5 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Bayram Akça
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Osmanlı Döneminde Latin Harfleriyle Türkçe Yazılan Eserler ve Yazarları

Erdem · 2017, Sayı 73 · Sayfa: 5-42 · DOI: 10.32704/erdem.471084
Tam Metin

Erken modern dönemde (1450-1750) Osmanlı Devleti ile ekonomik, siyasi ve askerî ilişkileri olan Avrupa toplumlarında Osmanlılara yönelik bir korkunun varlığı bilinmektedir. Türklerle askerî alanda baş edememekten kaynaklanan bu korku, XVI. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı merakına dönüşmüştür. Bu da giyimde, müzikte ve sanatta Osmanlıyı taklit şeklinde tezahür etmiştir. Türkçe öğrenme arzusu da bunun doğal yansımalarından birisidir. Türkçenin bu dönemde bir lingua franca, yani ortak dil olarak benimsenmesi dikkat çekicidir. Bu makalede, Osmanlı asırlarında Batılılar tarafından Latin harfleriyle Türkçe yazılan metinler üzerinde durulacak, ancak metinlerin dil araştırmalarında nasıl kullanılabileceği konusuna girişilmeyecektir. Türk korkusunun ve bunun doğurduğu Turquerie akımının Avrupa'da Türkçe öğrenme merakına etkileri ve bunun sonuçları tartışılacaktır. Türkçe öğrenmeyi ve yazmayı belirleyen dinamikler, Türkçe metinler ve ilgili eserler esas alınarak ortaya konulacaktır. Değerlendirmede metin yazarlarının milliyeti, Türkçe öğrenme nedenleri, eserlerin yazılış tarihleri de göz önünde bulundurulmuştur. Ayrıca matbaanın Latince dışındaki dillerin -bu arada Türkçenin öğrenilmesindeki etkisine de değinilmiştir. Çalışmanın erken modern dönemdeki Türkçe algısını temel sebepleriyle ortaya koyması beklenmektedir.

1942- 1950 Arası Anadolu’da Bir Dokumacılık Kurumu: Muğla Güzelyayla Dokumacılar Kooperatifi

Arış · 2012, Sayı 7 (Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Sempozyumu Özel Sayısı - 3) · Sayfa: 4-9 · DOI: 10.34242/akmbaris.2019.25
Tam Metin
Bu çalışmada 1942 yılında Muğla'da 40 müteşebbisin bir araya gelerek "Muğla Güzelyayla Dokumacılar Kooperatifi" adında bir işletme kurduğu, bu müteşebbislerin 2/3'nün kadınlardan meydana geldiği ve kooperatifin kuruluş amacının; II. Dünya Savaşı döneminde sıkıntıya düşen Muğlalı dokumacılara ucuz iplik temin etmek ve mamullerini de uygun fiyata satmak olduğu belirtildi. Sonuç olarak da savaş döneminde Muğla ekonomisine oldukça katkısı olan bu kooperatifin savaş sonrası ithalat ve ihracat kalemlerinin açılarak Muğla'ya ucuz hammadde ve mamullerin gelmesiyle kapanmak zorunda kaldığı ele alındı.

1945-1990 Türk-Bulgar İlişkileri ve Bu Dönemde Muğla Vilayetine İskan Edilen Bulgaristan Muhacirleri

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2008, Cilt XXIV, Sayı 70 · Sayfa: 75-92
Tam Metin
Bu çalışmada Türkiye'nin Cumhuriyet döneminde büyük sorun yaşadığı Türk- Bulgar ilişkileri ele alınmıştır. Türk- Bulgar İlişkileri giriş bölümü dışında iki kısma ayrılmıştır. Giriş kısmında; 1923- 1945 Türk- Bulgar ilişkileri özet olarak incelenmiştir. Birinci kısımda; 1945- 1990 Türk-Bulgar İlişkileri yine özet olarak ele alınmıştır. İkinci kısımda ise;1945- 1990 yılları arasında Bulgaristan'dan Türkiye'ye ve buradan da Muğla Vilayeti'ne iskân edilen Bulgaristan- Türkleri'nin iskân durumları ayrıntılı bir şekilde ortaya konulmuştur.

1923-1952 Arası Türk-Bulgar İlişkileri Ve 1950-1951 Yıllarında Muğla Vilâyetine İskân Edilen Bulgaristan Muhacirleri

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2002, Cilt XVIII, Sayı 52 · Sayfa: 249-263
Bu çalışmada Türkiye'nin Cumhuriyet döneminde en fazla sorun yaşadığı Türk-Bulgar ilişkileri ele alınmıştır. Burada Türk-Bulgar ilişkileri giriş bölümü dışında iki kısma ayrılmıştır. Giriş kısmında; Bulgaristan'ın Türk hakimiyetine girişinden 1908'de bağımsızlığını kazanmasına ve 1908'den 1923'e kadarki Türk-Bulgar ilişkileri ele alınmıştır. Birinci kısımca; 1923-1944 arası Türk-Bulgar ilişkileri ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir. İkinci ve son kısımda ise; 1944-1950 arası Türk-Bulgar ilişkileri ve 1950-1951'de Bulgaristan'dan Türkiye'ye ve burada da Muğla Vilâyeti'ne iskân edilen Bulgar-Türkleri'nin iskân durumları ayrıntılı bir şekilde ortaya konulmuştur.

Lozan Barış Antlaşmasından Sonra Balkan Ülkelerinden Muğla Vilayetine Gelen Muhacirler

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2001, Cilt XVII, Sayı 51 · Sayfa: 785-828
Türkiye ile Yunanistan arasındaki önemli anlaşmazlık konularından biri olan Türk - Rum Nüfus Mübadelesi Meselesi 30 Ocak 1923 tarihinde tarafların karşılıklı olarak imzaladıkları sözleşme ve protokol ile çözülmüştür. Bundan hemen sonra Türkiye gerekli hukuki düzenleme ve hazırlıkları yaparak değişik Balkan ülkelerinden muhacirlerin gelmesine ve farklı illerde yerleşmelerine izin verdi. Bu makalede, bu çerçevede Muğla Vilayetine gelen muhacirler İncelenmektedir.