37 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
Işığa Doğru
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 44 · Sayfa: 711-716
Özet
Bir milleti ayakta tutan, hür kılan, gelişip yükselmesini sağlayan üç temel unsur vardır. Bunlar; Dil, Eğitim ve Ekonomik Kalkınmadır.Bir toplumun bel kemiği niteliğindeki bu üç öğeyi gerçekten uygulayabilen bir devlet, daimi olarak ayakta kalır.Dil nedir, Dil "millet' dediğimiz insan topluluğunun oluşmasında ve kaynaşmasında en büyük etkendir.
Atatürk'ün Eğitime Verdiği Önem Ve İnebolu'da Eğitim Durumu
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 44 · Sayfa: 701-709
Özet
Millet mektepleri her yıl 1 Kasım'da büyük ve eğlenceli törenlerle açılır ve başarılı olanlara diplomaları Mart ayında verilirdi. 1927 Okuma- yazma oranı genel olarak %10 iken bu oran 1935 yılında yani sekiz yıl sonra %20'lere çıkarılmıştır. Görüldüğü gibi artış sekiz yılda % yüzdür.
Atatürkçü Düşünce Işığında: Çağdaş Eğitim
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1998, Cilt XIV, Sayı 42 · Sayfa: 780-830
Özet
Eğitim nedir? sorusuna karşı yeterli ve kuşkulardan uzak bir yanıt aramak boşunadır. Eğitim üzerinde düşünürken, onun canlı bir organizma gibi büyüyüp gelişme niteliği taşıdığını unutmamalıyız. Eğitimin değişmez verileri bulunmakla birlikte, sürekli gelişmekte ve yeni isteklerle yeni koşullara uymaktadır*1. Bu nedenle pekçok düşünür ve eğitimci, eğitim nedir sorusu üzerinde düşündüğü halde, hiçbirisi kendisini de tatmin eden bir tanıma ulaşamamıştır
Kazım Karabekir'in Eğitimle İlgili Düşüncelerinin Değerlendirilmesi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1997, Cilt XIII, Sayı 38 · Sayfa: 471-500
Özet
Osmanlı Devleti'nin son dönem karışıklığı her yerde hüküm sürmektedir. Kamusa eğitim ve sağlık hizmetleri de okul ve hastahane gibi tesisler sayılıydı. İstanbul dışında ise parmakla gösterilecek kadar azdı. 5 Bilhassa eğitim-öğretimle ilgili faaliyetler savaşın da bir sonucu olarak tam bir çöküşü yaşamaktadır. Nisan 1919 tarihinde bir görevle Anadolu'ya geçen K. Karabekir de bu konuda farklı düşünmemektedir. Olayları yakından gören birisi olarak O'nun, bu durumdan endişe ve üzüntü duymakta olduğu görülmektedir. Hatta Anadolu'da meydana gelen dinî kaynaklı isyanların dahi cehaletin sonucu ortaya çıktığını belirtirken, eğitimsizliğin ülke için bu acı sonuçları doğurduğunu ileri sürmekte, "cahillik, her zaman yakın tarihlerimizde de milletimizi daima geri geri çekecek nice kanlı hadiseler kaydediyordu" diyerek bu kötü ve istenmeyen olaylara dikkat çekmektedir.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu ve Din Eğitimi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 35 · Sayfa: 527-535
Özet
Tevhid-i Tedrisat öğretimin birleştirilmesi demektir. Böyle bir kanun inkılâp olarak getirildiğine göre, demek ki öğretimde bir çift başlılık veya çok başlılık vardı. Gerçekten vardı ve bir tevhid bekleniyordu. Tanzimat ve Meşrutiyet inkılâpları ile eğitim alanında da yeni düzenlemeler getirilmişti ama, yenilikleri eskilerle birleştirip bütünleştirme girişimlerinde bulunulamamıştı. Bunu başarmak Cumhuriyet dönemine kalmıştır. Cumhuriyet'ten önce başaramayanlar da Cumhuriyetle birlikte başaranlar da şüphesiz yine bizleriz.
