2 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Anahtar Kelimeler
- existence 2
- aydınlanma 1
- bekleme 1
- birey 1
- Gizli Emir 1
- hope 1
- hopelessness 1
- illumination 1
- individual 1
- intihar 1
Modernitenin Sonuçları Bağlamında Nilgün Marmara Şiirinde Varoluşsal Sorunlar
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 50 · Sayfa: 199-228 · DOI: 10.24155/tdk.2020.147
Özet
Modernite, hayatı aklın ve bilimin ışığıyla aydınlatarak insanın refah düzeyini yükseltmeyi ve onu daha mutlu ve huzurlu kılmayı vaat eden bir projedir. Fakat sadece rasyonaliteye bağlı kalarak hayatı anlama ve yönlendirme çabasına dayanan bu anlayışın çok geçmeden olumsuz etkileri kırsaldan kente göç, modern kent yaşamı, işsizlik ve bireyin kalabalıklar içinde yalnızlığa sürüklenmesi gibi sorunlar olarak belirmiştir. Hayatı sorgulayarak anlamlandırmaya çabalayan bireyin kimlik arayışı ve toplum içinde kendine bir yer edinebilmek için gösterdiği olağanüstü çaba da dikkat çekicidir. Ayrıca, kendine ve hayata yabancılaşarak çoğu zaman içine kapanan birey, yönetim sistemlerine güvenmemekte, kapitalizm karşısında mücadele etme gücünü yitirmekte ve geleceğe ümitsiz bakmaktadır. Gittikçe artan psikolojik rahatsızlıkların tüm bu saydığımız etkenlerle ilişkisi bilimsel olarak kabul edilmektedir. Modern zamanlarda ismi duyulan Nilgün Marmara (1958-1987), yaşadığı devrin sosyal, kültürel ve siyasi olumsuzluklarını kabullenemeyip topluma yabancılaşan bir şairdir. Şiirlerinde, her ne kadar bireysel düşüncelerini ve hislerini ifade eder gibi görünse de aslında topluma dair duyduğu derin kaygı ve huzursuzluğu da yansıtır. "Varoluş ızdırabı"nı yazdığı hemen her dizede duyurması ve genç yaşta intiharı seçmesi ile bugün özellikle genç okurların ilgisini çekmektedir. Bu çalışmanın amacı, şiirlerinden hareketle Marmara'nın varoluşsal sorunlarını tespit ederek onu, sınır durumuna ve intihara götüren nedenleri açığa çıkarmaktır.
Tatar Çölü ve Gizli Emir Romanlarında Bir Varoluş Biçimi Olarak Umut ve Umutsuzluk Paradoksu
Erdem · 2015, Sayı 68 · Sayfa: 35-50 · DOI: 10.32704/erdem.537394
Özet
Tam Metin
Dino Buzatti'nin Tatar Çölü ve Melih Cevdet Anday'ın Gizli Emir romanları, farklı dil ve edebiyatların ürünleri olmalarına rağmen, insanın dünyadaki varoluşsal konumunu umut ve umutsuzluk duygusunun evrensel nitelikleri bağlamında ele alan metinler olarak değerlendirilebilir. Bu iki romanda umut, insanın dünyadaki bütün eylemlerine yön veren temel duygu olarak ortaya konurken, aynı zamanda bu duygunun diyalektik biçimde umutsuzluğu belirleyen yönüne dikkat çekilir. Bu bağlamda umut ve umutsuzluğun paradoksal biçimde insanın varlık oluşunun iki yönünü oluşturduğunu vurgulayan romancılar, yarattıkları roman kahramanlarının hayatlarını bu paradoksun belirlediği gerilim çerçevesinde anlatmaya çalışırlar. Bu gerilim ise "bekleme" ediminde kendini gösterir. Bu edimin yöneldiği umudun gerçekleşip gerçekleşmemesinden çok, doğrudan eylemin kendisinin önemli olduğuna dikkat çeken romancılar, insanın dünyadaki varlığının bu eylemi algılarken takındıkları tavırla ilişkili olduğunu ima ederler. "Bekleme"yi varoluşsal problemin kaynağı olarak görebilen insanın kendi varlığının bilincine ulaşabileceğini düşünen Buzatti ve Anday, roman türünün imkânları çerçevesinde konuyu felsefî bir boyutta ele almışlardır.