ve Çanğal sıra dağları ile ikiye ayrılır. Bu dağ sıralarının kuzeyinde kalan kıyı şeridinde, üçgen şeklinde denize doğru ilerliyen Yeşilırmak (Çarşamba ovası) ve Kızılırmak (Bafra ovası) delta ovaları yer alır. Güneyde kalan dağlık alanda; Samsun'un batısında Kocadağ (1300 m.) ve Kavak ilçesinin kuzeydoğusunda Sıralıdağ (1351 m.), Alaçam ilçesinin güneyinde bir doruk olan Tütmen Tepe veya Çağın Kayası (1500 m.) ve bu dağların güneyinde Taşova ilçesinden Destek boğazı ile ayrılan Ladik ovası, Havza ve Vezirköprü ilçeleri ve bu ilçelerin çevresinde yer alan düzlükler bulunur.
Höyücek Kazıları - 1989
Belleten · 1992, Cilt 56, Sayı 216 · Sayfa: 551-566 · DOI: 10.37879/belleten.1992.551
Özet
Tam Metin
Burdur Bölgesinde 1976 yılında başladığımız arkeolojik araştırmaların ilk bölümünü, geçtiğimiz yıl sonuçlandırıp, Kuruçay Höyüğü kazılarını bitirmiştik. Kuruçay çalışmaları sırasında, bölgenin özellikle güney kesimlerinde yüzey araştırmaları yapmış ve bu arada Bucak ilçesi yakınlarında, birbirinden 2 km. uzaklıktaki iki höyüğü de gezmiştik. Araştırmalar sonunda, kuzeydeki Tepecik Höyüğü'nün yüzeyinde fazla keramik olmadığını, buna karşılık, yayvan ve daha küçük bir höyük olan Höyücek Höyüğü'nde (Bundan sonra Höyücek olarak anılacaktır), çok değişik nitelikli keramik ve önemli bazı eserler bulunduğunu saptadık.
Hititlerde Tuz ve Kullanımı
Belleten · 1990, Cilt 54, Sayı 209 · Sayfa: 1-8
Özet
Tam Metin
Bu çalışmaya ileride tuz ile ilgili yapılacak kapsamlı bir araştırmaya baz oluşturmak amacıyla başladık. Elde edilen ilk bulguları yararlı olacağı düşüncesiyle bir an önce yayınlamayı yeğledik. İnsan vücudunun yapı taşlarından olan, halk arasında "yemek tuzu" adıyla anılan Sodyum klorür'e (NaCl) erişkinlerde günde 10-20 gr. gereksinim duyulmaktadır. Bitkisel gıdalarla beslenen insanlarda aldığı besin gereği potasyum vücutta yoğunlaşmaktadır. Potasyum idrarla vücuttan çıkarken sodyumu da beraberinde götürmektedir. Böylece doğal olarak vücuttaki gerekli tuz miktarı azalmakta ve metabolizmanın tuz gereksinimi ortaya çıkmaktadır. Ayrıca terleme ve bazı diğer yollardan vücuttaki tuz eksilmektedir. İlkçağda insanların tarımsal üretime geçmeleri, bitkisel gıdalara yönelmeleri daha az et yemelerine neden olmuştur. Böylece tuzun ek olarak alınması gereksinimi doğmuştur. Bu durum insanları doğal tuz kaynaklarından yararlanmaya yöneltmiştir.
II. Muwatalli'nin Mühürleri Üzerine Gözlemler
Belleten · 1990, Cilt 54, Sayı 209 · Sayfa: 9-14
Özet
Tam Metin
II. Muwatalli'nin yedi mühür baskısı elimize geçmiştir. Bunlardan ikisinin diğer kral mühürlerinden farklı olmamalarına karşın, geriye kalan beş mühür baskısı özgünlüklerinden ötürü çok ilgi çekmişlerdir. Örneğin, bu mühürlerin göbeğinde yer alan konuya ilk kez rastlanmaktadır ve hiyeroglif kümelerinden birinin okunuşu için çeşitli varsayımlar öne sürülmüştür. Bu varsayımların hepsi II. Muwatalli'nin soyadını okuma çabası göstermişlerdir. Biz başka bir varsayım düşünüyoruz.