Türkiye’de Yüksek Din Eğitimi ve İslam’da Eğitim
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 35 · Sayfa: 493-502
Özet
İslâm dini, Hz. Muhammed'e Kur'an vahiy olunmaya başlamasıyla dünya düşünce ve inanç alanında yeniden ve yeni bir din olarak doğmaya başlamıştı. Hz. Peygamber döneminde üzerinde oluştuğu iki temel bilgi kaynağı vardı. Biri Kur'an, Öbürü akıl idi. Kur'an Allah'a ait, akıl Hz. Muhammed'e aitti. Hz. Muhammed'in iki görevi vardı. Biri, Allah'tan aldığı Kur'an'ı tebliğ etmek, diğeri kendi aklı ile anlayıp uygulamaktı. Kur'an'ın dışında kendi aklına göre kendi namına konuşurdu. Allah adına Kur'an konuşurdu, kendisi Allah adına konuşmazdı.
Mustafa Necati
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 35 · Sayfa: 463-481
Özet
Dünyada, kısa süren hayatlarında büyük başarılar sağlamış devlet adamlarının sayısı oldukça azdır. Yakın tarihimizde, en zor görevleri üstlenen Mustafa Necati bunlardan birisidir.
Yüksek Öğretimde Kalite
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 35 · Sayfa: 569-573
Özet
Eğitim eksikliği ve okuma yazma bilenlerin toplam nüfustaki oranının düşüklüğü az gelişmiş ülkeleri niteleyen temel göstergelerden bir tanesi belki de en önemlisidir. Eğitim ve ekonomik kalkınma arasındaki doğrusal ilişki açık ve kesin bir biçimde ifade edilebilir.
Atatürk’te Eğitim - Bilim ve Teknik
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1995, Cilt XI, Sayı 32 · Sayfa: 551-556
Özet
Azgelişmiş ülkeleri niteleyen temel göstergelerden biri de eğitim eksikliği ve okuma-yazma bilenlerin toplam nüfustaki oranının düşüklüğüdür. Gelişmiş ve kalkınmış ülkelerde bu oranın yükseldiği, hatta yüzde yüze vardığı görülmektedir. İktisadi kalkınma ile eğitim arasındaki ilişki açık ve kesindir. Atatürk'ün eğitime verdiği önem yanında asıl dikkati çeken özellik, eğitimin iktisadi kalkınmaya olan olumlu ve vazgeçilmez etkisini ısrarla belirtmesidir.
Atatürk'ün Eğitim Düşüncesinin Kökenleri
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1992, Cilt VIII, Sayı 23 · Sayfa: 233-240
Özet
Atatürk'ün eğitime derinden ilgi duyduğunu, Cumhuriyet eğitiminin düşünsel temellerini attığını ve bu alanda bazı uygulamalara giriştiğini biliyoruz. Yine bildiğimiz gibi O, Cumhurbaşkanı olmadığı taktirde Millî Eğitim Bakanı olmayı istediğini ve "asıl kişiliğinin" öğretmenlik olduğunu, kendisinin milletinin öğretmeni olduğunu söylemiştir. Bildirimizin konusu, Atatürk'ün eğitim görüşleri değildir. O'nun eğitim görüşleri tarafımızdan ve başka araştırıcılarca birçok kez incelenmiştir. Bildirimizde, O'nun eğitime derin ilgi duymasının nedenleri ortaya konmaya çalışılacaktır. Atatürk'ün eğitim düşüncesinin kökenleri başlıca dört başlık altında ele alınabilir: O'nun yetiştiği ortam; askerlik mesleğinin O'na kazandırdıkları; Devlet kurucusu ve başkanı olması; O'nun kişiliğindeki eğitimci özellikler.