6 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
  • söz dizimi
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Zarf-fiil eklerinin cümle sıralama işlevi ve bunun söz dizimindeki yeri üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2020, Sayı 69 · Sayfa: 135-146
Cümle; bir düşünceyi, duyguyu, durumu, olayı yargı bildirerek anlatan ve ana unsuru yargıyı taşıyan yüklem olan kelime veya kelime dizisidir. Yüklem çekimli bir fiil veya ek-fiille çekimlenmiş bir isim unsuru olabilir. Yüklemin anlamı diğer ögelerle desteklenir. Bir cümledeki kelime ve öge sayısı ihtiyaca göre değişebilir. Bu vasıftaki söz dizilerinin art arda sıralanmasıyla metinler oluşturulur. Metin oluşturulurken ya cümleler bitme bildiren noktalama işaretleriyle sonlandırılıp ardından yeni bir cümle başlar ya da cümlelerin arasındaki ilişkilere uygun olarak cümleler birbirine çeşitli morfemlerle veya noktalama işaretleriyle bağlanır. Söz dizimi üzerine yapılan çalışmalarda genellikle cümle bağlayıcı morfemler olarak bağlaçlar / bağlama edatları gösterilir. Oysa -(y)Ip, -(y)ArAK ve -ken zarf-fiil ekleri zarf oluşturmalarının yanı sıra cümleleri sıralayarak bağlama işlevine de sahiptirler. Söz konusu eklerin bu işlevlerine söz dizimi çalışmalarında ya hiç değinilmemiş ya da bu konuda kısmen değerlendirmeler yapılmıştır. "Otel için rezervasyon yaptırırken bazı konulara dikkat etmeliyiz." cümlesinde "otel için rezervasyon yaptırırken" ifadesi "dikkat etmeliyiz" yükleminin zarfıdır. Ancak "Kız çocukları sürekli diyet yaparken erkek çocukları her istediğini yiyor." cümlesinde "kız çocukları sürekli diyet yaparken" "yiyor" yükleminin zarfı değildir. Bu aslında "Kız çocukları sürekli diyet yapıyor ama erkek çocukları her istediğini yiyor." şeklindeki iki cümlenin -ken zarf-fiil ekiyle birleştirilmiş şeklidir. -(y) Ip, -(y)ArAK zarf-fiil ekleri de benzer şekilde zarf oluşturmadan cümle bağlayıcısı olarak kullanılabilmektedir. Bu makalenin yazılma amacı söz konusu eklerin bu işlevlerini ve bu işlevlerin söz dizimi açısından değerlendirilmesi gerektiğini dikkatlere sunmaktır.

Envârü’l Hikem ve ki’li birleşik cümleler üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2020, Sayı 69 · Sayfa: 115-134
Bu makalede, Özbekistan İlimler Akademisi, Ebû Reyhan El-Birûnî Şarkşinaslık Enstitüsü Yazma Eserler Kütüphanesi, 11876 numarada kayıtlı olan "Envârü'l-Hikem" adlı eserde geçen ki'li birleşik cümleler incelenmiştir. Doğu Türkçesiyle 16-17. yüzyıllar arasında kaleme alındığı ve Çağatay Türkçesinin klasik sonrası dönemine ait olduğu tespit edilen bu mensur eser, toplam 165 hikmetten oluşmaktadır. Çalışmada öncelikle eserin kısa bir tanıtımına, dil özelliklerine ve anlatımın somutlaştırılması için başvurulan ifadelere yer verilmiş; daha sonra ayrıntılı bir şekilde ki'li birleşik cümleler incelenmiştir. Bu cümleler; yardımcı cümlenin/cümlelerin ana cümle içerisindeki durumuna göre sınıflandırılmış ve yardımcı cümlenin/cümlelerin ana cümlenin doğrudan bir ögesi olduğu örneklerde tercih edilen "kip ekleri"ne dikkat çekilmiştir. Tanım ve açıklama cümlelerinde gereklilik ifadesinin kullanımı neticesinde karşımıza çıkan kerek ki'li yapılar ise ele alınan bir diğer konudur.

