15 sonuç bulundu
Dergiler
- Belleten 15
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler
- İstanbul 3
- Ankara 1
- Ankara Tarihi 1
- Antik Kentler 1
- Antik Yazıtlar 1
THOMAS F. MATHEWS, The Byzantine Churches of İstanbul, A Photographic Survey, 1976 The Pennsylvania State University Press. 405 sahife, 650 fotoğraf ve plan, folio. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 781-783
Özet
Tam Metin
New York Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü (Institute of Fine Arts) profesörlerinden Thomas F. Mathews, 1971 yılında yayınladığı "İstanbulun erken devir kiliseleri "The Early Churches of Constantinople" adlı kitabından ve Heybeliadadaki "Kamariotissa kilisesi" 2 ile ilgili olarak 1973 de yayınladığı uzun makalesinden sonra, İstanbulun Bizans eserleri üzerinde yaptığı çalışmaları bu kez İstanbulda mevcut Bizans kiliselerini konu alan bu son büyük kitabı ile devam ettirmiş olmaktadır. Kitab günümüze kadar tamamen veya kısmen kalabilen Bizans kiliselerinin fotoğraf ve planları ile durumlarını tesbit etmek amacını gütmektedir. Ele alınan 40 kiliseden yalnız bir tanesi (Bakırköy -Hebdomon- deki izleri hemen tamamen yok olan Hagios Prodromos kilisesi) İstanbul şehir surları dışındadır. Geri kalan 39 kilise İstanbul surları içindeki alanda yer almaktadır. Ancak bunlardan bir kısmının da bu gün hiç bir izi kalmamıştır. Örneğin kitapta 3 no. ile gösterilen Aykapı kilisesi, 4 no.lu Balabanağa Mescidi, Beyazıt'ta Fen ve Edebiyat Fakülteleri temellerinde rastlanan 5 ve 6 no.lu A, B. C, D kiliseleri, 28 no.lu Sekbanbaşı Mescidi, 32 no.lu Şeyh Murat Mescidi ve 39 no.lu Topkapısarayı bazilikasının bu gün hiç bir izi görülmemektedir. Bunların dışındaki kiliselerden aşağı yukarı yarısı, yani 7 no.lu Boğdan Sarayı, 12 no.lu Hagia Euphemia, 17 no.lu/sa Kapı Mescidi, 19 no.lu Kasımağa Mescidi, 32 no.lu Odalar Camii, 26 no.lu Hagios Polyeuctos, 30 no.lu Sinan Paşa Mescidi ve 32 no.lu Acem Ağa Mescidi (Chalkoprateia) gibi kiliseler hemen hemen ortadan kalkmış. sadece bazı duvar kalıntıları günümüze kadar gelebilmiştir. Bunların dışında kalan kiliselerden yalnız biri, 37 no.lu Theotokos Panagiotissa (Kanlı kilise) kilisesi halen Rum kilisesi olarak yaşamaktadır. Aya İrini dışında kalan diğer kiliselerin tamamı cami olarak kullanılmaları sayesinde günümüze kadar ulaşabilmişlerdir.
Leyla A. Turgut, Ruinenstadte rund um Kuşadası, İstanbul 1975, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu yayını, 182 s. 7. kroki, 61 siyah-beyaz, 19 renkli fotoğraf. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 164 · Sayfa: 784
Özet
Tam Metin
Kuşadası merkez olmak üzere oradan kolaylıkla gidilebilecek 9 antik ören yerini anlatan bu kitap turistler için bölgesel bir rehber niteliğindedir. Kuşadasına geleceklere, yakın çevredeki Efes, Magnesia, Priene, Milet Didyma, Nysa, Aphrodisias, Laodiceia, Hierapolis anlatılmaktadır. Magnesia ve Didyma dışındaki diğer 7 ören yerinin planları verilmiş ve anlatımı kolaylaştıran fotoğrafları eklenmiştir. Kitaptaki siyah-beyaz fotoğraflar yeteri kadar iyi değilse de renkli levhalar çok mükemmeldir. Kitap bir bakıma Prof. E. Akurgal'ı n Türkiye çapındaki kitabını hatırlatıyor (E. Akurgal, Ancient Civilizations and Ruins of Turkey, İstanbul 1973). Eser yalnız turistlere değil o bölgede seyahat edecek arkeologlara da faydalı olacak niteliktedir. Bu nedenle o bölgenin ihtiyacını karşılayacak böyle olumlu bir rehberi hazırlayan sayın L. A. Turgut'u ve bunu yayın alanına koyan Türkiye Turing ve Otomobil Kurumunu kutlarız.
