2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Son 10 yıl
  • halk inançları
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Memduh Şevket Esendal’ın Gözünden Türk Toplumunda Halk İnançlarının Yeri ve İşlevi

Erdem · 2022, Sayı 82 · Sayfa: 25-45 · DOI: 10.32704/erdem.2022.82.025
Tam Metin
Kökeni insanlık tarihi kadar eski olan, çeşitli psikolojik ihtiyaçlara cevap vermeleri açısından insanlar tarafından benimsenen halk inançları, Türk toplumunda da her zaman yaşamın ayrılmaz bir parçası olagelmiştir. Toplumu gözlemleyip hikâyelerini oradan devşiren Memduh Şevket Esendal da bu konuya hikâyelerinde geniş yer verir. Yapılan çalışmalar her ne kadar modern şehirlerde yaşayan, iyi eğitimli, üst sınıftan insanların da bu tarz inançlara sahip olduğunu ortaya koymaya başlamışsa da pozitif bilim dünyasında bunlar “temelsiz, irrasyonel ve boş” olarak nitelendirilip batıl kabul edilegelmiştir. Bu inançların daha çok kırsal bölgelerde yaşayan, atalardan devralınmış öğretilerle şekillenmiş, geleneksel bir yaşam süren ve eğitim seviyesi düşük insanlar arasında yaygın olduğuna dair bir ön kabul vardır. Modern Cumhuriyetçi söylemin bir temsilcisi olan Memduh Şevket Esendal da halk inançları konusunda bilim insanlarıyla aynı ön kabulü paylaşır görünmektedir. Yazarın hikâyelerinde hem sosyal olarak paylaşılan hem de kişisel inançlar yer alır. Memduh Şevket Esendal, özellikle, halk arasında geçmişten beri kabul gören, sosyal olarak paylaşılan inanış ve uygulamalara karşı daha eleştireldir. En çok muska, adak, yatır, türbe, büyü, fal gibi sosyal inanışlara yer verdiği hikâyelerinde bunlara itibar edenler genelde kırsal kesimde, küçük kasabalarda yaşayan ve eğitimsiz insanlardır. O, bu inançların çıkış noktasındaki maneviyatını kaybettiğini, iyi ve güzele değil, sömürüye hizmet ettiğini, kötü niyetli kişilerin elinde aile ilişkilerine ve topluma zarar verdiğini göstermeye çalışmıştır. Diğer yandan kişiyi mantıklı düşünmekten alıkoyan çoğu zaman temelsiz ve akıl dışı gibi görünen inançlar bireysel olarak benimsendiğinde, kişinin kendi iç dünyasında yaşandığında yazarın daha müsamahalı bir tavır sergilediği görülür. Kişilerin kendi deneyimleri sonucunda uğur ve uğursuzluk etrafında şekillenen inançlar da mantık dışı olup kişinin olaylar arasında doğru bir neden sonuç ilişkisi kurmasını engeller. Ancak zararı ya da faydası kişinin sadece kendisine olan, kişiyi psikolojik açıdan rahatlatan veya kaygılandıran ve her ne kadar kişisel olsa da ortak kültürden devralınan bu inançları anlatırken Memduh Şevket Esendal, hikâyelerini daha komik bir zemin üzerine inşa etmiş, onlar karşısında yargılayıcı olmamıştır. Bu makale, Memduh Şevket Esendal’ın sosyal ve kişisel inançlara karşı tavrını çözümleyerek onun asıl itirazının kültürel birer renk olarak yaşamda yer alan inançlara yönelik değil; bu tarz inançların kişinin hayatını kontrol altına almasına, onu sağlıklı düşünmekten alıkoymasına, ona ve çevresine zarar veren, kötü niyetli kişilerce kullanılmasına rağmen sorgulanmaksızın nesilden nesle aktarılmasına dair olduğunu gösterir.

Diyale İli Hanekin İlçesi Türkmen Folklorunda Kurt

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 50 · Sayfa: 297-318 · DOI: 10.24155/tdk.2020.150
Eski Türklerden günümüze kadar kurt hep önemli ve kendisine hamilik, kutsallık, şifa verici, murat/dilek gerçekleştirici, uğur ve bereket getirici vb. gibi işlevleri yüklenen canlı bir kült/motif ve varlık olarak yerini korumuştur. Türk dünyasının muhtelif coğrafyalarında yaşayan Türkler arasında kurda atfedilen inanç ögelerinin büyük oranda benzer olması, bu varlığın Türk düşünce ve inanç sisteminde ne kadar köklü bir yer tuttuğunun somut göstergesidir. Kurttan türediğini düşünen, inanan ve bu düşünceyi muhtelif asırlarda kurduğu çeşitli devletler döneminde farklı anlatı şekilleri ile sürdüren ve benimseyen Türkler, günümüzde de bu hayvanın varlığını çeşitli vesilelerle yaşattıklarını farklı çalışmalardan elde edilen verilerle de ortaya konulmuştur. Irak Türkmenleri, Osmanlı Devleti'nin yıkılışından sonra Türkiye ve Türk dünyası ile bağları kesilmiş olmasına rağmen atalarından tevarüs ettikleri köklü ve tarihin derinliklerinden koparak kendilerine kadar ulaşan kültürlerini, düşünce sistemlerini, yargı değerlerini, örf adetlerini, millî kimliklerini ve millî kimliğin kapsadığı bütün unsurları muhafaza etmeyi başaran bir Türk topluluğudur. Nitekim Irak Türkmenleri, Irak'taki coğrafi konuları itibarıyla farklı millet ve etnik grupları ile bir arada yaşamaya mahkûm edilmişlerdir. Ancak bu beraber yaşamayı, sosyal ve kültürel olarak onları zayıflatmamıştır. Aksine Türkmenler atalarından tevarüs ettirttikleri köklü ve zengin kültür mirasları ile beraber yaşadıkları millet ve etnik grupları büyük çapta etkilediği söylenebilir. Bu çalışmada Irak Türkmenlerinin yaşadıkları yerleşim birimlerinden biri olan Diyale iline bağlı Hanekin ilçesi Türkmenlerinin folklorunda kurt olgusu üzerine durulmuştur. Kurtla ilgili farklı sözlü kaynaklardan yapılan derlemeler sonucunda elde edilen 61 atasözü, 3 çocuk oyunu ve 63 halk inancı tespit edilmiştir. Bunlar ayrı başlıklar altında ele alınmış, tasnif edilmiştir. Sözlü kaynaklardan derlenen atasözleri Hanekin ilçesi Türkmen ağız özelliği muhafaza edilerek yazıya geçirilmiş ve her atasözünün yanında Türkiye Türkçesi verilmiştir. Çalışmanın sonucunda elde edilen verilerden yola çıkarak bir değerlendirme yapılmıştır.