SÖZ DİZİMİ BİRİMLERİ ÜZERİNE

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2008, Cilt 56, Sayı 2 · Sayfa: 43-46
Çağdaş teorik (genel) dilbiliminde dil dizgesinin ve birimlerinin mahiyetineilişkin görüşler çok değişiktir. Kimine göre dil -maddi, özdekseldir, kimine göre isedil - ideal, yani ülküseldir. Dolayısıyla fonem, monem, leksem, morfem, grafem gibidil birimleri de, araştırmacının felsefi görüşlerine bağlı olarak ya maddi ya da idealbir birim olarak telakki edilmektedir. Sözdizimi birimlerine gelince ağır basan görüşegöre bunun birimlerinin, kelime grupları (yani öbekler) ve cümle olması, hemenhemen tartışmasız olarak kabul edilir. Muhterem meslektaşlarımın dikkatini öbekve cümlenin şüphe götürmez şekilde maddi olan söylevin (sözün) maddi parçalarıolduğuna vermelerini rica ederim.Bir kaç yıl önce Rusya'da "Genel Söz Dizimine Giriş" başlıklı hacimli bireser yayımlanmıştır. Bu eserde şu fikir dile getirilir: "Fonemler, ekler ve en çokkullanılan kelimeler dilde sayıca sınırlıdır (sonu olan kemiyetler teşkil eder), sözdizimi ise cümlelerin gizil (potansiyel) olarak sayısının sonu olmayan kemiyetiyleuğraşmaktadır."

İŞLEVSEL TÜRKÇE SÖZ DİZİMİNİN BAZI SAV VE KAVRAMLARI ÜZERİNE

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2008, Cilt 56, Sayı 2 · Sayfa: 125-143
Bu makale, soyut imgelerden ibaret bir bilme olarak yorumlanan dil dizgesinin bir kısmınımeydana getiren söz dizimi alt dizgesinin esas birimlerini temsil eden kavramlara adanmıştır.Makalenin konusu, söylevde gözlemlenen "anlatım", "tümce", "öbek" gibi maddi oluşumlardeğil, bu söylev birimlerinin kurulmasını belirleyen kurallar, programlar, modeller olan sözdizimsel birimler, yani "sentagma" ve "yapılar"dır.

KAZAK TÜRKÇESİNDE KELİME GRUBUNUN KAVRAMI VE TERİMİ ÜZERİNE

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2008, Sayı 25 · Sayfa: 7-17
Türk lehçelerinin yapıları bakımından ortaya çıkan benzerlik lehçelerinin, dil bilgisini inceleme metotlarında görülmemektedir. Özellikle, kelime gruplarının incelenişi açısından önemli anlayış farklılıkları vardır. Kazak Türkçesinin ve eski Sovyetler Birliği'nin sınırları içerisinde kalan diğer Türk lehçelerinin dil bilgileri incelenirken; Rus gramerciliğinin inceleme metotların etkisi altında kalındığından bu farklılık ortaya çıkmaktadır. Metotların farklılığı işimizi bir hayli zorlaştırdıysa da Türk lehçelerinin farklı metotlarla ele alınması, Türkçenin imkânlarının ortaya konması bakımından belki de daha faydalı olmaktadır.

'AHLÂK-I ALÂÎ'DEKİ 'ÇÜN'LÜ BİRLEŞİK CÜMLE YAPILARI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2006, Cilt 54, Sayı 2 · Sayfa: 29-40
"Çün/çü/çünki" cümle başı edatları ile kurulan birleşik cümleler dilimizeFarsçadan girmiştir. Bu makalede, Eski Anadolu Türkçesi metinlerinde çok sık rastlanılanbu yapıdaki cümlelerin Osmanlı Türkçesi dönemindeki durumunu ortaya koymakhedeflenmiştir. Bu amaçla, yazıldığı döneminin dilini iyi bir şekilde aksettireneserlerden biri olan Kınalızade Ali Efendi'nin Ahlâk-ı Alâî'sinde geçen "çün"lü cümleleryapı ve işlevleri bakımından incelenmiştir.