Ankara, A guide to the city and district, Ankara Turizmi ve Müzeleri Sevenler Derneği yayını 5. 124 sayfa, 108 siyah-beyaz ve renkli resim, plan ve haritalar. Ankara Dönmez Ofset Matbaasında basılmıştır. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 163 · Sayfa: 589-594
Özet
Tam Metin
Cumhuriyetimizin 50 inci yıl dönümü dolayısıyla basılmış olan bu rehber, Ankara şehrini ve ilini tanıtmak üzere hazırlanmıştır. Pek çok güzel harita ve plan ile anlaşılması kolay hale getirilmiş olan eser, alıştığımız tipten ayrı, anıtlar' sadece tarif eden değil fakat onların tarihi gelişim içindeki yerlerini açıklamağa çalışan, bu yönü ile de başka iller için hazırlanacak rehberlere örnek olacak niteliktedir. Bu nedenle üzerinde durulması ve tanıtılması yararlı olacaktır. Ankara Turizmi ve Müzeleri Sevenler derneğince, Ankara İngiliz Arkeoloji Enstitüsü Müdürü Dr. D. French ve arkadaşlarından oluşan bir uzmanlar topluluğu tarafından hazırlanan bu eserde her uzman kendi uzmanlık alanına göre ilin jeolojisi, bitkileri, hayvanları, fosil yatakları, kuşları, koru ve piknik alanları ve nihayet Ankara'nın arkeolojisi ve tarihini içeren bölümleri hazırlamıştır. Bu niteliği, metodu ve güzel baskısı ile şimdiye kadar Ankara için hazırlanan rehberlerin en güzelidir.
ÇELİK GÜLERSOY, İstanbul, Aspects, a travers les dpoques II, Tophane, Fındıklı, Kabataş, Milano 1975. XIV-128 sayfa, 63 siyah-beyaz, 10 renkli resim [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1977, Cilt 41, Sayı 163 · Sayfa: 595-596
Özet
Tam Metin
Ç. Gülersoy, "Köprü ve Galata" ile başlamış olduğu İstanbul görünümlerini yayınlama işine devam etmektedir. Bu serinin birinci cildinde ele alınan Köprü ve Galata'dan sonra bu ikinci ciltte Tophane, Fındıklı ve Kabataş'ın bilinen ilk gravürlerinden 1973 yılı sonuna kadar görünümleri verilmektedir. Resimlerden birçoğu büyük çift sayfa halinde olup baskıları itinalıdır. Bu suretle Köprüden Dolmabahçeye kadar kısmın çeşitli çağlardaki görünümlerinin albümü oluşmaktadır. Bu üç semtin tarihçesini veren metin Fransızca ise de fotoğrafların altındaki açıklamalar yer yer Fransızcanın yanında İngilizce ve İtalyanca olarak da verilmiştir. Önce Tophanenin tarihi özetleniyor. Sonra Tophane iskelesindeki geçen yüzyılın yaşamı H. von Moltke, T. Gauthier, Miss Pardoe'den pasajlar alınarak anlatılmaktadır. Bundan sonra sıra ile Tophane İskelesi, Tophane'nin Beyoğlu yönünden görünüşü, Tophane ve Kemeraltı, Kılıçalipaşa camii ve Mahmut I çeşmesinin resimleri veriliyor. Bu görünümlerde çeşmenin 19. yüzyıl başlarındaki kubbeli hali, sonra kubbenin kaldırılması ve nihayet 20 yıl kadar önce çeşmeye tekrar kubbe yapılması izlenebiliyor.
Sencer Şahin, Neufunde von antiken Inschriften in Nikomedeia (İzmit) und in der Umgebung der Stadt, Münster 1974. 169 s. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1975, Cilt 39, Sayı 155 · Sayfa: 499-500
Özet
Tam Metin
Üniversitelerimize öğretim üyesi yetiştirilmek üzere son on yıldan beri devlet hesabına yabancı memleketlere yarışma sınavı ile seçilerek gönderilen doktora öğrencilerinden biri olan S. Şahin, yukarıda ismi verilen "İzmit ve çevresinden yeni bulunan antik kitabeler" hakkındaki doktorasını Münster Üniversitesinde vermiş bulunmaktadır. S. Sahin'in hocası Prof. F. K. Dörner'in de yakından İlgili olduğu alanı konu edinen eser, esas itibariyle bölgede bulunan yeni kitabeleri kapsamakla beraber, bölgedeki bir kısım arkeolojik kalıntıları da tanıtmaktadır. Bu yönden yazar eserinin başlığına pek sadık kalmamış görünmektedir. Kitap: I - Nikomedia şehri, II - İzmit körfezi güney kıyıları, III - Nikomedia'nın doğu ve kuzeyindeki araştırmalar, IV - Nikomedia'nın batı ve kuzey batısındaki buluntu ve iskan yerleri, V - Nikomedia'nın kuzey bölgesi, VI - Nikomedia'da yeni şehir Phyle'leri ismi altında altı bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler arasında İzmit nymphaionu (s. 14-17), İzmit batı nekropolünde bulunan mezar odası (s. 21-22), İzmit'in ilk kuruluş yeri olan Astakos'un mevkii meselesi (s. 66-70) ve İzmit'in su tesisatı (s. 84-88) gibi meselelere de değinilmektedir.
