6 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Vahit Türk
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Sözcük Ölümü ve Erinç Edatı Üzerine

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2025, Sayı 79 · Sayfa: 173-188 · DOI: 10.32925/tday.2025.133
Bir dilde eş anlamlı sözlerin uzun süre bir arada yaşaması çok karşılaşılan bir durum değildir. Dillerde sözlerin kullanımdan düşmesinin çeşitli nedenleri vardır. Nedenlerden bir kısmıyla bütün dillerde karşılaşılır, bir kısmı ise dillerin kendi tarihiyle ilgilidir. Söz ölümü genellikle bir sözün anlam alanına dilin kendi kaynağından ya da başka bir dilden bir sözün girmesi nedeniyle olur. Ana yurttan ya da ana kitleden uzaklaşan kitlelerin dilinde zaman içinde değişmeler görülmeye başlanır ve bu durum lehçe oluşumlarının da asıl nedeni olur. Türk dili, sözcükleri öncelikle ad ve eylem olarak iki ana bölüme ayırır. Sıfat, zarf, zamir; sözcüklerin cümle içinde yüklendikleri görev adlarıdır. Türk dilinin yapısında edatın olmadığı, bu sözcük çeşidinin sonradan adlardan ya da eylemlerden türetildiği dilcilerin benimsediği bir görüştür. Edatlar, kalıplaşmış ve kendi başlarına anlam yükü olmayan ancak cümlenin anlamına katkısı olan sözlerdir. Erinç, Türk dilinin ana yardımcı eylemlerinden biri olan er- eyleminden türemiş, Bengü Taşlarda, Uygur ve Hakanlı metinlerinde karşılaşılan bir sözcüktür. Bu sözcüğün cümleye katkısı, anlama kesinlik ya da olasılık katmaktır. Hakanlı metinlerinden sonra yazı dilinde karşılaşılmayan bu sözcük yerini er- ve özellikle tur-eyleminin geniş zaman çekimli biçimlerine bırakmıştır. Bugünkü Türk yazı dillerinde de erinç sözünün cümleye kattığı işlevle turur biçiminden gelen -dIr bildirme ya da kuvvetlendirme eki kullanılmaktadır.

Türkiye’de Ali Şir Nevâyî Çalışmaları

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2021, Sayı 52 · Sayfa: 403-442 · DOI: 10.24155/tdk.2021.190
Henüz hayattayken eserleri Türk ülkelerine dağılan, sevilerek okunan, şiirlerine nazireler yazılan, eserlerinin okunup anlaşılması için sözlükler hazırlanan Nevâyî, on altıncı yüzyıldan bugüne aynı ilgiyi görmüş bir kişidir. Onun bu kadar ilgiye mazhar olmasının sebebi, pek çok alanla ilgili olarak bıraktığı eserler ve yaşarken yapmış olduğu faaliyetler, bilimin ve sanatın değişik alanlarında yetiştirmiş olduğu kişiler, bu kişilerin ortaya koyduğu eserlerdir. Nevâyî'nin Osmanlı şairleri üzerindeki etkisi çeşitli çalışmalara konu olmuş, bilim adamları konuyu çeşitli yönleriyle ele alıp değerlendirmişlerdir. Bu çalışmada Türkiye'de Ali Şir Nevâyî ve eserleri üzerine yapılan çalışmalar çeşitli başlıklar altında toplanmış ve bu çalışmaların künyeleri verilmiştir. Çalışmalar; yüksek lisans ve doktora tezleri, makaleler, lehçelerden aktarma makaleler, yabancı dillerden çeviri makaleler, bildiriler, kitaplar ve çeviri kitaplar başlıkları altında tasnif edilip alfabetik olarak sıralandı. Çalışmalara göz atıldığında tezlerin, bir ikisi dışında dil ve edebiyat alanıyla ilgili olduğu, daha çok metin üzerinde dil çalışması yapıldığı görülür. Makalelerde ve bildirilerde Ali Şir Nevâyî'nin eserlerinin oldukça değişik yönlerden değerlendirilmeye, ayrıca kişilik özellikleriyle ve dönemiyle ilgili tespitler yapılmaya çalışıldığı dikkat çeker. Metin yayını olarak değerlendirebileceğimiz kitap yayınlarının bir kısmı, yapılan yüksek lisans ve doktora tezlerinin yayımlanmış biçimidir. Bu yayınlarda Ali Şir Nevâyî hakkında kısa bilgi veren genel bir girişin dışında bir bilgi ya da metnin Türkiye Türkçesine aktarması, sözlüğü ya da dizini yer almaz. Divanlar ve mesnevilerle ilgili yayınların çoğu yalnızca metnin çeviri yazılı aktarmasıdır. Diğer bazı yayınlarda çeviri yazılı metin, metnin Türkiye Türkçesine aktarması, dizin ve sözlük ile tıpkıbasım yer alır. Genel okuyucuya hitap eden yalnızca aktarmadan oluşan metin yayını ise bir iki eserle sınırlı kalmıştır.

"Kazak Gazetesi"

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2005, Sayı 19 · Sayfa: 131-138
öncelikle "Kazak kimliği" ve Kazak halkının yüzyıllardır yaşadığı sorunlar üzerinde yoğunlaşmışlar ve bu sorunlara çözüm yolları göstererek devlet ma- kamlarına bunları ulaştırmaya çalışmış, bir taraftan da genel olarak Türk ülke ve halklarının sorunlarını da gündeme taşımaya çalışmış "millî" çizgiye sahip kişilerdir

Türkçede Ön Seste Ünlü Düşmesi Örnekleri

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2001, Cilt 49 · Sayfa: 223-233
Türkçenin lehçe ve şivelerini tek tek ele aldığımızda, ön seste ünlü düşmesinin lehçe ve şivelerin her birinde birkaç sözle sınırlı olduğu görülmekte ve bu yüzden de bu mesele üzerinde pek durulmamaktadır. Türkçeyi bir bütün olarak incelediğimizde ise hemen hemen şartlı bir ses olayı ile karşı karşıya olduğumuz ortaya çıkmaktadır. Türkçe için düzensiz ses değişmesi olarak kabul edilen bu ses olayı, dilin kullanımından kaynaklanmakta ve lehçe ve ağızlara göre farklı sözlerde karşımıza çıkmaktadır.

Türkçede Şimdiki Zaman Kavramı, Çekimleri ve Ekleri

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1996, Cilt 44 · Sayfa: 291-340
Şimdiki zaman geçmişte başlayıp içinde bulunduğumuz anda devam etmekte olan bir sürekliliği ifade etmekte kullanılır. Bu çalışmada ilk yazılı metinlerden itibaren şimdiki zaman kavramının dilimizde nasıl karşılandığı, yazı dilinden örneklerle ortaya koyulmuştur.