PAUL E. ZIMANSKY, Ecology and Empire: The Structure of the Urartian State, Studies in the Ancient Oriental Civilization. No. 41 (Chicago 1985), 141 sayfa, 17 levha, 15 şekil, altnotlar, dizin, 15 uzaydan çekilmiş resim ve 15 harita. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1990, Cilt 54, Sayı 211 · Sayfa: 1277-1280
Özet
W. Kleiss, S. Kroll ve Bastam'daki iş arkadaşlarına sunulan inceleme altı ana başlık altında toplanmıştır: 1. Sorun, Varsayımlar ve Kaynaklar, 2. Urartu Ülkesi, 3. Yerleşme ve Savunma Ağı, 4. Monark ve Urartu Devleti'nin Gelişimindeki Rolü, 5. Devlet Yönetimi ve Merkezileşme Sorunu, 6. Savunma ve Sonuçlar.
Taş Eser Onarımında Kaldırma ve Yapıştırma Yöntemleri
Belleten · 1990, Cilt 54, Sayı 209 · Sayfa: 47-98 · DOI: 10.37879/belleten.1990.47
Özet
Tam Metin
İnsanlar eski çağlardan zamanımıza kadar kil,metal ve ahşabın yanında ağırlıklı olarak taş da kullanmak suretiyle mimari yapılar ve sanat eserleri yapmışlardır. Genellikle dayanıklı olarak bilinen taşın kullanılmasıyla yapılan mimari eleman ve sanat eserleri, yüzyıllardır toprak altında kalmaları veya toprak üstünde durmalarından dolayı doğa koşullarından etkilenerek aşınmışlar, bozulmuşlar veya tahrip olma sürecine girerek yok olmuşlardır. Bunun yavaş veya hızlı olması, taşın yapısal özelliğine ve insanların bilinçli veya bilinçsizce yapmış oldukları her türlü olumsuz uygulamalarına da bağlıdır. Taş eser tahribatında birlikte etkili olan bu etkenlerin uygulayıcı onarımcılar tarafından bilinmesi gerekmektedir. Çalışmalarında, eserin orjinal dış görünümüne ve iç durumuna önem vererek, statik düşüncesiyle tahrip etmeden uygulamalarını yaparak, bizden sonra gelecek olanlara mümkün olduğu kadar iyi bir şekilde eserleri aktarmak amaçları olmalıdır.
Ev Satışı İle İlgili Beş Kültepe Tableti ve Bunlardan Çıkan Bazı Sonuçlar
Belleten · 1989, Cilt 53, Sayı 206 · Sayfa: 51-60
Özet
Birtakım kredi işlemleri ile, kumaş ve çeşitli madenlerin ticareti gibi konular dışındaki meselelere oldukça seyrek temas edilmesi Kapadokya tabletlerinin bilinen özelliğini teşkil eder. Bu tabletler arasında taşınmaz mal alım - satımına dâir olmak üzere çok az sayıda ev satış mukavelesi bulunmaktadır. Bugüne kadar bahçe ve tarlaların alım-satım veya kiralanması hakkında hiç bir kayda rastlanmaması şaşırtıcıdır. Bu durum, zamana göre liberal diyebileceğimiz bir ekonomik anlayışın hâkim olduğu Koloni devrinde Anadolu'da özel mülkiyetin sınırlı tutulduğu şeklinde herhalde değerlendirilmemelidir. Bahsedilen konuda belge yokluğu, bu tabletlerde daha çok Asurlu tüccarların ticaret anlayışlarına yönelik hususların ele alınmış olması ile açıklanabilir. Biz bu çalışmamızda, ele aldığımız tabletlerde yazılanların ışığında, bazı yorumlarla konuya bir ölçüde açıklık kazandırmağa çalışacağız.
Adana Bölge Müzesinde Sergilenmekte Olan Cam Eserler
Belleten · 1989, Cilt 53, Sayı 207-208 · Sayfa: 595-606
Özet
Tam Metin
11 Nisan 1980 ile 1 Mayıs 1980 tarihleri arasında Adana Bölge Müzesinde sergilenmekte olan antik cam vazolar üzerinde çalışma olanağı buldum. Daha önce, 1979 yazında çizimlerini yaptığım yüz kadar vazoyu ayırdıktan sonra, geriye kalan tüm cam vazoların çizim ve tanımlarını tamamladım. Sadece reticella-camdan bir kase ile, eski Yunan ve Hellenistik döneme ait iç-kalıp tekniğinde yapılmış on altı eseri bu çalışmanın dışında bıraktım. Bütün eserler için, envanter ve satın alma numaraları (iç-kalıp tekniğinde yapılmış vazolar da dahil olmak üzere) olabildiğince belirlenmeye çalışılmıştır. Bundan başka, çok sayıda cam boncuk, bilezik ya da diğer cam nesneler bu çalışma kapsamına alınmamıştır.