2068 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Dil Kurumu
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

AVRUPA’NIN GÖKTÜRK HARFLİ ESKİ ANITLARI GÖKTÜRK HARFLİ ESKİ YAZININ KUZEY KAFKASYA, VOLGA-DON VE TUNA BÖLGELERİYLE İLİŞKİSİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 13-16
Avrupa'nın Göktürk harfli eski anıtları Kuzey Kafkasya'nın Karaçay ve Malkar dağları ile onları komşu bölgelerinden, İdil havzasında Tatar Otonom SCB'nin Bilar eski şehrinden, Sarkel'den, Don nehrinin havzasındaki Mayaki ve Mayats şehirlerinden, Murfatlar'dan, Nad-Sent-Mikloş'dan ve diğer yerlerden çıkmıştır.

“DİL SİSTEMİNDEKİ ESKİ TÜRKÇE UNSURLAR: REKONSTRÜKSİYON PROBLEMLERİ”

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 81-84
Her şeyden önce biz Eski Türk dilini kavramalıyız. Farklı derinlikte birkaç eski Türkçe kesit bilinmektedir. Eski Türkçe bir birim her zaman eski Türkçe herhangi bir şeyden daha eski olamaz. Biz herhangi bir canlı dilin bir ana form -ataların ölü dili- olduğu çok durum bilmekteyiz.

SAYAN-ALTAY TÜRKLERİNİN YENİ RUNİK YAZISI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 85-136
İ.R. Aspelin'in 1887-1888 yıllarındaki araştırma gezilerinde incelediği runik yazıtların ilk atlası Çernıy İyus nehrinde bulunan Sulek yazı grubunun temel yüzey çizgilerini ve resimlerini belirten tabloyla başlamaktadır.

ORHON ANITLARINDA TÜRKLERİN KRALLIK SOYUNUN ADI

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 137-139
"Tutszyue, ayrı bir Syunnu kabilesidir. Onların soy adı Aşina'dır." Çjou-Şu'nun tarihi vakayinamesi VI. Yüzyılın ortasında Kuzey Çin Krallığı 'nın yeni ve tehlikeli komşusunun ortaya çıkışını böyle anlatır. Türk menşe efsanesine göre Aşina'nın atası dişi bir kurttur.

GÖKTÜRK ANITLARININ ALTAYİSTİK AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 41-53
Türk dilinin, en eski belgeleri olarak kabul ettiğimiz Orhun Abideleri (Göktürk Anıtları)'nın kelime hazinesi çok sınırlı ve bir kısmının da okunuşu ve manası hala münakaşa konusu olduğu için, Altayistik açıdan değerlendirilmesi oldukça dar bir alanda yapılabilmektedir.

ESKİ TÜRKÇE ALFABEDEKİ ÜNSÜZLERİ BELİRTEN İŞARETLERİN İMLÂ ÖZELLİKLERİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 189-192
Eski Türkçe/alt Türkçe/alfabe her şeyden önce mükemmelliğiyle dikkati çekmektedir. Bu yüzden XIX. Yüzyılın sonunda P.M. Melioranskiy'in bu alfabeyi Türkçenin fonetik taleplerine cevap veren en uygun yazı diye karaktrize eden etmesi rastlantı değildir. Bu alfabenin mükemmelliğini iyice değerlendiren E.D. Polivanov da Türkçenin fonetiğine uygun böyle bir yazının sadece Türk kabileleri arasında doğabildiğini belirtmiştir.

ESKİ DOĞU TÜRK YAZISINDA KULLANILAN LİGATÜRLER VE BUNLARLA İLGİLİ BAZI MESELELER HAKKINDA

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 207-222
Göktürk yazıtlarının 15 Aralık 1893'te çözümünden bu yana, hemen hemen bir yüzyıl geçti. Bu zaman içinde, gittikçe artan sayıda başka yazıtlar bulundu ve yayımlandı; eskilerin de daha iyi yayımları yapıldı. Bununla birlikte, elimizdeki metinlerin okunup anlaşılmasında ve onlarla ilgili karmaşık meselelerin araştırılmasında en büyük güçlük, bu metinleri bir araya toplayan kaynak eserlerin artık çok gerilerde kalması idi.

ORHON YAZITLARINDA BİRLEŞİK CÜMLELER VE BAŞ CÜMLE İLE YARDIMCI CÜMLE İLİŞKİLERİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 193-205
"İnsanın dilinin özelliği 'burada olmayanı' ve 'şimdi olmayanı' dile getirebilmesidir." (Hörmann 1978.) Dil yalnız bunu sağlamakla kalmaz, burada ve şimdi olmayanlar arasında zaman, sebep, sonuç, şart, gaye vb. ilişkiler kurmayı da mümkün kılar. İnsanın çevresinin tanıyıp kavrayabilmesi, eşyayı tarif edebilmesi, kısaca düşünmesi, birçok farklı şey, durum, oluş ve kılış arasında esas olarak, başta şart ve sebep olmak üzere, ilişkiler kurabilmesidir.

GÖKTÜRKÇEDE İSİMDEN FİİL TÜRETEN EKLER VE KÖKEN YAPILARI ÜZERİNE

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 141-149
Göktürkçe, Türkçenin artık müstakil bir yazı dili haline gelmiş; dolayısıyla, dil tarihi açısından büyük çaptaki bir takım değişmeleri geride bırakmış bir koldur. Metinlerin sayı itibariyle oldukça sınırlı ve kelime hazinesinin de belirli bir alanı temsil eder nitelikte olmasına rağmen, bu metinlerin dil yapısı üzerindeki çok yönlü ve karşılaştırmalı araştırmalar…

“KUMUK VE BALKAR LEHÇELERİ SÖZLÜĞÜ”NÜN BİR TAHLİLİ

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 223-233
Bu yazıyı, Kumuk ve Balkar Lehçeleri Sözlüğü adlı kitabın yayımlandığı 1990 yılında kaleme aldım. Yazımı çeviri yoluyla eseri yayına hazırlayan Prof. Dr. Kemal Aytaç ile sözlüğün kontrol ve düzeltmelerini yapan Prof. Dr. Osman Nedim Tuna'ya da yazımı gösterdim. Sayın O.N.Tuna üzerimde emeği olan saygı duyduğum hocamdır.