25 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- Batı Anadolu 24
- Tarih 5
- Western Anatolia 5
- Osmanlı Devleti 3
- Anadolu 2
- Arkeoloji 2
- Halı 2
- Ionia 2
- Kazı 2
- Millî Mücadele 2
Beylikten Sancağa. Batı Anadolu'da İlk Osmanlı Sancaklarının Kuruluşuna Dâir Bazı Mülâhazalar
Belleten · 1996, Cilt 60, Sayı 227 · Sayfa: 81-92
Özet
Tam Metin
Beylikler dönemi Anadolusu, kaynak yetersizliği sebebiyle hakkında fazla bilgi bulunmayan bir devreyi teşkil eder. Zayıflayan ve vesâyet altına giren Selçuklu merkezî idâresinin kontrolünden artık iyice çıkmış olan "uç" bölgesindeki Türkmen beyliklerinin faaliyetleri, Osmanlı hâkimiyeti ile bütünleşme süreci çerçevesinde hâlâ üzerinde durulması gereken ve farklı yaklaşımlara muhtaç bir özellik göstermekte; yeni monografilere ihtiyaç hissettirmektedir. Başka bir deyişle, XIII. ve XIV. yüzyıl Anadolusu'nun bilhassa uç bölgesindeki Türkmen beylikleri, siyasî, faaliyetleri bir yana, sosyal bünyeleri, idâre anlayışları ve bunların tesirleri itibâriyle yeniden incelenmesi gereken mevzuların başında gelmektedir.
Anadolu’da Yunan İşgalinin Sebep Olduğu İç Göçler
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1994, Cilt X, Sayı 29 · Sayfa: 379-390
Özet
15 Mayıs 1919 günü İzmir'de başlayan Yunan işgali, Batı Anadolu ve diğer işgal sahalarında büyük bir göçe sebep olmuştur. Yıllardan beri Rumeli'den ve muhtelif yerlerden gelen göçmen kafilelerine alışkın olan Anadolu, bu defa batıdan itibaren göçe başlıyordu. İzmir'deki Yunan mezaliminden haberdar olan halk, yakın ilçelere doğru göçe başladılar. Ödemiş, Nazilli ve Akhisar'ın işgaliyle birlikte göçmenlerin sayısı daha da arttı. İzmir'in işgalinden sonra idare merkezini İstanbul'a nakleden İzmir Müdafaa-i Hukuk-i Osmaniye Cemiyeti, resmi makamlara Batı Anadolu'daki Yunan faaliyetleriyle ilgili istihbarat raporları sunuyordu.
Bir Yunan Diplomatına Göre Yunanistan'ın Batı Anadolu Macerası
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1993, Cilt IX, Sayı 27 · Sayfa: 493-512
Özet
Yunan diploman AA. Pellis 1937'de İngilizce yayınladığı, Yunanistan'ın Anadolu Macerası ve Sonsan (Greece's Anatolian Venture and Aftermath) adlı ve Yunanistan'ın Anadolu Seferinin Diplomatik ve Siyasi Görünüşleri (1915-1922) alt başlıklı eserinde, Yunanistan'ın Anadolu'ya saldırmasını ve bilhassa bu kararı veren Venizelos'un, kararını nasıl verdiğini şöyle anlatmaktadır: "Muazzam bir siyasî ve coğrafî hata" (A. sterghiades -İzmir'de 1919- 1922 arası Yunan Yüksek komiseri- 6 Ocak 1930 tarihli Patris gazetesinde yayınlanan mülâkat) "Küçük Asya Seferi 1920 Kasımında Yunanistan'da rejim değişikliği sonucu bazı başansızlığa mahkûm olmuştu", (Yukarıdaki yorum hakkında 7 Ocak 1930 tarihli Patris gazetesinde başyazarın notu). "Bugüne dek hâlâ Paris'teki mümtaz devlet adamları Wilson, Clemenceau, Lloyd George ve Venizelos'un böyle düşüncesiz ve öldürücü bir adım atmak hususunda nasıl baştan çıkarıldıklarını anlamıyorum" . Bu bölümün başına konulan ilk iki iktibas, Asya macerasının haklılığı ve başarısızlığının sebepleri hakkında Yunanistan'da birbirlerine muhalif partiler tarafından savunulan değişik görüşleri tasvir etmektedir.
