- Aydın Sayılı 16
- Erdem Dergi̇si̇ 14
- Müjgan Cunbur 12
- Ömer ÇAKIR 12
- Mübahat Türker Küyel 11
- Dokuma 35
- Halı 32
- Mustafa Necati Sepetçioğlu 24
- Weaving 23
- Kilim 20
- Peyami Safa 20
- Osmanlı 19
- Motif 17
- roman 16
- novel 15
Bilim Etiğine Kısa Bir Bakış
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 119-134Bilim etiğinin prensiplerine hukuk yasaları ve dini doğmalar karıştırılmamalıdır. Bilimlerin her birinin alanları farklıdır. Dolayısıyla, hepsinin de kendi alanlarıyla ilgili etik prensipleri vardır. İlk defa etik prensiplerinden söz eden Hippokrates'tir. Diğer bilim dallarında ise, bilimlerin yoğun gelişme gösterdiği on dokozuncu yüzyıldan itibaren söz edilmeğe başlanmıştır.
Bilim adamı siyasi, dini ve bazı diğer görüşlerinin bilimsel çalışmalarını etkilemesine izin vermez. Bilimsel etik prensipleri arasında açıklık ilkesi zikredilebilir. Bir bilim adamı kendi menfaati için çalışmalannı gizleyemez.
Bilimsel yayınlar da bilimsel etik prensiplerine uygun olması gerekir. Bu prensiplerden birisi yansız yayın yapmaktır; dini, siyasi veya milli açıdan yanlı olmaması gerekir. Ancak onlar toplumun menfaatlerine aykırı olmamalıdır. Toplumu yanlış yönlendirmemelidir. Tersine, bilim adamı öğretici ve aydınlatıcı olmalıdır. Bilim adamı öğrencilerine karşı sorumludur; öğrencilerini bilgilendirmesi yetmez, ancak onlara bilim etiğinin prensiplerini de öğretmesi gerekir.
Bilim adamı dini, milliyeti ve siyasi görüşünden dolayı zarar görmemelidir. O, maddi olarak desteklenmelidir.
Devrimizde bilim ve sanayii arasında sıkı bir ilişki vardır. Sanayii bilimsel bilgiyi yoğun bir şekilde kullanmaktadır. Bunun yarattığı prblemler, hala çözülmüş değildir, ve toplumda sorunlar yaratmaktadır. Örneğin nükleer güç ve onun elde edilmesi ve onun insan sağlığı üzerinde yarattığı olumsuz etkiler zikredilebilir.
Etik ve Yaşamın Anlamı
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 147-160Tıp ve Etik
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 103-118Bilimsel Faaliyet ve Etik
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 173-180Tarihsel ve Güncel Yönden Tıp Etiği
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 83-102Tıp etiği tıp biliminin tarihi kadar eskiye gider. Tıp bir toplumda yaşayan tüm insanları ilgilendirdiği için bu bilimin yöntem ve kuralları diğer bilimlere göre daha erken geliştirilmiştir.
Tarihsel süreç içerisinde baktığımız zaman günümüzde dahi kabul edilen hasta-hekim ilişkisinin etik yönünün temel ilkeleri eski Yunanlı hekim Hipokrat'a; özellikle de hekimlerin içmelerinin öngörüldüğü onun andına (yeminine) atfedilir.
Kesin bilgiler olmamasına karşılık Hipokrat Andı, Yunan kültür ve bilimine ait diğer unsurlarla birlikte bütün Orta Çağ boyunca unutulmuştur.
Ancak Avrupa'da başlayan Rönesans düşüncesi ile eski Yunan kültürünü arama çabaları sonucu Hipokrat Andını tıp etiğinin temel taşı durumuna getirmiştir.
Son 30 yıl içinde değişen ve gelişen toplumsal değerler, insan haklan vd. gibi kavramlar ile Hipokratik geleneğe içerik ve kapsamı zengin yeni ilke ve kurallar eklenmiştir.
“Ahlak” Üzerine Notlar
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 161-172Etik ve Edebî Metin İlişkisi Üzerine
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 135-146Atatürk ve Siyasi Etik
Erdem · 2005, Sayı 44 (Etik Özel Sayısı) · Sayfa: 181-193Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve devrimleriyle modem Türk toplumunun yaratıcısı yüce Atatürk, siyasî hayatında eski-yeni devlet yöneticilerine, politikacılara daima örnek alınacak davranışlar sergilemiş, etiği siyaset alanında da uygulamaya özen göstermiştir.
Her şeyden önce, "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ilkesi üzerinde kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nde halk egemenliğini sağlamak için 1924 ve 1930 yıllarında iki kez çok partili demokratik hayata geçişi denemiştir. 1924 Anayasası şekillendirilirken, ömür boyu cumhurbaşkanı seçilmesi hükmünü anayasaya koydurması mümkünken yapmamış, 1927, 1931 ve 1935 yıllarında TBMM tarafından Cumhurbaşkanı seçilme yolunu benimsemiştir.
Bu makalede, Atatürk'ün hayatında siyasî etiğe ne derecede önem verdiğini gösteren yüzlerce olaydan bir bölümü ele alınacak, günümüz politikacıları bu konuda bilgilendirilmeye çalışılacaktır.