13 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Son 10 yıl
  • kilim
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

ETNOGRAFİK HALI-KİLİM-DİĞER DÜZ DOKUMA ESERLERİN KORUNMASINDA KARAR VERME ÖLÇÜTLERİ VE BELGELEME FORMU ÖRNEĞİ

Arış · 2019, Sayı 15 · Sayfa: 78-87 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.129
Tam Metin
Türk kültür tarihimizde, özellikle etnografik eserler bakımdan oldukça zengin olan Anadolu topraklarında halı, kilim ve diğer düz dokuma eserler önemli bir yere ve sayıya sahiptir. Müze ve özel koleksiyonda saklanan bu eserlerin hammaddelerinin organik oluşu, zamana ve ortam şartlarına karşı dayanıksız oluşu bir takım koruma tedavilerinin alınmasına neden olmaktadır. Bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gereken koruma uygulamaları öncesinde, sorunun tam olarak anlaşılması, belgeleme ve ön incelemeyle başlar. Öncelikle, önleyici koruma tedbirlerinin alınması gerektiği ve aktif müdahalenin de ancak bir uzman kontrolünde yapılabilecek kapsamlı bir çalışma olduğu da unutulmamalıdır. Bu çalışmada da etnografik değere sahip halı, kilim ve diğer düz dokuma eserlerin bakım ve koruma yaklaşımları belirtilirken temel ölçütler ve işlem yönergeleri belgeleme formu üzerinden açıklanmıştır. Çalışma kapsamında hazırlanan formda bakım ve koruma işlemlerinde izlenecek yol ve yaklaşımlar dört ana başlık altında incelenmiştir. Bunlar; belgeleme, karar verme, uygulama ve sonuçlandırma yaklaşımıdır. İncelemeye alınacak her eser için ayrı hazırlanması gereken formda müdahale yöntemleri ve tedbirlerin neler olması gerektiği ilgili bölümler açıklanarak hazırlanmıştır.

BAZI ANADOLU KİLİM MOTİFLERİNİN SEMBOLİK ÇÖZÜMLEMESİ

Arış · 2019, Sayı 14 · Sayfa: 4-22 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.119
Tam Metin
Kilim motifleri, desenleri, yüzyıllardır kadınlar tarafından, aşk, ölüm, korku, umut ile ilgili duygularını, beklentilerini ifade etmek için bir araç olarak kullanıldığını ortaya koymaktadır; çünkü evin erkeği ava ya da savaşa girerken onlar dokuyorlardı. Dolayısıyla, kilimlerin kendine özgü "alt metinleri", kendi zenginlikleri, entelektüel, sanatsal, duygusal ve duyusal mesajlarıdır. Kilimler toplumun kültürel ve psikolojik birikimleridir. Geçmiş dönemlerin Türk kültürü ve aile yapısı hakkında bizi bilgilendirmeye yardımcı olabilirler. Kilimler, soyut sanatın en yaratıcı ve en derin düzeyde, kolektif düşüncelerin, deneyimin ve duyguların yorumlandığı ifadeler olarak görülmelidir. Bir motifin sabit bir anlamı olsa da değişik başka birçok yan anlamlar da içerebilir. Bu dolaylı anlamlar çoğunlukla benzerlikten çok kültürel kodlara dayalıdır. Motiflerin bazıları içinde yaşadığımız toplumda anlam bulmuştur, bazıları her kültürde aynı anlama gelir, bazısı ise sadece kişisel bir anlam taşır. Gerçek, aslında bir "işaret ve semboller sistemi" dir ve dünyanın bize gösterildiği gibi algılaması gerektiğini anlatır. Yaşamın tüm alanlarında gösterge adı verilen birimlere gereksinim vardır. Gösterge, herhangi bakımdan bir şeyin yerini tutan şey olarak tanımlanabilir. Tarihi dönemlerde oluşan semboller yaşamın içinde yer alan soyuta indirgenmiş nesnelerdir. Sembolik motif ise, bir şeyi simgeleyen veya bir düşünceyi uyandıran biçimlerdir. İşaret ettikleri anlamlarıyla gelenek ve göreneklerin, inançların ifadesidir. Çalışmada, bazı Anadolu kilim motiflerinden kuş, hayat ağacı, el, ibrik motiflerinin sembolik çözümlemeleri yapılarak, bu motiflerin dokuma içindeki alt metinleri, teknik ve sanatsal özellikleri açıklanacaktır.

Geç Dönem Osmanlı Mimarisi Duvar Resimlerinde Bazı Dokuma Tasviri Örnekleri Ve Düşündürdükleri

Arış · 2016, Sayı 12 · Sayfa: 19-29 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.72
Tam Metin
Türk - İslam medeniyetinin eski sanat kollarından birini oluşturan dokumacılık, örtünme ve soğuktan korunma gibi ihtiyaçlar neticesinde ortaya çıkmış ve ilerleyen süreçte insanın yaşadığı çevreyi güzelleştirme isteğiyle kendine farklı kullanım alanları bularak, günümüze ulaşmıştır. Dokuyan kişi ya da kişilerin ananelerini, duygu ve düşüncelerini yansıtan motiflerin yanı sıra çevrede görüp beğenilen nesnelerin de stilize ya da yarı stilize şekillerle işlendiği dokumalar, göçler, savaşlar, ticaret ve kültürlerarası alışverişlerle coğrafyalar arası geçiş sağlayarak, geniş kitlelere hitap etmiştir. Üzerlerinde barındırdıkları motifleri ve kompozisyonlarıyla Avrupalı ressamların da ilgisini çeken dokumalar, onlar tarafından ortaya konan tablolarda kendine yer bulmuştur. Bu şekilde resim sanatına giren dokuma zamanla duvar süslemeciliğinde de kendini göstermiştir. Batı resminde sevilerek kullanılan bu motif, Osmanlı Devleti'nin 18. Yüzyıldan itibaren çeşitli alanlarda olduğu gibi süsleme alanında da Batı sanatının etkisine girmesiyle, Osmanlı duvar süslemeciğinde nesnel bir bezeme olarak kendine yer bulmuştur. Bu çalışmada, Aydın, İzmir, Denizli ve Nevşehir illerinde yer alan dini ve profan yapılarda tespit edilen dokuma tasvirli duvar resimleri tanıtılmış ve söz konusu örnekler, Anadolu'nun farklı yerlerindeki mimari yapılarda karşılaşılan dokuma tasvirleriyle kıyaslanarak, dokumaların duvar resmindeki yeri ifade edilmiştir.