2068 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Horan Kelimesi Üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 2 · Sayfa: 24-34
Hora, horan, horoni horum, horom kelimelerinin kaynağı hep yabancı dillerde aranmıştır. Bu durum S. James W. Redhouse'nin 1861'de yayımladığı Turkish and English Lexicon adlı eserine kadar inmektedir.

Türkçede Biçim Birimler

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 2 · Sayfa: 180-191
Türkçe imlası ile morfem, Batı dillerindeki morfeme teriminden aktarılarak 1941 yılında J.Deny tarafından kullanılmıştır. Bu dil bilim teriminin Türkçe'de bundan sonraki tarihini türkologların ve filologların çalışmalarından takip edebiliyoruz.

Beyin ve Dil İlişkisi

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 2 · Sayfa: 127-146
Yapılan araştırmaların sonucunda, beyin hasar geçirmiş Türk hastaların konuşmalarında gözlemlenen bozukluklar sesbilgisi, kelime bilgisi, dilbilgisi seviyelerinde incelenerek sistemleştirilmiştir.

Son Dönem Çağatay Şairlerinden Zakircan Furkat'ın Manzum Mektupları

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 2 · Sayfa: 147-179
1858 yılında Hokand'da doğmuş olan Zakircan Furkat, içinde yetiştiği edebiyat ortamının önde gelen şair ve yazarlarındandır.

GELiBOLULU MUSTAFA ALI VE MEVAiDUN - NEFAiS FI KAVAiDi'L - MECALiS

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 1 · Sayfa: 1-8
Osmanlı siyasi ve müesseseler tarihi bakımından oldukça zengin kaynaklara sahip olmasına rağmen, bu kaynaklarda Osmanlı sosyal hayatı hakkında çok fazla bilgiye sahip değiliz. Gelibolulu Mustafa Ali'nin "Mevaidu'n- Nefais fi Kavaidi'l-Mecalis" adlı eseri belki diğer bir çok eserde bulamayacağımız XVI. asır Osmanlı sosyal hayatını, gorgu kurallarını, sosyal sınıflarını, Osmanlı toplumunu en iyi şekilde yansıtan bir eserdir. Eser XVI. asır sosyal hayatı hakkında bilgi vermekle birlikte aynı zamanda bir siyaset-name layiha özelliği de taşımaktadır.Osmanlı yaşayışı ve hayat tarzı her zaman merak edilen konulardan birisi olmuştur. Ali, eserinde saray hayatından, devlet müesseselerindeki bozulmalardan, sosyal sınıflardan, kahvehane, meyhane, çeşitli meslek gurupları (harem, hizmetkarlar), dini hayat, toplum yaşantısından çok ilginç kesitler sunması bakımından çok önemlidir. Ali'nin bu eseri böyle çok değişik bilgileri verirken zaman zaman ölçüyü kaçırarak mübalağaya kaçmışsa da dönemin sosyal hayatı hakkında önemli bilgiler vermesi bakımından kıymetli bir kaynak niteliğindedir.

Sandıklı ve Yöresi Ağızlarının Özellikleri ve Ağız Bölgeleri

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 1 · Sayfa: 60-81
Bu çalışmanın ilk bölümünde Afyon iline bağlı Sandıklı, Hocalar ve Kızılören ilçelerinin ağız özellikleri özet hali ile sınıflandırılarak verilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde ise yörede belirlenen ağız bölgeleri üzerinde durulmuştur. Ağız bölgelerinin belirlenmesinde -(ı)yor şimdiki zaman eki esas alınmıştır. Tespit edilen ağız bölgelerinden -(ı)yo ağzı en yaygın olan ve bölgeyi karakterize eden ağız bölgesidir. Diğer ağız bölgeleri ise, bölgenin genelini temsil etmeyen ve çok dar bir alanda konuşulan ağız bölgeleridir.

"-Duhcan/-Dükcen Sona/Sora" ZARF FİİLİ ÜZERiNE

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 1 · Sayfa: 21-27
Bu makalede -duhcan/-dükcen sona-sora zarf-fiil eki incelenecektir. Asarcık, Kavak, Havza ve Ladik ilçelerinde yapılan derleme ve anketler sonucunda, bu zarf-fiilin bölgede yaygın olarak kullanıldığını gördük. Makalede ilk olarak bu zarf-fiilin yapısal özellikleri aktarıldıktan sonra Anadolu ağızlarındaki benzer zarf-fiiller ortaya konulacak ve işlevleri incelenecektir.

Türkiye Türkçesi Üzerindeki Gramer Çalışmaları ve Bu Çalışmaların Günümüzdeki Durumu

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 1 · Sayfa: 40-59
Bu makalede önce Türkiye Türkçesindeki gramer çalışmalarının XIII-XIX. yüzyıllar ile Tanzimattan günümüze kadar uzanan dönemlerdeki bağlantıları ve bu dönemlerin genel özellikleri üzerinde durulmuştur. Daha sonra da 1910'dan günümüze kadar uzanan günümüz Türkiye Türkçesinde yapılan çalışmaların özellik ve nitelikleri ile hedeflenen gelişme açısından yapılması gerekenler üzerinde durulmuştur.

"En" Sözü Kullanılış Yeri ve İşlevine Dair

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 1 · Sayfa: 82-94
Bilindiği gibi "en" sözü, Eski Türkçe dönemi eserlerinden beri takip edebildiğimiz ve bugün de birçok yaşayan Türk lehçesinde kullanılan bir sözdür. "en" sözü, eski devir metinlerinde "an/ang", "en/eng", "in/ing", bazen de "em" ve "am" şeklinde kullanılmıştır ve bugün de "em" şekli hariç "en/eng", "in/ing", "en" şeklinde kullanılmaya devam edilmektedir. Bu sözün bilinen temel işlevi de, sıfatların ve zarfların önünde kullanılıp, o sıfat veya zarfın pekiştiricisi olmaktır. Biz, bu yazımızda "en" sözünün farklı bir kullanımından söz edeceğiz.

Rasih İbrahim'in Okçulukla İlgili Bir Manzumesi

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2002, Cilt 50, Sayı 1 · Sayfa: 9-20
Divan edebiyatında aşk, tasavvuf gibi genel konuların dışında, çeşitli, bilim ve meslek dallarının terimlerinin kullanıldığı şiirleri vardır. Bu yazıda XIX. Yüzyıl şairlerinden Rasih İbrahim'in okçuluk deyim ve terimlerinin kullanıldığı bir şiiri incelenmiştir. Şiir günümüz Türkçesiyle nesre çevrilmiş, okçulukla ilgili terimler açıklanmıştır. Metnin sonunda terimler anlamlarıyla birlikte alfabetik olarak verilmiştir.