Batı Anadolu'da Kurulan Kısa Ömürlü Bir Devlet:İonya
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1993, Cilt IX, Sayı 27 · Sayfa: 569-580
Özet
30 Temmuz 1922 günü İzmir'de törenle Batı Anadolu'da "İonya Devleti" kurulduğu ilan edilmişi. Başkenti İzmir olan bu devlet yaklaşık on sekiz bin kilometre karelik bir alanı kapsayacak ve bir buçuk milyonluk bir nüfusa sahip olacaktı. Devlet henüz kuruluş aşamasını tamamlamadan, Mustafa Kemal Paşa 26 Ağustos 1922 günü büyük taarruzu başlatacak, 30 Ağustos günü Yunan ordusu büyük hezimete uğrayacak ve İzmir'e doğru kaçmaya başlayacaktır. İzmir ve çevresinden gemilere binerek Anadolu'yu terk eden Yunan ordusu artıklarıyla birlikte yeni kurulan İonya Devleti'nin yöneticileri de gemilere doluşup kaçacaklardır. 9 Eylül 1922 günü Türk ordusunun İzmir'e girmesiyle, İonya Devleti tarihe karışmış olacaktır. Ömrü yalnızca beş hafta süren İonya Devleti'nin kuruluşunun uzun sayılabilecek bir geçmişi vardı. Başlangıç noktası, İstanbul'daki padişah hükümetinin imzaladığı Sevr Andlaşması idi. Yabancı işgallerden arta kalan topraklarda yaşayan Anadolu Türkleri ise, bu antlaşmanın uygulanmasını önlemek için Mustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde iki yıldır kan döküyordu. Sevr Antlaşması ile İzmir Bölgesi Yunanistan'a verilmişti. Yani, İzmir ve çevresi ile Manisa, Akhisar ve Ayvalık'a dek uzanan 16 bin kilometre karelik ve 1 milyon nüfuslu bir kesim Yunanistan'ın olacaktı. Anadolu Türkleri buna razı olmamış, silahlı direnişe kalkışmış, sonunda zararlı çıkmıştı. Yunan ordusu ilerleyerek zamanla Afyon, Kütahya, Eskişehir ve Bursa'yı içeren yüzbin kilometre karelik 3 milyon nüfuslu geniş bir alanı ele geçirmişti.
JAN SCHMIDT, Through the Legation Window, 1876-1926. İstanbul, Nederlands Historisch-Archeologisch Institut, 1992. 222 sayfa. 223-227 Bibliyografya, 229-250 Index. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1993, Cilt 57, Sayı 219 · Sayfa: 637-640
Özet
Tam Metin
Eser 4 bölümden meydana gelmektedir. Birinci Bölüm, Batı Anadolu'daki haydutluk ve eşkiyalık olaylarının bu bölgedeki Hollanda toplumu üzerindeki etkilerini, İkinci Bölüm, Ermeni meselesi ve Hollanda ilişkisini, Üçüncü Bölüm, "Pan-İslamizm" ve bunun özellikle Java Müslümanları üzerindeki etkilerini ve Osmanlı Devletinin bu konudaki ilgisini, ve Dördüncü Bölüm de, Hollanda savaş gemilerinin çeşitli tarihlerde Osmanlı limanlarına ziyaretlerini ve bu limanlardaki "kuvvet gösterileri"ni (showing the flag) ele almaktadır.
Batı Anadolu Sanatında Swastika (Gamalı Haç) Motifi
Belleten · 1993, Cilt 57, Sayı 219 · Sayfa: 397-400 · DOI: 10.37879/belleten.1993.397
Özet
Tam Metin
Swastika (Gamalı Haç) motifi, meandr motifinin bir akrabasıdır. Figürlerin aralarındaki boşlukları güzel bir şekilde doldurmağa elverişli olduğundan, Geometrik Stil ve Oryantalizan Stil Yunan keramik sanatında çok kullanılmıştır. Batı Anadolu'da, Güney İonia - Samos - Rhodos bölgesi, meandr motifi ve akrabalarını ilk benimsemiş olan Batı Anadolu bölgesidir (Antik Dönem'de, Samos ile Rhodos Batı Anadolu'dan sayılır). Ve bunları, kendi ürünleri üzerinde uygulamıştır. Bir süre sonra komşu bölgeler de, Güney İonia - Samos - Rhodos bölgesini izlemişlerdir. Tekstil ürünlerinden almış olduğu motifleri diğer sanat kollarının ürünlerinde tekrarlayan Phryg sanatı, swastika motifini çok kullanmıştır.
Batı Anadolu'daki 1'den Fazla Naos'lu Tapınaklar
Belleten · 1992, Cilt 56, Sayı 215 · Sayfa: 7-12 · DOI: 10.37879/belleten.1992.7
Özet
Tam Metin
Dikdörtgen planlı tapınaklardaki naos kapısı, ön cepheyi oluşturan kısa tarafın simetri ekseni üstündedir. Sadece M.Ö. IV. yüzyılın başlarında inşa edilmiş olduğu sanılan Priene'deki Demeter Ve Kore Tapınağı nda, naos kapısı, biraz yana kaymıştır. Zaten bu binada, alışılmamış olan başka özelliklere de rastlanır. Genellikle tapınak naos'larında, kapı sayısı 1'dir, Sardis'deki Artemis Tapınağı, Roma İmparatorluk Dönemi'nde A. Pius ile Faustina'ya ithaf edilen bir çift tapınak durumuna getirildiğinden, herikisi de uzunlamasına eksen üstünde olan 2 naos kapısına maliktir. Yani naos'lar, gene de 1'er kapılıdırlar.
