2 sonuç bulundu
Dergiler
- Erdem 2
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler
- historical novel 1
- ideology 1
- ideoloji 1
- image 1
- imge 1
Nâzım Hikmet'in Sanat Evreninde Bilinç Parçalanması ve Mevlânâ Karmaşası
Erdem · 2008, Sayı 50 (Doğumunun 800. Yılında Mevlânâ Özel Sayısı) · Sayfa: 83-110
Özet
Nâzım Hikmet, çocukluk ve ilk gençlik yıllarını batılı hayat tarzıyla doğulu hayat tarzının iç içe yaşandığı aile ve toplum içerisinde geçirir. Bir yandan batı etkisine, diğer yandan doğu kültürüne açık yetişir. Bu ikili yapı onun iç dünyasında zamanla bilinç parçalanmasına kadar giden çatışma alanı yaratır. İlk gençlik yıllarında devrin atmosferine uygun millî ve dinî şiirler yazar. Mevlevî dedesinden gelen etkiyle Mevlânâ'ya ve onun dünya görüşüne bağlılık gösterir. Fakat, daha sonra yazdığı bir rubai ile Mevlânâ'ya cephe alır. Ölümünden bir yıl önce 1962'de Moskova'da yazdığı Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim adlı romanıyla tekrar Mevlânâ'ya dönmek ihtiyacı duyar. Bu makalemizde Nâzım Hikmet'in Mevlânâ hayranlığını, daha sonra ideolojik bakışla ona karşı çıkışını, tekrar Mevlânâ'ya dönüşünü ortaya koymak, bunun psikolojik temellerini araştırma konusu yapmak, Mevlânâ'ya karşı yazdığı rubaisini metinlerarasılık düzleminde çözümlemek, konuyu süreklilik-süreksizlik açısından tartışmaya açmak istiyoruz.
Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun Darağacı Romanında Şeyh Bedreddin İmgesinin Dönüşümü
Erdem · 2007, Sayı 49 (Mustafa Necati Sepetçioğlu Özel Sayısı) · Sayfa: 151-182
Özet
Tam Metin
Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun Darağacı adlı tarihî romanında 15. yüzyıl başlarında Osmanlı devletinin geçirmiş olduğu siyasî ve sosyal çalkantılar arasında Şeyh Bedreddin ayaklanmasına da yer verilir. Romanın kurmaca dünyasında tarihî kişilik olarak Şeyh Bedreddin yerini alır. Musa Çelebi'nin yanında kazaskerliğe kadar yükselen Şeyh Bedreddin, Darağacı romanında bilim adamı kimliği ile siyasî fikirleri ve politik ihtirasları arasında sıkışmış bir kişilik olarak belirir. Onun adı etrafında başlatılan başkaldırı hareketi devletin zayıf bir dönemine rastlaması bakımından sarsıcı olur. Çelebi Mehmed, Şeyh Bedreddin ve müritleri etrafında başlayan sosyal bünyeyi sarsmaya, siyasî birliği bölmeye yönelik hareketi bastırarak ülkenin birliğini sağlamayı başarır. Romanın kurmaca dünyasında felsefî, ilmî, siyasî ve sosyal fikirleriyle beliren, tereddüt ve korkularıyla insanî yönü öne çıkan, bazen düşüncelerinin çarpıtıldığını ileri süren Şeyh Bedreddin, politik ihtiraslarıyla çevresinin kışkırtmaları sonucu başkaldırının liderliğine kadar sürüklenir. Bunun bedelini darağacında hayatıyla öder. Çalkantılar ve başkaldırı içerisinde o, kimliğinden çok kişiliği etrafında oluşturulan "Şeyh Bedreddin" imgesinin dönüşümünün kurbanı olmuştur.