Prof. Dr. Zafer TAŞLIKLIOĞLU, Trakya'da Epigrafya Araştırmaları (Biga yarımadasında bulunan kitabelerle birlikte) II, İstanbul 1971, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi yayınları No. 1654, XXIV-256 s. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1975, Cilt 39, Sayı 155 · Sayfa: 493-498
Özet
Tam Metin
Prof. Z. Taşlıklıoğlu birinci cildini 1961 de yayınladığı "Trakya'da Epigrafya Araştırmaları" isimli çalışmalarının 1971 de ikinci cildini yayınlamış bulunmaktadır. Birinci cildin mütevazi ve bu ikinci cilde oranla programlı ve amacı belirli görünüşünün aksine ikinci ciltte yazar program tanımaz halde olup her türlü malzemeyi kitabına koyma gayretinde görünmektedir. Bu nedenle ikinci cilt birincisinin üç katı kadar geniş olmuştur. Kitap bugünkü idari örgütümüz esas tutularak I- Edirne ili (Enez, Lüleburgaz, Edirne buluntuları) s. 1-49; II- Istanbul ili (Büyük Çekmece, Istanbul, Küçük Çekmece buluntuları) s. 51-63; III-Kırklareli ili (Vize, Midye buluntuları) s. 67-69; IV-Tekirdağ ili (Germeyan köyü, Tekirdağ, ınecik, Marmara Ereğlisi buluntuları) s. 70-156; V-Çanakkale ili ve yöresi (Keçi Deresi, Büyük Anafartalar, Evreşe, Küçük Anafartalar, Kayan iskelesi) s. 157-17o; VI-Çanakkale ili Anadolu yakası (Nağra Burnu, Midilli Adası, Behramkale, Dardanos, Ezine, Lapseki, Karabiga, Çan, Gülpınar, Ilion buluntuları) s. 173-222 ile bir "Addenda" s. 223-232 dan meydana geliyor.
GÜLERSOY, ÇELİK: Köprü ve Galata. İstanbul, (1971). 140 s., 67 siyah-beyaz, 11 renkli resim. 80 = Çağlar Boyunca İstanbul Görünümleri, 1. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1974, Cilt 38, Sayı 150 · Sayfa: 299-302
Özet
Tam Metin
Bir süreden beri Sayın Avukat Çelik Gülersoy "İstanbul Kitaplığı" dizisinden İstanbul'un yakın geçmişi ile ilgili kitaplar yayımlamakta, bu arada geçen yüzyılda Alphonse de Lamartine gibi yabancıların İstanbul ile ilgili yazılarının çevirilerini sağlayarak bunları dilimize kazandırma yolunda gayret sarfetmektedir. Bu defa da Galata Köprüsü, Galata ve Rıhtım'ı konu olarak alan bir çeşit "açıklamalı albüm" yayımlamış bulunmaktadır. Altı sayfa tutan önsözünden öğrendiğimize göre bu eser İstanbul'un değişik semtlerini ayrı ayrı ele alacak olan dizinin bir bakıma deneme maksadıyle yayımlanan ilk cildini teşkil etmektedir. Bu sebeple de İstanbul görünümlerini tertip eden Gülersoy, şehrin en canlı noktası olan Galata Köprüsü ile diziye başlamış bulunmaktadır. Şehrin diğer iki yakasını, Asya ve Avrupa'yı birleştiren ve şüphesiz şehrin görünüşünü temelden değiştiren Boğaz Köprüsünün yapımının bittiği bu sırada bu teşebbüs ilginç olduğu kadar, bu dönemde yapılması gerekli tespit için bir bakıma ilk adımı teşkil etmektedir. Renkli kuşe bir kapak içinde metin ve resimlerle birlikte iyi kağıda basılmış 140 sayfa tutan kitabın Türkçeden başka İngilizce, Fransızca ve Almanca çevirileri de birlikte verilmiştir. Dizinin ileride yayımlanacak ciltlerinde metnin yalnız bir yabancı dildeki çevirisini vermek hem ekonomik hem de yeterli olacaktır.