Celâl Bayar’ın Batı Anadolu’dakı Faaliyetlerine İlişkin Bir Raporu
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1991, Cilt VII, Sayı 20 · Sayfa: 347-365
Özet
1908'de îttihat ve Terakki Cemiyeti Bursa şubesinde göreve başlayan Celâl Bayar, daha sonra bu Cemiyetin Bursa ve İzmir şubeleri genel sekreterliğini yaptı. İzmir'de "Halka Doğru" adıyla bir demek kurarak, aynı adlı dergide Turgut Alp mahlasıyla iktisat yazılan yayınladı. Mondros Mütarekesinin imzalanışı sonrası İzmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmanî Cemiyetine katıldı. Halkı, olası İzmir işgaline karşı örgütleme faaliyetlerinde Mahmut Celal Bey, İstanbul Hükümeti'nin kendisini tevkif girişimi üzerine İzmir'den kaçarak, Aydın civarında Demirci Mehmet Efe ilebuluştu ve Galip Hoca takma adıyla çalışmaya başladı. İşgalden sonra çalışmalarına devam ederek, Akhisar Millî Cephesi Alay Komutanlığı yaptı. 1919 sonunda yapılan seçimlerle Saruhan Mebusu olarak Meclis-i Mebusan'a katıldı1. Mart 1920'de saray politikasını eleştiren ve işgalcileri yeren bir konuşması üzerine hakkında tutuklama karan çıktı. Bir süre İstanbul'da saklandı ve Karakol Cemiyeti üyelerince Anadolu'ya kaçırıldı. Anadolu'ya geçen Bayar, Millet Meclisi'ne Bursa milletvekili olarak girdi.
Antik Alinda Kentindeki Pazar Yapısı
Belleten · 1987, Cilt 51, Sayı 201 · Sayfa: 1117-1138 · DOI: 10.37879/belleten.1987.1117
Özet
Tam Metin
Bu yazımızda konu edeceğimiz yapı, Batı Anadolu'da, Aydın ili Çine ilçesine bağlı Karpuzlu bucağındaki ören yerinin en görkemli kalıntısıdır. Karya Satrabı Maussollos'un kızkardeşi Kıraliçe Ada'nın Halikarnassos'tan ayrılmak zorunda kaldığı İ.Ö. 340 yıllarında yerleşmiş olduğu antik Alinda kenti üzerinde bugüne dek yeterli araştırma yapılmamıştır. Burada yapılacak kazı ve araştırmaların, kentin çözümlenememiş ya da çözümlendiği kabul edilen birçok sorunlarına açıklık getireceği, buna bağlı olarak mimarlık tarihine, kent plancılığına ve Hellenistik Çağ mimarlığına yeni boyutlar kazandıracağı gerçektir. İşte bu düşünceden hareketle kentin göze en çok çarpan yapılarından birini olanaklarımızın elverdiği ölçüde daha ayrıntılı olarak tanıtmak ve bazı sorunlarının çözümüne yaklaşımlarda bulunmak amacındayız.
Selçuk Arkeoloji Müzesinde Saklanan Miken Pyxisi ve Düşündürdükleri
Belleten · 1987, Cilt 51, Sayı 200 · Sayfa: 535-548 · DOI: 10.37879/belleten.1987.535
Özet
Tam Metin
60'lı yıllarda Batı Anadolu kıyı kesiminde ve içlerinde yapılan yeni kazı ve araştırmalar, Anadolu'nun Geç Bronz Çağ'ında karşılaştığımız kimi sorunlara bizleri tekrar yöneltmektedir. Özellikle II. binin 2. yarısından itibaren Kıta Yunanistan - Argolis kökenli kültür kalıntıları, Batı Anadolu kıyılarında karşımıza çıkar. Kültür ve ticari alış verişle oluşan bu kalıntılar, sorunları daha da güncelleştirmiştir. Konumuzun içeriğini oluşturan Miken-Akha kültür izleri ve kalıntıları Batı Anadolu'da, önceleri Girit-Minos ilişkileriyle başlar. Sonra Miken-Akha ticari egemenliğini yaşar. Ayrıca Ege ile Batı Anadolu-Hitit ilişkileri de günümüz arkeolojisinde göz ardı edilmemiştir. Nitekim bilim adamları yıllardır önemini korumakta olan bu oluşum üzerine ilgilerini yoğunlaştırmışlardır. Daha önceki bir araştırmamızda, Batı Anadolu'daki Miken etkinliklerini irdelemiş, yayınlanmamış kimi özgün buluntuları arkeoloji dünyasına duyurmuştuk. Bu çalışmamızda yine bir yüzey araştırması sırasında Ionia içlerinde ele geçen Miken pyxisini incelemek ve bazı sorunlara değinmek arzusundayız.